Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
224 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Kitabın ana karakteri Sumire'nin dediği gibi: "Bir şeyi anlamadığımda, ayağımın dibine saçılan sözcükleri birer birer alıp onları cümleye diziyorum. Eğer o cümle işe yaramazsa bir kez daha onu parçalara ayırıp yeniden, başka bir şekle sokuyorum. Bunu bir kaç kez tekrarladıktan sonra nihayet ortalama bir şey düşünebiliyorum. Şüphesiz
Sputnik Sevgilim
Sputnik SevgilimHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20165,7bin okunma
224 syf.
·
Puan vermedi
KURGU İLE GERÇEĞİN AŞKI / OSMAN BALCIGİL Çok okunan değerli yazarımız Osman Balcıgil'in 'Kurgu İle Gerçeğin Aşkı' adlı son kitabını aldım. Elimde okuduğum kitap Mina Urgan'ın incelemesi Virgina Woolf idi. Kurgu İle Gerçeğin Aşkı'na gözatarken bir de baktım kitabın yarısına gelmişim, bu durumda bırakamadım, devam
Kurgu İle Gerçeğin Aşkı
Kurgu İle Gerçeğin AşkıOsman Balcıgil · Destek Yayınları · 20245 okunma
Reklam
160 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Sabahattin Ali'nin "Canım Aliye, Ruhum Filiz" adlı romanı, Sabahattin Ali'nin ölümünden sonra yayımlanan ve yazarın eşi Aliye Ali ve Sabahattin Ali'nin yaşamını konu alan otobiyografik bir eserdir. Kitap, Sabahattin Ali'nin mektuplarını, günlüklerini ve hatıralarını içerir. Roman, Sabahattin Ali'nin yaşamına ve eserlerine ışık tutması açısından büyük önem taşır. Yazarın hayatını ve düşüncelerini daha yakından anlamak isteyenler için değerli bir kaynaktır. Aynı zamanda, Sabahattin Ali'nin döneminin sosyal, kültürel ve siyasi atmosferini anlamak için de önemli ipuçları sunar. Aliye Ali'nin ve Sabahattin Ali'nin roman boyunca olan ilişkisi, onun yaşamındaki önemli dönemeçler ve Sabahattin Ali'nin eserlerinin ortaya çıkış süreci gibi konular üzerinde durulur. Kitap, Sabahattin Ali'nin eserlerindeki karakterlerin gerçek yaşamla ilişkisini göstermesi açısından da önemli bir rol oynar. "Canım Aliye, Ruhum Filiz", Sabahattin Ali'nin edebi mirasını ve kişisel yaşamını daha derinlemesine anlamak isteyenler için değerli bir kaynak olmanın yanı sıra, Türk edebiyatının önemli bir eseri olarak da kabul edilmektedir. "Etrafın seni sıktığı zaman kitap oku..." "Dünyada hayatın bir tek manası varsa o da sevmektir." "Bana böyle şeyler yazma, sonra sana deli gibi âşık olurum, demiştim, oldum işte..." "Biz birbirimize yeteriz, değil mi?" "Ben şimdiye kadar her şeyden çok kitaplarımı severdim. Bundan sonra her şeyden çok seni seveceğim ve kitapları beraber seveceğiz."
Canım Aliye, Ruhum Filiz
Canım Aliye, Ruhum FilizSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202024,3bin okunma
·
Puan vermedi
Kitap, beş bölümden oluşmaktadır. İlk olarak sunuş yazısıyla başlar. “Okumak İnsana Ne Kazandırır?” başlığı altında okumakla ilgili birçok soru sorulur. Okumak aslında bir araya getirme ve toplama ameliyesidir. Boş zamanları okuma ile değerlendirmek sizce nasıl bir olgudur? Sizce okuma bir boş zaman etkinliği midir? Bu sorunun cevabı kesinlikle
Okumak, Yazmak ve Yaşamak Üzerine
Okumak, Yazmak ve Yaşamak ÜzerineArthur Schopenhauer · Say Yayınları · 20133,655 okunma
424 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
Reklam Yazarının El Kitabı
Bu kitapta oldukça kapsamlı ve hikayelerle birlikte kaydırak tekniği kullanılarak sürükleyiciliği çok güzel bir anlatım sağladı. Daha çok 1990-2000 yılları arasında telefon ve posta yoluyla siparişler üzerine ağırlık verilmiş. Fakat metin yazarlığı konusunda gerçekten güzel ipuçları veriyor. Reklamcılıkla ilgililenen kişilerin metin yazma konusunda kendilerine ve metinlerine katkı sağlamak istiyorsa bu kitabı mutlaka okumalılar.
Reklam Yazarının El Kitabı
Reklam Yazarının El KitabıJoseph Sugarman · Mediacat Kitapları · 201628 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
3 okuyup, 1 yazarak başlamak lazım işe. Okumadan yazılamaz bu çok net!
