220 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Reading Slump tan Beni Çıkaran Ödüllü Güzel Bir Kitap İncelemesi
Sahaftan aldığım ve 2 ödüllü olduğunu görünce bu kitaba başlamalıyım diye düşündüğüm bu kitapla alakalı bir şeyler yazmak istiyorum. Öncelikle sevdiğim güzel bir kitap oldu.
Ahmet Altan
Ahmet Altan
Yazarla tanışma kitabımdı ve diğer kitaplarını da almak istiyorum. Dili çok yalın ve anlaşılırdı. Konusu= Fazıl ın hayatı bir günde altüst oldu. Babasının ölümüyle annesiyle bir başına kalan her şeyini kaybeden Fazıl Edebiyat okumak için İstanbul'a geliyor. Burada bir yerde part time figüranlık yaparak geçimini sağlarken Hayat Hanım la tanışıyor. Sıla da onun edebiyat bölümünden tanıştığı benzer yaşamında olaylar yaşamış biri. Hayat Hanım la birlikteliği devam ederken Sıla ile de birlikteliği oluyor. Arada siyasal olaylar oluyor ve en son da Sıla Kanada ya gitmeye karar veriyor. Fazıl da gitmek ve kalmak arasında düşünürken Hayat Hanım onun hayatından bir mektupla çıkıyor. Şu ana kadar yaşadıkları her şey gözünün önünden geçen Fazıl ise en sonunda Kanada ya gidiyor. Son sayfalarda anlatılanlar, söylenemeyen sözler, yarım kalan konuşmalar hakkında bir düşündürdü beni. Kısaca hayatta bir şeyleri ertelememek hemen anında aktarmak önemli diye düşündürdü. Ertelemeye meyilli bir yapım olduğu için belki de bu yönü kitabın küçük bir sorgulama yaşattı belki de bana. Yazarın diğer kitaplarını okuyacağım. Okumanızı tavsiye edeceğim beni Reading Slump tan çıkaran sevdiğim bir kitap oldu.
Hayat Hanım
Hayat HanımAhmet Altan · Everest Yayınları · 20211,834 okunma
Bir kitap yazmak istiyorum önce, Sonra bir gitmek istiyorum hiç tanımadığım bir yere. Kitabın adı kalsın istiyorum herkes beni hatırlasın öyle. Ama diyorum ki şimdi ipin ucu herkesin elinde. İstediği gibi dilediği gibi kaybolamıyor kimse. Dünyanın düzeni böyle. Söz de geçiremiyor kimse kimseye. Sevemiyor da öylesine yeşili maviyi göründüğü gibi kabul etmiyor da azmediyor sürekli değiştirmeye. Dünya birbirine kırdırıyor cümle alemi, yaşlısını gence, zayıfonı güçlüsüne, iyisini kötüsüne… Devran ne vakit döner bilmiyorum ama ilk defa hürmet ediyorlar geline …
Reklam
Bitmek bilmeyen bir içtenlikle yazmak istiyorum dağın taşın aşk ile yoğrulduğu satırları ama ne muamma .Aynı anda çözemiyorum içimde çeşmekeş olmuş yazılacak aşklarımı.Hatırlanmak mı istiyor unutulmak mı yoksa .Dünya böyle bir yer işte hep dualite hep bir acaba! Pınar Önalan
48 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Okumaz yazmaz -Ágota KRISTÓF
İnsan kırk sayfaya ne sığdırabilir . Geriye baktığında ardında bıraktığı, yaşadığı acıyı, mutluluğunu ,umutsuzluğunu , yaşamındaki değişikliği, bir anda okuyamaz , yazamaz hale gelmesini , kaybettiği, kazandığı şeyleri , özlemini nasıl ifade edebilir. Hayatımızı biz mi Seçiyoruz yoksa hayat rüzgarı ile bizi nereye sürükler se oraya mı gidiyoruz. Yeni bir dünyaya yeni bir hayata ayak uydurmaya çalışan biz .Daha ne yaşayacağımızı bilmiyoruz . Çektiğimiz bunca acıdan başka en önemli dayanağı okuyup yazmak ta buluyoruz. İşte bu kitap bu yazar kırk sayfaya eşsiz bir şekilde yüreğini sığdırmış . Yeni bir dilde sıfırdan başlayarak kendini var etmiş. Kendisini çok sevdim o da benim gibi Thomas bernhard hayranı en kısa zamanda tüm kitaplarını okumak istiyorum . Kırk sayfalık bir şahaser okumak isteyen herkese şiddetle tavsiye ediyorum.
