Ahmet Telli’nin yeni kitabındaki şiirler 2017-23 tarihleri orasında yazılmış ve daha önce çeşitli dergilerde, yayın organlarında yayımlanmış.
Kitap, epigrafla başlıyor:
Alev bir nida idik ve arkadaşlık günleriydi…
Polisle çatışırken bitti galiba çocukluğum ve ilkgençliğim
Yoldaşlık günleriydi; “Kardeşler!” diyordu içimizden biri Barikat günleriydi.
Telli devrimci, sosyalist bireyin şiirini dener, yazar. Devrimci sosyalist düşüncenin duygusunu, duyarlılığını, farkındalığını açığa çıkarmayı,yaşanır olmasını sağlamayı amaçlayan bir poetika izliyor.
Ahmet Telli’nin aynı zamanda ukdenin, inadın, ısrarın, devrimci romantizme bağlı ve ütopyacı kalmanın da şairi… Şiirin “di’li geçmiş” kipi sadece belli bir zaman aralığı içinde yaşananların ya da başa gelenlerin, baştan geçenlerin anlatımını, deneyimin aktarımını amaçlamıyor. Di’li geçmiş zamanın aynı zamanda epiğin de dili sanırım şair geçmişin tüketilmemişliğine, yarım kalmışlığına da işaret eder. Bir ukdedir bu. Yaşanan, denenmekte olan, tecrübe edilen bitmemiştir. Israr da, destan da burada bu bitmemişlik durumunda ortaya çıkar. Öyleyse yarım kalanın tamamlanmasında ısrar sürmelidir. Şair bu ukdenin, bu ısrarın duygusuna, daha çok da ona yoğunlaşır. İnatsa anılar, anekdotlar, imler, izler aracılığıyla mirasın, emanetin, yadigâr olanın yeni kuşaklara aktarılması anlamındadır.