Zekeriya Işık

Zekeriya IşıkDevlet ve Tarikat yazarı
Yazar
9.7/10
3 Kişi
8
Okunma
0
Beğeni
732
Görüntülenme

Hakkında

1977'de Çorum’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Çorum'da, lisans eğitimini Karadeniz Teknik Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde tamamladı. Yüksek Lisans derecesini Kırıkkale Üniversitesi’nde aldıktan sonra Konya Selçuk Üniversitesi Tarih Anabilim Dalı, Yakınçağ alanında "Osmanlı Toplumunda Devlet-Tarikat İlişkileri" konulu tez çalışması ile doktor unvanını kazandı. 1999-2012 yıllarında muhtelif özel eğitim kurumlarında öğretmenlik, kurucu müdürlük ve yöneticilik yaptı. "ŞEYHLER ve ŞAHLAR (Osmanlı Toplumunda Devlet Tarikat İlişkilerinin Gelişim ve Değişim Süreçleri)" ve "DEVLET ve TARİKAT (Osmanlı Toplumunda Devlet Tarikat İlişkilerinin İdeolojik ve Sosyolojik Zemini)", TEKKEDEKİ İKTİDAR (Osmanlı İmparatorluğunda Toplumsal Alanda İktidar Mücadelesi), ZAMAN AYARLI KAOS (15 Temmuz Sonrasında Türk Toplumunun Dinî Gruplara ve Gruplaşma Olgusuna Bakışı) adlı eserleri kaleme aldı. Ulusal ve uluslararası dergilerde yayınlanmış çok sayıda makalesi bulunan Işık; Osmanlı Toplumunda Din, Osmanlı'da Din-Devlet-Tarikat İlişkileri, Modernleşme Sürecinde Dini Zümrelerin Değişim ve Dönüşümleri, Bektaşilik ve Aleviliğin Gelişim Süreçleri gibi konularda çalışmalarını sürdürmektedir. Halen Hitit Üniversitesi, FenEdebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. Aktif olarak sivil toplum çalışmalarında da yer alan Işık, evli ve iki çocuk babasıdır.
Unvan:
Doktor, Öğretim Görevlisi, Araştırmacı Yazar
Doğum:
Çorum, 1977