Okumaz Yazmaz
Okumaz YazmazAgota Kristof · Can Yayınları · 20231,053 okunma
352 syf.
7/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
''İşte öyle bir şey yazmak istiyorum ki, Yukarıya bakılsa mavi ve daha mavi; Aşağı bakılsa siyah, daima siyah... Bir şey ki, mavi ve siyah olsun.'' Servetifünun'da yazarlar karamsarmış, melankolikmiş, pek severlermiş yalnızlığı. Peki ya Ahmed Cemil? Ahmed Cemil karamsar biri olmaktan ziyade pısırık biri idi. Sürekli bir şeyler yakınıyor, bir şeyler için saklanıyor ama bunlar yalnızca içinde yaşıyor. Kendine bir hallere giriyor. Kendi kendine gelin güvey oluyor. Eserde en üzüldüğüm karakter Lamia oldu. O suskun, meyus halleri içimi titretti, son sayfaya geldiğimde bitmedi/bitmemeli duygusuna kapıldım.
Mai ve Siyah
Mai ve SiyahHalid Ziya Uşaklıgil · Yakamoz Yayınları · 201626,6bin okunma
İşte öyle bir şey yazmak istiyorum ki, Yukarıya bakılsa mavi ve daha mavi; Aşağı bakılsa siyah,daima siyah... Bir şey ki, mavi ve siyah olsun.
Reklam
Ah, neler hissediyorum da tamamıyla çözemiyorum. Bir şey yazmak, o duyguların içinden bir şey çıkarmak istiyorum amma bir kere ne yazmak istediğimi bilebilsem.
360 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
"Güvenli kelimeniz terebentin. Bunu söylerseniz bu iş hemen biter. Tasmayı çıkarırsınız, uzaklaşırsınız ve bir daha geri dönmezsiniz." Bunun 'Grinin 50 Tonu'ndan ÖNCE yazıldığını belirtmek muhtemelen anlamsız ve bu nedenle insanların benzerlikler hakkında sızlanmayı bırakıp bir an düşünmeleri gerekir: Bu yazar sizin değerli 'Grinin 50 Tonu'nuzu çalmadı. Bunun yerine öncelikle başka bir şeye odaklanmak istiyorum: Neden herkes hayran kurgu yazarlarının yayınlanmasından sızlanıyor? Birisi sizi kitaplarını almaya mı zorluyor? Biri seni bunları okumaya mı zorluyor? Hayır. Ve hayır. Peki ne oldu? Bu yazarlar aynı zamanda hikayelerini yazmak için de çalıştılar, insanların çalışmalarını yayınlamasına karşı değilim. Görünüşe göre bunun için bir pazar var, yoksa yayınlanmazlardı. Hayran kurguları ve romanların tamamen farklı iki şey olduğunu iddia etmeyeceğim ama neden, ah neden, başkalarının okumak istediği bir şey için yazarı suçlayalım? Kusura bakmayın, kendimi tutamadım, sinirlerimi bozuyor. Kitaba gelecek olursak hikayeyi beğendim. Çok fazla düzenlenmediğini veya en azından bana öyle geldiğini biliyorum. Biraz Wattpad kitabı gibiydi ve çoğu olay ayrıntılı anlatılmayıp kısa bir cümleyle atlanmıştı. Abigail King adlı bir kızın bir Dom olan Nathaniel West'e itaat etmesini konu alan bir kitap. Abigail ile onun için uygun bir yardımcı olup olmadığını tartışmak üzere buluşmasıyla başlıyor. BDSM kısmı "standart"tı ve sert bir şey değildi ve muhtemelen erotik okuyucuların çoğunu korkutmayacak. Kesinlikle okuduğum en iyi kitaplardan biri değildi ama ilgimi çekti ve birkaç saat içinde okudum.
