Benim yazmayla ilişkim ve benim insanlarla ilişkim değiştirilemez ve bunlar geçici ilişkilere değil benim tabiatıma dayalı şeyler. Benim yazmak için inzivaya çekilmeye ihtiyacım var, bir münzevi gibi değil, bu yetmez, bir ölü gibi. Yazmak bu anlamda daha derin bir uyku, yani ölüm, nasıl bir ölü mezarından çekip çıkartılmayacak ve çıkartılamazsa ben de geceleyin yazı masamın başından kopamam. Bu, insanlarla ilişkilerle doğrudan bağlantılı olan bir şey değil, bunun aksi mümkün değil, ben ancak böyle bir sistematik, tutarlılık ve katılık içinde yazabiliyorum, dolayısıyla da sadece öyle yaşayabiliyorum.
Oğuz Atay'ın Kendi Geleceğini Görmesi
Camide ve kabristanda Oğuz 'u düşündüm. Ailesinden altı kişi kanserden ölmüştü. Belki bu yüzden ölümden sık sık söz ederdi. Son yıllarında da "Otopside belli olur," sözünü sık sık yineliyordu. Ölüm teması, Tutunamayanlar romanında yer alır, "... yapılan otopside beynine bir yapı bozukluğu bulunur, ya da ur filan... kafatasını iki usta parmağın açacağını ve içinde yapacağı küçük bir iki değişiklikle beni tekrar aydınlığa kavuşturacağına inanıyorum..." Geleceğini görmüştü sanki Oğuz. (Bu yazı, Eylembilim kitabından, Altay Gündüz 'ün kitaba yazdığı sonsöz kısmındandır.)
Sayfa 118 - İletişim
Reklam
Evet, şimdi işin yazı çizi meselesine geçebiliriz. Parmaklar tükürüklenerek, Olimpiya marka eski daktiloya karbon kağıtlar yerleştiriliyor ve tutanak yazılmaya başlanıyor: "Mevlüt oğlu 1959 doğumlu Ercan Kesal, huzura alındı, usulen yemin ettirildi ve ölüm nedeni soruldu ... " Ölüm nedeni? Ben mi söyleyeceğim? Sönmüş bir gezegenden farksız, insanın içini yakan şu garip coğrafyanın orta yerinde, üze rinde solmuş entarisi ve yırtık terlikleriyle yirmi yaşında, esmer, ince yüzlü bir kadın kendini niye öldürür Allahım, ben nerden bileyim? Ama, cevap vermeliyim işte. Büyüdüm çünkü, doktor oldum.
Sayfa 36 - İletişimKitabı okudu
Bizler biliyoruz Yüce Tanrım, ömrümüzün sonbaharı çok yakınındadır ilkbaharının, yazı ise hiç uzun değildir; bu nedenle böyle bir sabırsızlık çalkalanır kanımızda, bu nedenle büyük bir açlıkla uzanır elimiz sevdiğimizi almaya ve fani şeylere bile hemen sevinmeye; zaman geçtikçe yaşlanırken, beklemeyi nasıl öğrenelim, bir gecede ölüp giderken nasıl sabredelim, zaman sönmeyen ateşiyle peşimizdeyken nasıl yanmayalım, ölüm arkamızdan koşarken nasıl acele etmeyelim?
Kendimi hep acemi hissettim. Yalnızca yazı yazmanın değil, hayatın da acemisi hissettim.
Sayfa 41 - İz YayıncılıkKitabı okuyor
Kimilerini biliyorum, daha yirmisindeyken, kendinden yaşlı biriymiş gibi söz eder. Gene kimilerini bilirim, her sözün başında: “Bu yaşımda...” diye başlayan cümleleriyle ahkâm kesmeye bayılırlar. Ben o kümede yer alanlardan değilim. Hiçbir zaman kendimi yaşlı biri olarak göremedim. Bu yaşımda da kendimi öyle yaşını başını almış biri gibi görmüyorum. Kendimi hep acemi hissettim. Yalnızca yazı yazmanın değil, hayatın da acemisi hissettim.
