Ölmek için
Şu dünyayı sırtımızda Taşıyoruz ölmek için Ölmemeye gayret edip Yaşıyoruz ölmek için Nitelikten bir niceye Kelimeden bir heceye Bir gündüzden bir geceye Koşuyoruz ölmek için Hiç bilmesek, çok da bilsek Hayat boyumuzdan yüksek Bazen toplu bazen tek tek Aşıyoruz ölmek için Tabiple bozup arayı Bırakıp köşkü sarayı En sonunda bir yarayı Kaşıyoruz ölmek için Dünya gönül tasasıdır Hışır dertler posasıdır Uzun sözün kısasıdır Ölüyoruz ölmek için
Sayfa 122 - Akçağ YayınlarıKitabı okudu
Geleni gideni çok olan bir handır dünya. Ve zaman feleğin değirmenidir bu hana kurulmuş olan.
Sayfa 22 - Akçağ YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Felek ne derdin var ise Ben varım ya sal başıma Bıkmışım senin dünyandan Zaten gelir dar başıma Bırakmadın benim peşim Kurutmadın gözüm yaşın Neyinden korkayım kışın Yazın yağar kar başıma
Yazın Yağar Kar Başıma
Felek ne derdin var ise Ben varım ya sal başıma Bıkmışım senin dünyandan Zaten gelir dar başıma Bırakmadın benim peşim Kurutmadın gözüm yaşın Neyinden korkayım kışın Yazın yağar kar başıma Hışır Osman yanar bitmez Ocak içte baca tütmez Zalim felek sanki yetmez Bir de vurur yar başıma
Felek ne derdin var ise ben varım ya sal başıma
Bırakmadın benim peşim Kurutmadın gözüm yaşın Neyinden korkayım kışın Yazın yağar kar başıma Yazın yağar kar başıma, kar başıma......
Hiçbir söz tamam değil Noktaya, imlaya kadar Hiçbir bardak dolu değil Ta ki son damlaya kadar
Sayfa 97 - Akçağ YayınlarıKitabı okudu
Reklam
144 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.