İtaatkar
İtaatkarTara Sue Me (Tara Thomas) (Cat Waters) · Pegasus Yayınları · 2016244 okunma
Evet, mektubunda çok güzel ifade etmişsin: Özünde temiz ruhlarda hayranlık minnettarlığa karışır... Sana daha neler neler yazmak istiyorum! Juliette'in bana bahsettiği bu aydınlık ülkeyi düşünüyorum. Daha büyük, daha aydınlık, daha ıssız diyarları düşünüyorum. İçimde garip bir inanç var, nasıl olacağını bilmiyorum ama günün birinde, bilmem hangi gizemli, büyük bir ülkeyi beraber göreceğimize inanıyorum...
Sayfa 76 - Can Yayınları, 4. BaskıKitabı okudu
Sonum geldi Olric. Kendime yeni bir önsöz yazmak istiyorum. Yeni bir dil yaratmak istiyorum. Beni kendime anlatacak bir dil.
Sayfa 541
Reklam
384 syf.
8/10 puan verdi
Şu an bu kitap yüzünden ağlamak istiyorum. Selamlar, sevgili okurlar; O kadar fena bir hâldeyim ki, ağlayamıyorum bile. Keşke ağlayabilecek kadar daha az üzülseydim ama bu kitap, bana sonlarında yaşattığı şokla bu dramı yaşattı. Kitabın konusunu zaten arka kapakta okuyup anlarsınız. Çocukluğundan beri hep karşılaştırılmış olan ve Nor’un aldığı
Mercan ve İnci Tacı
Mercan ve İnci TacıMara Rutherford · Martı Yayınları · 202345 okunma
"İşte öyle bir şey yazmak istiyorum ki yukarı bakılsa mavi ve daima mavi; aşağı bakılsa siyah daima siyah... Bir şey ki mavi ve siyah olsun. Hasta mıyım, bilemiyorum; fakat ah! Ne yazmak istediğimi bir bilsem; onu şöyle karşımda resmedilmiş, betimlenmiş görmek mümkün olsa; işte o vakit zannediyorum ki artık ölebilirim."
gece 00.01
Aradığım şeyi kitaplarda bulamıyorum ben. Artık kitap okumak keyif vermiyor bana. Evde dört duvar arasında sayfaların arasında hikaye okumak da heyecanlandırmıyor. Kendi hikayemi yazmak istiyorum ben: Kendi başarılarımı kendi arzularımı,mutluluğumu hissettiklerimi hatta hissedemediklerimi.. Bu yüzden elimde kitap yüzümde efkar ora senin bura benim gezip dolaşıyorum.
20 Nisan 2024
İki küfürün arasına sıkıştı benliğim.Hep değer verdiklerim gitti ve şimdi burdayım.Sayfalar yazıyorum,çürütüyorum ama burdayım.Hep burdaydım ama görmediler.Onlar görmeyince ben gittim.Kırıldığımı ağladığımı görmediler,ben yine gittim.Gidersem kendime değer vermiş olurum sandım.Gittiğim yolda yürümeye çalışır şekilde topallarken boğazımdan kan geldi.Yere yığıldım.Doktorun söylediklerini dinlerken sadece annemi izledim.Yüzünü,benim için üzülmesini izledim.Belki bencilce gelecek ama annemin benim için üzülmesi bana iyi geldi.Hala adıma üzülen birileri varmış hissini sevdim.Kalp kırarken düşünmedikleri hayatımı sonlandırırsam belki mutlu olabilirim şimdi.Onlar da mutlu olurlar ve ben onları mutlu etmeyi hala her şeyden çok istiyorum.Hayatımdan birer birer çıktılar ama belki ben hayattan çıkarsam onların da üzerinden bir yük kalkabilir.O yükü üzerlerinden kaldırmak isteyecek kadar seviyorum onları.Kendime üç gün tanıdım.20 Nisan 2024.Bu tarihe kadar seni bu dünyadaki her şeyden çok seviyorum.Umarım bu tarihten sonra da buraya yazmak için çok geç olur ve seni dünyadaki her şeyden çok sevmem için bir dünyam olmaz.Yukarıdan izlerim seni belki,belki orası daha huzurludur.Sen benim yokluğumu aramazsın biliyorum ama olur da ararsan belki yukarıdan izlerken hafif bir tebessüm oluşur yüzümde.Seni, kendime tanıdığım üç günlük ömrüm kadar çok seviyorum.(sen hiç inanmasan da.)
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.