ysmndmrl

Günahlar içinde yüzdüğü halde, bir hareketiyle rabbinin şefaatini kazanan,bütün günahları affolan, cennetin en kıymetli yerine kabul olunan kişilerin hikâyeleriydi bunlar. Kiminde işret, kumar ve fuhuş içinde yaşadığı halde bir münafıkı öldürdüğü için cennete hak kazanan, kiminde tövbe edip çile çekmeye giden ve gık demeden sabrını ölçmek için yapılan bütün eziyetlere göğüs gererek, herkesi hayretler içinde bırakan adamlar, Allah’ın şefaatini, mucizesini gösteren, çöl toprağına dikilmiş olduğu halde yeşeren çomaklar, tövbe edip evlendikten sonra sesini yabancı bir erkek duymasın diye ağzına ceviz koyarak konuştuğu için, bedeni günahlar içinde geçen yılları bir anda affolan kadınlar, taş olan günahkârlar, sonsuz çölleri sadece inanarak geçen ermişler ve daha yüzlercesi; günah ve tövbe üzerine kurulu bu hikâyelerin yüce kahramanları olarak Rüstem Efendi’nin aklından birer birer geçiyor ve bu kahramanlar, kanlı canlı birer insana dönüşüyor, uzun boyları, heybetli vücutları, geniş omuzları ve sağlıklı güçlü görünüşleriyle, hafif kambur, çökmüş, yüzü kalın çizgilerle bin parçaya bölünmüş adamın ezilmiş ruhunda afyon tesiri yapıyor, beyninin bütün hücrelerini böyle bir hikâyenin kahramanı olmak için bir şeyler düşünmeye zorluyordu.
Sayfa 27
Reklam
İkinci Dünya Savaşı artık 1939-1945 arasında yaşanmış bir gerçek olmaktan çıkmış, King Kong ya da Jaws gibi, kötü bir kahraman olmuştur. Artık herkes bu büyük ve kanlı savaşı, bir savaş olmaktan çok, bir film konusu gibi görmekte, Hitler ve Mussolini medya dünyasının birer yıldızı gibi parlamakta, onların başrolünü oynadıkları dizi filmlerin izlenme oranı –reyting– yüksek olmaktadır. Hitler ve Mussolini ölmüş oldukları için telif ücreti talebinde bulunamamaktadırlar. Bu da yapımcıları çok sevindirmektedir. Bu savaş filmlerinin insanlığa en büyük etkisi, akıl almayacak vahşeti gözler önüne sererek, insanlığın oturdukları yerde oturup hallerine şükretmelerini, başlarında Hitler gibi bir deli olmadığını görerek, rahatlamalarını sağlamaktır. Dünyayı yöneten kimliksiz bir Hitler’in uzun ve kanlı ellerinin, başlarının üstünde gezindiğini fark etmelerine engel olan şey, Hitler’in filmler aracılığıyla kendilerine ulaştırılan görüntüsüdür. Ortada badem bıyıklı, saçlarını yandan ayırıp uzun kafasına yapıştıran bir Hitler olmadığı sürece, dünyanın gidişatından endişe etmek için erkendir.
Sayfa 17
(…) bir dans esnasında sevdiği kadının kendisine emanet ettiği eşyayı, kimse görmeden içinde birden bire coşan tapınma duygusuyla elinde evirip çeviren, o güzel mahluka ait olmasına şaşırır gibi yoklayan çok toy bir delikanlı haliyle, adeta gizlice birkaç defa açıp kapadı; sonra yerine aşikar bir kurtuluş hissiyle koydu (…)
Sayfa 60

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bu tebessüm arkasında kendisine ait o kadar büyük, facialı, muzlim şeyleri gizlediği için, arkasında onun hatalarıyla delik deşik olmuş bir kalp, insanlara itimatını kaybetmiş, bir bıkkınlık içinde her şeyi bırakmış bir ömür bulunduğu ve bunların hiçbirini göstermediği, hepsini örtüp sakladığı için, kendiliğinden en korkunç silah oluyordu.
Sayfa 66
Hayır, Allah’tan bir şey istemeyecekti artık. Onu kaderiyle veya ömrünün arızalarıyla karşılaştırmayacaktı. Çünkü istediği şey olmazsa kaybı iki misli olacaktı.
Sayfa 48
Reklam
Reklam
3.521 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.