Vefatının Ardından Türk Basınında Papa Eftim
Papa Eftim'in vefatı Türk basınında geniş çapta yer bulur. 19 Mart 1968 tarihli Milliyet gazetesi Papa Eftim'in ölümü ile ilgili bir yazısında bu büyük dava adamından şöyle bahseder: "Yanık yüzlü, temiz yürekli, kadife bakışlı bu Orta Anadolu çocuğu Ortodoks olarak doğmuştu. Büyük din cereyanlarının çatıştığı Küçük Asya'da
ABD ile yaşanan siyasi yakınlaşma sonucu
1945 yılında radyolarımızda ABD'nin bağımsızlık günü, 1946'da da Missouri ve Providence zırhlılarının İstanbul'a gelişleri geniş programlar biçiminde yer almıştır. Daha sonra Türkiye'den Marshall Planı ve NATO saati programları radyolardan yıllarca düzenli olarak yayınlanmıştır. Ayrıca doğrudan doğruya ABD'den gelen müzik bantları da yayına sokulmuştur (Gönenç, 1977: 16).
Pdf, Başlık Yayın GrubuKitabı okuyor
Reklam
400 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Selam arkadaşlar Biz İnsanlar, Peyami Safa'nın 1959 tarihili romanı. İlk olarak 1937 yılında Cumhuriyet'de tefrika edilmeye başlanmışsa da kitap olarak basımı ancak 1959 yılında gerçekleşmiştir. Kitap olarak basımı geç bir tarihte olduğu için yazarın son romanı olarak kabul ediliyor. Peyami Safa'yı az çok tanıyanlar bilir ki
Biz İnsanlar
Biz İnsanlarPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 20212,873 okunma
Pek çok ilginç şey öğreniyordu. Güney Kore'de erkeklerin de makyaj yapması çok doğal bulunuyordu mesela. Eskimolar kendilerine İnuit denmesini istiyorlardı. İzlandalılar kuzu kellesi yemeyi çok seviyorlardı. Papua Yeni Gine'de sekiz yüzden fazla yerel dil konuşuluyordu. Biraz şüpheli buldu bunu. Japonya'da otomatlardan yumurta, tuvalet kağıdı, pirinç gibi şeyler alınabiliyordu. Kuzey ışıklarının en iyi izlenebildiği yer Finlandi­ya' nın Kuzey Kutup Dairesi içinde kalan Rovaniemi şehriydi ve İstanbul'dan uçuş dört saat kırk dakika sürü­yordu. Tayland'ın eski adı Siyam, Myanmar'ın Burma, Kongo'nun Zaire, Etiyopya'nın Habeşistan'dı. Bir zamanlar Yunanistan'a Hellas, İran'a Persiya, Irak'a Mezopotamya, Sri Lanka'ya da Seylan deniyordu. Panama Kanalı Büyük Okyanus'u Atlas Okyanu­su'na, Süveyş Kanalı Akdeniz'i Kızıldeniz'e, Don-idil Kanalı Hazar Denizi'ni Karadeniz'e, Korint Kanalı Ege Denizi'ni Adriyatik Denizi'ne bağlıyordu. Ne güzel denizlerdi bunlar. Dünya ne büyüktü.
Sayfa 153Kitabı okudu
284 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
#Okudum #KitapYorum #MuhabbetTılsımı #HüseyinRahmiGürpınar #İthakiYayınları #Roman #283Sayfa Merhaba arkadaşlar, Bugün sizlere Türk Edebiyatı Klasiklerinden, Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın yazdığı, günümüz Türkçesine Bilal Acarözmen tarafından uyarlanmış, "MUHABBET TILSIMI" isimli romanla geldim. Kitap İthaki Yayınlarından çıkmış.
Muhabbet Tılsımı
Muhabbet TılsımıHüseyin Rahmi Gürpınar · İthaki Yayınları · 202340 okunma
263 syf.
·
Puan vermedi
Yeşil geceye gelecek olursam,Reşat Nuri'nin Kavak yelleri ile beraber bana göre olay örgüsünden uzak,verilecek mesajlardan yana oldukça geri planda kalmış eseri. Peki bunu niçin söylüyorum.Öncelikle kitaptaki kelimeler eski kelimeler olduğu için çok ağır ayrıca kitapta betimleme konusunda(Reşat Nuri'nin diğer eserlerine göre) oldukça geri planda.Bu da anlatımı zorlaştırmakla birlikte verilen mesajları okur tarafından çok iyi anlaşılamamasına sebep olmaktadır. Bu kitap benim Reşat Nuri Güntekine olan bakış açımı da oldukça değiştirmiştir.Ayrıca kitap karşı tarafa oldukça önyargılı davranmaktadır.Bu da Reşat Nuri Güntekin'in kitaplarına uymayan bir Sergüzeşt. SPOİLER Bu mukaddimeden sonra yeşil gece kitabıyla ilgili tahlilime başlıyorum.Kitap, hayatına softa olarak başlayan, yaşadığı deneyimlerden sonra dine daha doğrusu dine inanan insanlara karşı oluşturduğu önyargısıyla kendine yeni bir ülkü ve ilke edinen öğretmen Şahini konu almaktadır.Eğitim aldığı yerden sonra İstanbul'u seçmeyip Sarıovayı seçen öğretmen Şahin anadoluda edindiği ilkeyi çocuklara gençlere aşılayarak gelecek Türkiyesinde edindiği amaç doğrultusunda yer almak istemiştir.Bu bilgiler ışığında da sorulması gereken sorular şunlar:İstanbul'dan gelen mektep hocasına karşı Anadolu halkı kendi mücadelesinden ve idealinden vazgeçecek mi?Ayrıca halkın Şahin öğretmene ve öğretmenin idealine vereceği tepki nasıl olacaktır?Bunları daha da açarak kitapla aranızdaki ilişkiyi açmak istemiyorum.