Sadece yazar olmak isteyenler için değil ucundan kıyısından yazmayı sevenlerin de edinmesi gereken bir kitapla geldim. Kitaplarını keyifle okuduğum
Adem Özbay
Adem Özbay
kaleminden ve #nasılyazarolunur Az Kitap aracılığıyla bizlere ulaşıyor 3 okuyup, 1 yazarak başlamak lazım işe. Okumadan yazılamaz bu çok net! Kitap okumak boş zamanı doldurmak için değil, bizzat zaman ayırarak yapılacak bir faaliyettir. Çünkü okudukça güçlenir ve yaşamın deneyimini kendi elinize alırsınız. #alıntı Kitap; yazar olmakla ilgili detaylardan oluşan ve yazma teknikleri ile nasıl kitap yazılacağına dair değerli bilgilerin olduğu 2 bölümden oluşuyor. Yazmak çok derin bir iş... Yazarken akıp gidiyor ama okuyucuyu orada tutabilmek çok önemli. Sadece bir kitap okumakla bu iş olur mu? Tabi ki olmaz ama sizin için bu serüvende çok değerli bir kılavuz olacaktır. Karakter, fizyolojik, psikolojik ve sosyolojik boyutu; taslak hazırlama, kontrol, hangi araçlardan destek alınmalı, yazma teknikleri ve yayın sürecine kadar çok güzel ipuçları var. Yazım dili çok sade ve anlaşılır. İçerik kanıtlanmış bilgilere dayalı ve sevilen yazarların fikirlerine yer veriyor. Çok sevdiğim bir yazar olan Merquez "En önemli şey, ilk paragraftır." demiş. Çok doğru değil mi? Ben bir çok kitapta kalıp kalamayacağıma ilk sayfada karar vermişimdir. Ve diyor ki; emek, sabır, tutku ve okumak çok önemli...
Nasıl Yazar Olunur
Nasıl Yazar OlunurAdem Özbay · Az Kitap Yayınları · 202141 okunma
Reklam
214 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Ortaokul yıllarımdan lise yıllarıma kadar öğretmenlerden sıkça okumamız gerektiği öğütlenen bir kitaptı ama okumak şimdiye nasipmiş. Açık söylemem gerekirse köylüler benim için hiç bir zaman kutsal olmadı, kutsal sayılabilecek tek vasıfları bir karınca gibi gece gündüz demeden çalışmalarıdır. Bunun dışında köylerde maalesef cehaletin, dinin özünden uzak hurafelerin, dedikoduların yaygın olduğunı düşünmekteyim. Anadolu irfanı denilerek kutsallaştırmaya çalışılan köylülerin bugün de eğitimden ve sağduyudan uzak olduğunu görüyorum. Kitap bize 1922 yılından Anadolu halkı hakkında güzel ipuçları vermektedir. Osmanlı tarafından cahil bırakılmış bir halk, Türklük bilincinden korkan Türküm demeye utanıp kendilerini “Biz islamız, elhamdulillah” diye tanımlayan bir halk, okuma yazma bilmeyen, dini sorgulamayan, şeyhlerin şuyhların peşinden körü körüne giden, ve bu cehaleti ile herşeyi gözünü kırpmadan yapabilecek bir halk tanımlanmış kitapta. İşte sevr imzalanmış, halk senelerdir süren savaşlardan artık bıkmış, bu saatten sonra düşmanı evlerinin kapısında görmeden şurdan şuraya adım atmayacaklarını ifade etmeye başlamış, çoğu çocuk babasız, çoğu ana evladsız, çoğu kadın kocasız kalmış, açlıkla, yoksullukla mücadele eden bir halk cahil ve kendi kendine bırakılmış. Halk Kemalistlerden öcü gibi korkutulmuş. Yunan askerini Hilafeti koruyan bir sığınak gibi görmüş. Kitap aynı zamanda Atatürkün ve Cumhuriyetin bir Türkün başına gelebilecek en mucizevi, en mükemmel bir ödül olduğunu düşündürüyor. Ve muhakkak ki öyle de. Bu ülkenin başına gelebilecek en güzel şey.
Yaban
YabanYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 202144,2bin okunma
272 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Gerçekten bambaşka bir eser.
