helal yemek helal giyinmek ve duaların kabulü
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurdu: Bir kimse (Hak yolunda) uzun sefere çıkar. Saç­ları dağılmış, toza toprağa bulanmış bir halde ellerini semâya uzatarak ‘Yâ Rabbi, yâ Rabbi, yâ Rabbi!’ diye duâ eder. Hâlbuki yediği haram, içtiği haram, giydiği haram, (hâsılı) haramla beslenmiştir. Böyle birisinin duâsı nasıl kabul edilir?” [Buhârî, 1410; Muslim, Zekât, 19 (65); Dârimî, 2717; Beyhakî, III/346, 6394.]
64 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
70 bin kelime-i tevhid fazileti
Muhyiddin İbni Arabi Hazretleri, 70 bin Kelime-i Tevhid çekmiş, fakat sevabını hiç kimsenin ruhuna bağışlayıp hediye etmemişti. Duası edilmemiş öyle bekliyormuş. Bu muhterem zat, bir gün bir ziyafette yemek yerken, hâl ve keşif ehli, irfan sahibi bir gencin, elini yemeğe götürür götürmez ağlamaya başladığını görmüş. O gence : “Ne oldu, bir derdin mi var? Hasta mısın, bir yerlerin mi ağrıyor?” falan diyenlere genç: “Cehennemi gördüm Annemin orada azap çektiğini gördüm, görüyorum onun için ağlıyorum” diye cevab vermiş.Allah (CC) dostu okuduğu Kelime-i Tevhid'in sevabını hemen bağışlamış: “Ya Rabbi (CC) Biliyorsun ki, Tevhid kelimesini (Lâilâheillallah) cümlesini 70 bin kere okudum. İşte onun sevabını bu çocuğun annesini ruhuna azabtan kurtulması için hediye ediyorum” diye hediye etmiş.Allah(CC) Hzleri’nin sevgili kulu bu hediyeyi eder etmez, çocuk gülümsemiş ve “Annem cehennemden kurtuldu” diye sevinmiş. Ve yemek yemeye başlamış.Allah (CC) dostu bu muhterem zat: “70 bin Kelime-i tevhid'i okuyan ve okuyup başkasına hediye edildiği takdirde cehennem azabından kuruluşa sebep olur” Hadis-i Şerifi aklıma geldi ve okudum ve Hadis'in doğruluğunu kendi gözlerimle gördüm” demişti. Ey Hak yolcusu kardeş Kelime-i Tevhid okuyan cennete girecek ve Allah (CC) Hzleri’nin lütfuna erecektir .70 bin Kelime-i Tevhid okumak Allah (CC) Hzleri’nin dostu ve ehli olan muhteremlerce malumdur .Hatta halkımız arasında 70 bin Kelime-i Tevhid okumak meşhurdur
Nurlu Öğütler
Nurlu ÖğütlerMuhyiddin İbn Arabi · Şadırvan Yayınları · 2010169 okunma
Reklam
Televizyon önündeki yemek sadece beslenmedir, halbuki sofra varlığın farkına varmaktır. Nimeti hissetmek ve şükretmek için bir fırsattır. Hazırlanıp paylaşılan bir öğün aile hayatını biricik kılar. Soframızda dostlarımızı ağırlamak, dostluğu besleyip büyütür, şükür duası ve teşekkür ise o nimeti bize vereni ve emek harcayanı hatırlatır.
Sayfa 164Kitabı okudu
Sultan Orhan Gazi
SULTAN ORHAN GAZİ Ömrü fetihten fetihe koşmakla geçen büyük idareci Osmanlı Devleti gibi üç kıtaya hükmedecek muhteşem bir imparatorluğun temelini atan Osman Gazi, beka âlemine gitme vaktinin geldiğini anlayınca, Gazi oğlu Orhan'ı çağırmış ve ona şöyle vasiyet etmişti: "Oğlum, İstanbul'u aç, gülzar eyle. Öldükten sonra beni
176- Soru: Peygamberimiz (s.a.v.) iftar sofrasından başka bir yerde sofra duâsı yapmış mıdır? Cevap: Evet yapmıştır. Hadis kitapları tedkik edildiği zaman buna dâir bahisler ve duâ örnekleri bulacaksınız. Bu husustaki merakınızı gidermek için birkaç örnek vermeyi faydalı bulmaktayız. a) Peygamber (s.a.v.) sofrasını kaldıracağı zaman şöyle duâ ederdi: “Elhamdü lillâhi kesiran tayyiben mübâreken fîhi gayra mekfiyyin velâ müveddein velâ müstağnen anhü Rabbenâ" (Buhârî c. 6, s. 214). b) Bir hadis-i şerîfte şöyle ifade edilmektedir: Kim yemek yer de "Elhamdü lillâhillezî at'amenî hâzâ ve razekanîhi min ğayri havlin minnî velâ kuvvetin" derse geçmiş günâhları bağışlanır. (Tuhfet'ül-ahvezî c. 9, s. 425). c) Peygamber (s.a.v.) birşey yediği veya içtiği zaman «Elhamdü lillâhillezî at'amenâ ve sekaanâ ve cealenâ minel-müslimîn" derdi. (Tuhfet'ül-ahvezî c. 9, s. 425).
Efendimiz Hz.Muhammed Aleyhisselam
* Efendimiz, hilm sahibiydi. Tahrik edici sebeplere rağmen son derece vakar ve sebatkâr davranırdı. * Acı ve eziyetlere dayanır, sabırla hareket ederdi. * Hiç kimseden kendi nefsi adına intikam almamış, fakat konu Din olduğu zaman gerektiğinde şiddet ve celadet göstermişti. * Nefsi için asla öfkelenmez, çok çabuk hoşnut olurdu. * Gelmiş ve gelecek
Reklam
272 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.