Okurlar

8 okur okudu.
7 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bu haliyle tarikatlar zamanla teşkilat içerisinde teşkilat başka bir deyişle devlet içinde devlet gibi güçlü bir otonomiyle hareket etmeye başlamışlardır.
Devlet ve Meşâyihin Tekke Üzerindeki Nüfuz Mücadelesi
Tekke ve tarikat yapılanması Osmanlı Devlet ve toplum nizamının en önemli bir parçasıydı. Bilhassa Osmanlı Klasik Çağı'ndan itibaren giderek devletleşen (sisteme entegre olan) bu yapılar aynı zamanda çeşitlenerek hızla bütün imparatorluk sathına da yayılmaya başlamışlardır. Devlet ve toplumun her kademesinde öyle yada böyle bir şekilde karşılığı bulunan tekke ve zaviyelerin iktidarına sahip olmak veya üzerinde nüfuz sağlamak bir nevi Osmanlı Devleti'nde söz konusu yapıların bulunduğu bölge ve mahallerde sosyal ve toplumsal iktidarı elde tutmak anlamı taşımıştır. Bu durum devlet ricali ile meşayihi tekke iktidarı üzerinden birçok alanda bir nüfuz mücadelesine sevk etmiştir.
Sayfa 41
Reklam
Mistik güçlerle bezenmiş ihvan topluluğu üyelerinin nerede ve ne kadar olduklarının devlet tarafından hiç bilinemeyecek olmasının yarattığı kaygı, şüphe ve korkulardır. Yani müritlerin her yerde ama hiç bir yerde bulunmamaları meselesidir. Osmanlı devleti için devlet-tarikat ilişkileri aslında tasvirini yapmaya çalıştığımız bu gizemli şeffaf olmayan yapı ile hemen her şeyi ortada olan devletin eşitsizlik düzlemindeki ilişkisi şeklinde tezahür etmiştir. Devlet sayısını, gücünü, nüfuz alanını kestiremediği bu “Şeyh merkezli dini toplulukları“ göremediği ve bilemediği yönlerinden çok görünen ve malumat alınabilen yönleri üzerinden takip etmeye çalışmıştır. Bu takip yöntemlerinden en başlıcası bir şehir etrafında toplanan derviş, mürid ve sempatizan topluluğunun sayısal niteliğini izlemek olmuştur. Başka bir değişle “popülerleşme (bilinirlik ve kabul görme)-siyasileşme“ özdeşliği ile şeyhlerin etrafında toplanan kalabalıkla onun siyasi emelleri olduğu ya da olmadığı yolunda bir bağlantı ve özdeşlik kurulmuştur.
Sayfa 107Kitabı okudu
Ancak devletle tarikatı aynı sosyolojik düzlemde birleştiren süreçlere rağmen, devleti tarikat karşısında çaresiz bırakan, korkutan ve kaygılandıran dolayısıyla bu özerk yapıların olası bir tehdit olarak algılanmasına sebep olan önemli hususlar vardır. Bunlardan birincisi, Şeyhin tartışmasız dini ve dünyevi bir lider olarak bütün saygınlıkları, hürmetleri ve coşkun bağlılık duygularını şahsında toplaması, başka bir değişle ihvan topluluğu için şeyhe biatin devlete/sultanı olandan çok daha öncelikli ve güçlü olmasıdır. İkincisi şeyhin dünyadan elini eteğini çekmiş mistik bir şahsiyet görüntüsü altında ne zaman alevleneceği hiç belli olmayan cezbeli bir takım ilahi yetilerle donatıldığına inanılması (Mehti, kutup vb.) Yani Şeyh’in şu an için iddiasız ama her an iddiada bulunabilecek bir potansiyele sahip olmasıdır. Mesela ilk başlarda amasya’nın Çat köyüne gelerek meczup bir çoban görünümünde olan baba İlyas burada kurduğu zaviyesi ile kısa sürede popüleritesi artarak büyük kitleleri etrafında toplayabilmiştir. Üçüncüsü, bir tarikat topluluğunun (ihvanın) diğer cemaat türlerinden çok daha güçlü bağlarla birbirlerini kenetlenmiş olmaları ve bu haliyle de Müslüman tebaanın oluşturduğu o büyük dini cemaatten (ümmetten) ayrılmış olmaları ki bu tebaa arasında siyasi ve politik bir bölünmüşlüğe zaman zaman zemin hazırlamıştır.
Sayfa 103Kitabı okudu
Tasavvuf meşrepleri gereği sürekli seyahat eden dervişler tek başlarına veya topluluklar halinde “mekansızlıktan gayrı mekan yoktur.”prensibiyle bellerine sardıkları keşkülleri ve ilginç kıyafetleriyle yeri aç, yarı tok bir şekilde ülkeler, şehirler, beldeler katetmişlerdir. 
Sayfa 103Kitabı okudu
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
405 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
şeyhler ve Şahlar-zekeriya Işık
Osmanlı devlet sisteminin de daha Sünni olan tarikat ve cemaatlerin ne kadar etkin olduğunu ve neden bu kadar uzun ömürlü olduğunu hakkında ve bu tarikatların işleyişi hakkında bilgi veren kitap zengin bir içeriğe sahip tarafsız bir şekilde devam ediyor bu tip konulara ilgili olanlar için iyi bir kaynak olabilir
Şeyhler ve Şahlar
Şeyhler ve ŞahlarZekeriya Işık · Çizgi Kitabevi · 02 okunma
405 syf.
9/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Osmanlı Devlet ve toplumunda, dini alanda önemli bir etkisi olan tarikatleri geniş bir perspektif ile siyasi askeri iktisadi olarak incelenmiş pek çok tarihi örnek ve kayıt eklenerek güçlü bir anlatım ortaya koyulmuş. İlgililerine tavsiye ederim.
Şeyhler ve Şahlar
Şeyhler ve ŞahlarZekeriya Işık · Çizgi Kitabevi · 02 okunma