Kayıtsız şartsız bir anne, varlığını ona sunan bir âşık, ürkekliğin dilini konuşabilen bir insan. Hayat hep kendimize doğru bir yolculuktur. Onlar çocukluğun o sert kışında dünyanın tehditkâr bir yer olduğu bilgisini edinir. Ruhun karanlığı derinleşir. O derinlik, kendisine mahsus bir neşe üretmekte gecikmez. Acıyla teselli bulmanın neşesi. Maruz kaldıkları her türlü duyarsızlık, dünyanın tekinsizliğini doğrulayan bir kayıt olarak bireysel tarihe not düşülür. Dünya kötüdür ve ondan saklanmak gerekir. Nihilizmin o serin kuyusunda, eylemsiz durarak, dünyaya bir bildiri bırakılır. Hayattan öğrenecekleri her yeni şeyin, yeni darbeler yemekle olabileceği sezgisiyle insandan uzak yaşanır. Kötülükten kendini sakınamayan kızlar, yiğit bir adamın çıkıp da onları serazat sevemediği kızlar, kırılgan kızlar. Mesafe ve kayıtsızlığın zırhıyla, hayatın mızraklarından korunanlar.
Az konuşmuşlar, çok bakışmışlar.
Reklam
Dünya'da yeni teknoloji beş sene içinde gülüp geçeceğin bir şeydir yalnızca. Beş sene içinde gülüp geçmeyeceğin şeylere değer ver. Aşk gibi. Ya da iyi bir şiir gibi. Ya da bir şarkı. Ya da gökyüzü.
Sayfa 303Kitabı okudu
- Bu dünyayı yıkıp, yeni bir dünya kuralım ve üzerimizdeki miskinlik tozunu kaldırıp atalım!
Kendi yapaylığının tuzağına düşen şiddetten ne kaldı geriye? Tanrılar ile insanların, birbirlerinin hoşuna gitmeye çalıştıkları ve sırf bunun için şiddete fırsat veren kurban törenlerinin baştan çıkarıcılığından yararlandıkları dünya yok artık. Büyüye cazibe ve güç kazandıran, işaretlerle örneksemelerden gelen zekâdan da eser yok. İşaretlerde tersinen ve baştan çıkarma karşısında her zaman duyarlı olan bir dünya oluşturulabileceği varsayımı da yok oldu. Oysa, bu dünyada yalnızca tanrıları değil cansız varlıkları, ölü nesneleri, ölmüş insanları da baştan çıkarmak; sayısız ritüelden yararlanarak çevrelerine verebilecekleri zararı defetmek ve İşaretlerle onları büyülemek gerekiyordu... Bugün ise, kendimize yeni bir yön vermek ve kendimizi yeniden çevrime sokmak için kasvetli ve bireysel bir süreci, yas tutmayı tercih ediyoruz. Evren, kuvvetin ve kuvvet ilişkilerinin egemen olduğu bir evrene dönüştü; baştan çıkarma değil egemenlik nesnesi olarak boşlukta maddeleşti. Üretim evreni, enerjilerin özgürleştirildiği evren, yatırımların ve karşıyatırımların hareketlendirdiği evren, yasanın ve nesnel yasaların çekip çevirdiği evren, efendi ve köle diyalektiğinin evreni.
Ah sevgilim, birbirimize içten olalım Çünkü dünya hayaller ülkesi gibi önünde uzanır. Öyle çeşitli, öyle güzel, öyle yeni... Ama ne neşesi, ne sevgisi, ne ışığı gerçek Ne bir huzur, ne bir kesinlik, ne acıya çare var Büyüyen bir karanlık içinde Karanlık bir ovadayız.
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.