Sayfa 41 - İz YayıncılıkKitabı okuyor
Reklam
Castellio son ânına kadar üniversiteye ve yazı masasına sürükler kendini; ama boşuna bir direniştir bu! Ölüm, yaşama ve fikrî etkinliklere karşı duyduğu arzuyu yener! 26 Aralık 1563'te Sebastian Castellio kırk sekiz yaşında, ölümü esnasında yanında olan bir dostunun ifade ettiği gibi, "Tanrı'nın yardımıyla hasımlarının pençelerinden kurtulur." Bu ölümle birlikte iftiralar da çöker ...
Sayfa 209 - Can YayınlarıKitabı okudu
Epikür'ün ben yaşarken ölüm yoktur, öldükten sonra da ben yok olurum, dolayısıyla hayatta olan birinin ölümle temas etme imkânı mevcut değildir, mealinde aktarabileceğimiz düşüncesi aslında kendini aldatmaktan başka bir işe yaramıyor. Çünkü biz farkında olmasak da ölümle temas halindeyiz, çünkü yaşıyoruz ve hayatın bir anlamı varbulunuyorsa bu anlam ancak ölümle bir değer kazanıyor. (…) Bir şeyi değerli kılan onun nedret hâlinde(nadir) oluşu keyfiyetidir. Bu yüzden hayata değerini ve anlamını veren olgunun ölüm olduğunu söyleyebiliyoruz.
Cumartesi ölenin ardından ağlayanların gözyaşları donar uzun süre havada asılı kalır, yere düşmesi için pazartesiyi beklemesi gerekir. Bu kadar kalabalık ve bu kadar kalabalığın içinde bunca yalnızlık varken, bir de ölüm, doğrusu fazla gelir cumartesi gününe!
Sayfa 188Kitabı okudu
Baharda, yazda ölmek ayıptır belki de, kimse kendine de başkasına da bahar ve yaz ölümlerini yakıştırmaz, ölüm gri bir akşam üstüdür, rüzgarlı, karlı, yağmurlu, kapalı bir havadır ölüm.
Sayfa 170Kitabı okudu
Reklam
"Çoğumuz bu kral gibi yaşıyoruz. Kendimizi iktidar sahibi belleyip asıl Sultanımızı unutuveriyoruz. Emellerimize ulaşma telaşıyla ve sadece kazandığımız her yeni kuruşun bize daha çok şey vereceği umuduyla çalışarak, hayat boyu hiç aldırışsız koşup duruyoruz. Böylece kendi ölüm gerçeğimizi ve sonrasında gelecek hayatın, ahiretin gerçeğini unutuyoruz."
Resulullah'ın(asm) hayatını okuyunca onun şu sözleriyle karşılaşacaktım: "Ya rabb, beni bir fakir olarak yaşat, bana bir fakir olarak ölüm ver ve beni fakirler zümresinden haşreyle." Dilenen adam benim için, onun yanından geçip giden bu arayış adamı için bir semboldü. Sadece fakirlere nasip olan hakikatin ve ebedi saadetin arayışında ilk adımın sembolüydü.
Axtardığım həyat ;
"bütün yazı çatı katındaki terasta içip içip sızarak, sigara tüttürerek, Proust okuyarak, ölüm, atalet, güzellik ve zaman konularında düşünüp hayallere dalarak geçirdim."
Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Yaşlılık ve Ölüm…
Merhumenin ruhuna bir saç Kur'an ayeti. Erkeklere acı kahve... yaşlı ve fakirler karınlarını doyuracak ve Fatiha okuyacaklar... siyah kaşkollar, birkaç satır yazı, kadınlar siyah Elbiselerin içinde, daracık bir kabir... geriye unutulmaktan başka kalan bir şey yok...
Sayfa 79 - Uysal kitabevi
Yüce Tanrım, öm­rümüzün sonbaharı çok yakınındadır ilkbaharının, yazı ise hiç uzun değildir; bu nedenle böyle bir sabırsızlık çalkalanır kanımızda, bu nedenle büyük bir açlıkla uzanır elimiz sevdiğimizi almaya ve fani şeylere bile hemen sevinmeye; zaman geçtikçe yaşlanırken, beklemeyi nasıl öğrenelim, bir gecede ölüp giderken nasıl sabredelim, zaman sönmeyen ateşiyle peşimizdeyken nasıl yanmayalım, ölüm arkamız­dan koşarken nasıl acele etmeyelim?
1.177 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.