Uygarlık tarihi bize kıyıcılıkla cinsel dürtünün birbirine sıkı sıkıya bağlı olduğunu öğretmektedir. Fakat, bu bağlantıyı aydınlatmak için, bu zamana dek libidonun saldırgan öğesinin değerini ortaya koymakla yetinilmiştir. Kimi yazarlar cinsel dürtüde bulunan saldırgan öğenin yamyam şehvetinin bir kalıntısı olduğunu ileri sürmeye kadar gitmektedir.