leylâ, gözlerin o kadar yeşil ki, öpsem gözlerinden dudağımda bir orman filizlenir.
Sana kullanılmamış bir gök getirsem haftalar ellerimde ufalanıyor ne yapsam ne tutsam nereye gitsem ben sana mecburum sen yoksun belki Haziranda mavi benekli çocuksun ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden belki Yeşilköy’de uçağa biniyorsun bütün ıslanmışşın tüylerin ürperiyor belki körsün kırılmışsın telâş içindesin kötü rüzgâr saçlarını götürüyor ne vakit bir yaşamak düşünsem bu kurtlar sofrasında belki zor ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden ne vakit bir yaşamak düşünsem sus deyip adınla başlıyorum içim sıra kımıldıyor gizli denizlerin hayır başka türlü olmayacak ben sana mecburum bilemezsin..
Reklam
Ben sana mecburum bilemezsin..
ben sana mecburum bilemezsin adını mıh gibi aklımda tutuyorum büyüdükçe büyüyor gözlerin ben sana mecburum bilemezsin içimi seninle ısıtıyorum ağaçlar sonbahara hazırlanıyor bu şehir o eski İstanbul mudur?
Guleee
Gözlerin o kadar yeşil ki, öpsem gözlerinden, dudağımda bir orman filizlenir.
Kendimce1i
Kendimce1i
Çok yakışıklı, güzel, taa içten, sıcacık gülen bir adamdı. Çimeni yeşil gözleri büyüktü, dünyaya sevgiyle bakıyor, onun gözlerinden yayılan sevgi, sıcaklık, güzellik dünyayı bir anda sarıveriyor, onun yanına gelen insan sevgiyle, sıcaklıkla yunup arınıyor, içinde kinden, hasetten, kıskançlıktan, cümle kötülüklerden hiçbir şey kalmıyordu. Böyle insanlar var bu dünyada , diye düşündü...
Sayfa 265 - Yapı Kredi Yayınları
Mehlika
Söylemiştim daha önce sağlam kaleler içerisinde değilim Çekseler gelir, itseler düşerim aslında biliyor musun? İsterim ki senin gözlerinden göreyim hayatı Yeşili, maviyi, gök kubbeyi ve en çokta kendimi Sahi beni görüyor musun sevgili? Artık yokuşları çıkamıyorum Bu dermansızlığın yaşımla yok bir ilgisi biliyorum Ne olur beni anla, damla damla tükeniyorum Seni başkalarının mısralarında okurum diye çok korkuyorum Ah benim canım, iki gözüm, olmasa da tahtın, sultanımsın. youtu.be/-s3A12j9S6Q?si=...
Fatih Buhara Benzek
Fatih Buhara Benzek
Reklam
John Coffey hücresinin kapısında durmuş o garip, dalgın gözlerinden yaşlar boşanıyordu. Sanki iyileştirilemez ama garip bir biçimde acı da vermeyen bir yaranın kanamasını seyreder gibiydi.
“Leyla, gözlerin o kadar yeşil ki... Öpsem gözlerinden, dudağımda bir orman filizlenir.”
Yapılmış en en iyi iltifat ;)
Leyla , gözlerin o kadar yeşil ki öpsem gözlerinden, dudağımda bir orman filizlenir.. LeylaMecnun
Reklam
BEYAZ LÂLE Hudutta bozulan ordu iki günden beri Serez’den geçiyordu. Hava serin ve güzeldi. Ilık bir sonbahar güneşi, boş, çimensiz tarlaları, üzerinde henüz taze ve korkak izler duran geniş yolları parlatıyordu. Bu gelenler, gidenlere hiç benzemiyorlardı. Bunlar adeta ürkütülmüş bir hayvan sürüsüydü. Hepsinin tıraşları uzamış, yüzleri pis ve
YEŞİL RENKLİ NAMUS GAZI OPERASI «Hasan Âli Yücel, bu hikâyeyi oyun olarak yazmamı önermişti. Hikâyemi Yücel'in anısına adıyorum.» Uvertür Dünyanın tarihi iki milyar dörtyüz milyon yıllık deniliyor. Benim bitmemiş tarihim, şimdilik elli yıllık. Kelebeğin tarihi bir günlük. * Arkeologlar yeraltında yeni bir kent buldular. Bu kentte birçok
Leyla, gözlerin o kadar yeşil ki öpsem gözlerinden, dudağımda bir orman filizlenir. Leyla ile Mecnun🎬
Bir an kayboldun gibi! Yaşadım kıyâmeti Yoruldun ama buldun ey kalbim emâneti. Yeniden su yürüdü dalıma yaprağıma Bir bakışın can verdi kurumuş toprağıma.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.