Yeşil Gece
Yeşil GeceReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 20183,454 okunma
Reklam
" Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul! Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer. Ömrüm oldukça, gönül tahtıma keyfince kurul! Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer. "
Sayfa 40 - Yahya Kemal Beyatlı <3
152 syf.
6/10 puan verdi
·
68 günde okudu
GÜL YETİŞTİREN ADAMDAN BİNA YETİŞTİRMEYE ÇALIŞAN ADAMLARA!
Rasim Özdenören
Rasim Özdenören
Öncelikle kompozisyon kitabımız olan ‘’Gül Yetiştiren Adam’’ adlı kitabımızın yazarı Rasim Özdenören hakkında kısa bir bilgi vermek istiyorum: Rasim ÖZDENÖREN 20 Mayıs 1940 tarihinde Kahramanmaraş’ta dünya’ya geldi. Özdenören ilk ve orta öğrenimini Kahramanmaraş, Malatya, Tunceli gibi Güney ve Doğu illerinde tamamlamıştır. İstanbul
Gül Yetiştiren Adam
Gül Yetiştiren AdamRasim Özdenören · İz Yayıncılık · 202117,7bin okunma
sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer ömrüm oldukça, gönül tahtıma keyfince kurul sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer
ERKEK VOLEYBOL TAKIMINDAKİ KADIN Suphiye Rıfat Hanım, Fenerbahçe’nin 1927, 28 ve 29 yıllarında yenilmeyen voleybol takımında beş erkek oyuncuyla birlikte yer aldı. Tamamı Yüksek Mühendis Mektebi (bugünkü Teknik Üniversite) öğrencilerinden kurulan bu şampiyon takıma, 1928 yılında aynı okulun kız öğrencilerinden Suphiye Rıfat da katılmıştı. Beş erkek ve bir kadından oluşan bu takım yenilmeden İstanbul Ligi şampiyonluğunu kazandı. O tarihten bu yana da bu olayın bir benzeri daha yaşanmadı. Aynı zamanda Fenerbahçe kız voleybol takımının da kaptanı olan Suphiye Rıfat ‘Türkiye’nin ilk kadın mühendisi’ unvanını da taşır. Daha sonra aldığı Güreyman soyadı ile çok sayıda esere imza atmıştır. Anıtkabir’in inşaatında da kontrol şefi olarak görev yapmıştır.
Reklam
Peki deniz nerede?
Sekiz yıl Anadolu'da dolaştıktan sonra, sonunda İstanbul'a dönüyoruz, diye çoluk çocuk bizi bir sevinç almıştı. Bu anlattığım on yıl önce. İstanbul'a geldik, hiç olmazsa İstanbul'un tadını çıkaralım, deniz kıyısında bir ev tutalım, dedik. Ne mümkün... Deniz kıyısında bulamadık, denize yakın bir yer olsun dedik. O da olmadı...
Nesin yayınlarıKitabı okuyor
İstanbul eskilerin hayal şehir dedikleri yer değil artık. Canımı yakıyor. Kaçmak ve kurtulmak istiyorum. Ama her kaçış bir kurtuluş demek değil onu da biliyorum.
10/10 puan verdi
Esir Şehrin Esir İnsanları
Esir Şehir Üçlemesinin ilki olan kitapta savaşta yenik düşmüş bir devletin itilaf devletleri tarafından işgaliyle umudu/ umutsuzluğu, mücadeleyi, kabullenilmişliği, halk ve aydın kesim arasındaki uçurumu net bir şekilde ifade etmiş; esir şehrin esir insanlarını tüm açıklığıyla göstermiş Kemal Tahir. Anadolu’daki Milli Mücadele ile İstanbul’da
Esir Şehrin İnsanları
Esir Şehrin İnsanlarıKemal Tahir · Ketebe Yayınları · 202210,2bin okunma
"Taksim ne demek? Paylaştırmak, dağıtmak demek. İşte burası, İstanbul'da yaşayan insanların taksim edildiği yerdir. İnsanlar bu meydandan sokaklara, semtlere, caddelere dağıtılırlar. Ayrıca burada sürekli bir pay alma durumu da söz konusudur. Yani İstanbul'dan payına düşeni Taksim'de alırsın. Çünkü burada zevk, insan, uyuşturucu, kan, aşk, acı, akla gelen her şey taksim edilir. Hak edilen payların alındığı yer burasıdır. Tabiî yapılan taksim bazen adaletli olmayabilir. Ama meydanın adı sadece Taksim'dir. Adil Taksim Meydanı değil. "