Livaneli'nin okuduğum ikinci kitabıydı ve beni bir okur gibi değil de bir tanık gibi, bizzat oradaymışım gibi içine çekti. Nadia ve Max'in hikâyesi kitap boyunca sürekli beni ağlattı. Çok çok etkileyici bir kitaptı.
Konusu kabaca şu şekilde: Ana karakter Maya Duran dul ve çocuğuyla yaşayan, üniversite görevlisi bir kadın. Bir gün rektör Maya'ya Amerika'dan gelecek bir profesöre İstanbul'u gezdirme görevini veriyor. Maya Max'e ,sözü geçen profesör, İstanbul'u gezdirirken aynı zamanda onun hayat hikâyesini öğrenme fırsatını yakalıyor. Bunların yanında Maya'nın aile büyüklerinin hayat hikâyesini de öğrenmesini okuyoruz. Max'i ve onun Yahudi eşi Nadia'yı, başlarına gelenleri ağlayarak ve kalbinizi elinizde sıkarmış gibi okuyacaksınız. Okumayı düşünenlere iyi okumalar dilerim♡