Beden Asla Yalan Söylemez- Alice Mıller
Kitap sayfalarını çevirmeden kapağında ki sözle tokat gibi çarpıyor yüzümüze ‘’ Üzerini örttüğümüz her şeyin altında kalırız .’’
Ebeveynlerimizin veya çevremizde ki insanların bizden istediklerini yapmaya çalışarak , belirledikleri kalıplardaki kişiler olmaya istemesekte kendimizi buna mecbur kılıyoruz . Günlerimizi , hayatımızı mahvederek geçiriyoruz .
‘’Hayır!’’ diyemediğimiz her şey hastalık olarak yansıyor bedenimize …
Yahudilikte ki 10 Emir’den 4. Emire takılı kalıyor ve bunun üzerinden sürekli örnekler veriyor Miller.
4.Emir’in gerçek duygularımızı kabul etmemizi nasıl sürekli engellediğini ve bu fedakarlığın bedelini vücudumuzun bize verdiği tepkiler ile hastalık olarak çıkışına ünlü yazarların hayat hikayeleri ile örnek vererek anlatıyor .
M. Proust’un astım hastası olması , V. Woolf’un intihar etmesi . Dostoyevski’nin F. Kafka ‘nın babası …. Çehov , Nietzsche, J. Joyce….
Edebi ürünlerine hayran olduğumuz insanların aile ilişkilerinden , acılarından hiç bahsetmeden geçiyor genelde biyografileri ancak yazdıkları her eser de ya bir mekan da ya bir karakterde onlardan bir parça buluyoruz .
‘’ Hastalıklar , genellikle bedenin hayati işlevlerinin gösterdiği tepkilerdir.’’