Bu romanı 5 ay kadar önce okumak için niyetlenip 50 sayfa olmadan bir şekilde bırakmışım. Bir yolculuğa çıkarken telefonumun beni yarı yolda bırakacağını bildiğim için yanıma almış ve bu şekilde rafta beni bekleyen zavallı romanıma bir şans vermiştim. Doğru kararı vermişim. Kitabın tek sorunu, eğer yazarın kalemine aşina değilseniz veya onun
Ölüm Yapayalnız Bir İştir
Ölüm Yapayalnız Bir İştirRay Bradbury · İthaki Yayınları · 202325 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
Leydi Susan ~ Jane Austen Kitap içerik olarak zengin ailelerin, sosyal statüsünün korunması ve evlilik ilişkilerinin düzenlenmesi gibi konuları ele alıyor. Austen'ın diğer eserleriyle benzer şekilde, toplumsal kurala uyma, ahlâki değerler, kadının rolü gibi temalar işleniyor. Epistoler formunda yazılmış bir eser olan Leydi Susan, karakterlerin birbirlerine yazdıkları mektuplar aracılığıyla anlatılıyor. Mektuplar boyunca, karakterler arasında yazışmalar devam ediyor ve mektuplar, olayların gidişatı hakkında okurken bizlere de ipuçları veriyor. Eserin başkahramanı Leydi Susan Vernon, diğer karakterlerle olan yazışmalarında manipülatif bir dil kullanıyor. Kendisine karşı olanların itibarını zedelemek için entrikalar çeviriyor. Diğer karakterlerin mektupların da ise Leydi Susan'ın karakterini ve davranışlarını eleştiriyor oluşu dikkatimden kaçmadı diyebilirim. Mektuplar, aynı zamanda dönemin sosyal ve kültürel hayatada ışık tutuyor. O dönemde, mektuplar insanlar arasındaki iletişimin en yaygın yolu ki özellikle toplumsal sınıf farklarına bağlı olarak mektup yazma sanatı birçok kişi için önemli bir yetenek hâline geliyor. Leydi Susan kitabında da, karakterlerin mektupları dönemin sosyal kurallarına uygun bir şekilde yazılırken aynı zamanda dönemin dil, edebiyat ve görgü kurallarına uygun bir şekilde ifade ediliyor. Toplumsal yapı, sınıf ayrımları, evlilik ve kadınların rolü gibi konuların önemli değişimler geçirilen bir dönemin sosyal ve kültürel dinamiklerini yansıttığı bu eserin okurken hissedilebilir oluşu benim açımdan oldukça güzeldi.
Leydi Susan
Leydi SusanJane Austen · Kanon Kitap · 2019704 okunma
80 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Cemile
Aytmatov'a ilk büyük şöhretini kazandıran Cemile, bir çoklarınca en güzel aşk hikâyesi olarak değerlendirilmiştir. Gerçekten de Cemile, aşk ve tabiatın çocuk dikkat ve masumiyetiyle sunulduğu şahâne bir duygu tablosudur. Ayrıca töre ve çevre şartlarının insan unsurlarıyla ilişkileri açısından da olağanüstü bir hikâyedir. Cemile neşesi,
Cemile
CemileCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201932,2bin okunma
Reklam
144 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Selvi Boylum Al Yazmalım
Sevgi neydi? Sevgi emekti, Uçuşan yaprak, Boş bir salıncak. Emek mi, aşk mı? Süreklilik mi, değişim mi? İkisini de arzulayan, isteyen insanın kaderi ne olabilir? Kırgız halkının toplumsal ve siyasal geçiş süreçlerinde, kriz anlarında yaşadığı büyük acıları eserlerinde çoktan klasikleşmiş hikâyelerle anlatan Cengiz Aytmatov, Selvi Boylum Al
Selvi Boylum Al Yazmalım
Selvi Boylum Al YazmalımCengiz Aytmatov · Nora Kitap · 20179,5bin okunma
239 syf.
6/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Emekli olmasına bencilce sevindiğim bir insanın daha çok yazmasını bekliyorum. Daha çok, daha çok! Elbette işler öyle yürümüyor; herkesin popisinin farklı olması gibi yazma süreci de farklı. Ne bileyim işte, çok büyük yazar Anar. Anar'ın isim sembolizasyonlarına özellikle dikkat etmek lazım. Okuduğum üçüncü kitabıydı ve üslubunu birazcık anladığımı düşünüp isimlere özellikle dikkat ettim. Birçoğundan belli bir çıkarım yapabildim, bunda Anar'ın okuyucuya sağladığı -diğer gizlere göre nispeten- kolaylığın yanında benim okuma şeklim de etkili oldu. Fakat bazı isimlerde kafa patlatmama rağmen başarılı olamadım ve Anar'ın kurgusunda zevkle, kör topal ilerleyen bir okuyucu olarak sona gelince koca bir, "Vaays!" çektim. Sonucu ince bir örtüyle gizliyor Anar; bir şeyler görebiliyoruz fakat arda geçmeden anlayamıyoruz/emin olamıyoruz. Romanın birbirine geçmiş iki katmandan oluştuğunu söyleyeceğim, Kitab-ül Hiyel'de ve Puslu Kıtalar Atlası'nda da aynı olay vardı ki Anar'ı Anar yapan da bence bu. İlki bildiğimiz, gördüğümüz olay örgüsü. Maceralar, fantastik gibi yerler, zamanlar, insanlar. İkincisiyse, işte olay burada; bir alt kurgu. Çok iyi gizlenmiş, ilk katmanda ipuçları verilen ve ağır ağır ortaya çıkıp okuyucunun keyfini tavan yaptıran felsefi veya mitolojik, ya da bu ayarda bir şey. Anar'ın kitabın başında girip çıktığı ortamların ve olayların kazandırdığı büyülü atmosferin ardından gemiye geçiyoruz, Anar'ın okuyucuyu hazırlaması yine mükemmel.
Amat
Amatİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınevi · 20215,4bin okunma
66 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.