Yeşili sev, doğayı koru, haini as :)
Sık ağaçlardan faydalanan Müritler, bu bölgelerde birçok zafer kazanmıştı. Ağaçlara ve çalılıklara vurulan her balta, aslında Müritlerin sa­vunma hattına inen bir darbeydi. Kereste, Şamil'in elindeki en büyük doğal kaynaktı. Ağaçlara o kadar değer veriyordu ki kendi işi için kesim yapanları ağır para cezalarına çarptırıyordu. Bazen suçluları, aleme ibret olsun diye bir kayın ağacına asardı.
Reklam
Elindekiyle övün .Onu besle, büyüt, sev ve koru.
Şimdi çok moda olan o kalp şeklindeki elmayı satın almak istiyorsun ama arka bahçende daha güzeli yeşili ve doğalı yetişiyor. Sen sadece bunun farkında değilsin.
Sakin diyorum kendime sakin diyorum sakin Koyun say, yeşili sev, kuşları düşün... lâkin Sıçmaya başlıyorlar tam düşündüğüm yerde
Ottawa'da Bir Yerlerde
Ottawa’da bir otel -nedenini bilmiyorum- In The Cross Files, My Way, Veleddalin Âmin İyice bi sıcak olsa, böbreklerim ağrıyor Geyik kanı istiyorum, lütfen Allah'ım, âmin. Biraz zorlasam kendimi sanki yedi atacağım Kim sınırlıyor zarları, eski anarşistim lakin Farklıyım işte sizden, eşitlikçi değilim Bozun zarın tarifini belki bana yedi lazım Siz bozun bi ben atmazsam bileklerimi keserim. Sakin diyorum kendime sakin diyorum sakin Koyun say, yeşili sev, kuşları düşün... lakin Sıçmaya başlıyorlar tam düşündüğüm yerde Publeno’da ve My Day’de ve Ottawa’da bir yerlerde. Zorum aklımı da aştı böbreklerime vuruyor Nasıl yapsam bilmiyorum ve’l ba’sübadel mevt Sahi kabul olunur mu rakı içerken dua Edilirse şüphesiz bir kaç şey var aklımda Bir kaç şey var evet ama bir tanesi çok mühim Tez zamanda Mardin’e tren seferi diliyorum Olmazsa da ivedi cevabını bekliyorum Nasıl da soğudu park ben eve gidiyorum Saçmaladıysam eğer affını diliyorum Âmin.
Sayfa 64 - Epigraf YayınlarıKitabı okudu
Sakin diyorum kendime sakin diyorum sakin Koyun say, yeşili sev, kuşları düşün... lakin Sıçmaya başlıyorlar tam düşündüğüm yerde
Sayfa 60
Reklam
Bugün herkesin dilinde dolaşan "İslâm'ı yaşamak", soyut bir tabirdir. Mesela kimileri bununla açıkça "Kur'ân Müslümanlığı"nı kastediyor. Kur'ân Müslümanlığı ise zimnen, "Ben, Kur'ân esas alıyorum, sünneti, hadisi tanımıyorum" mânâsına geliyor. Sünnetsiz Kur'ân'dan, ancak Hıristiyanlıkta olduğu gibi "Ağacı sev, yeşili koru" türünden bir Müslümanlık çıkar. Kısaca "dinde tutulan yol" olarak tarif edilen sünnet, Rasûl-i Ekrem Efendimiz 'aleyhi's-salâtü ve's-selâmın gösterdiği İslâm'ın nebevî, normatif kalıbı, ideal yaşayışı demektir. Buna göre İslâm'ı yaşamak, sünnete uygun yaşamaktır. Sünnet, İslâm'ı yaşamanın kalıbıdır; nasıl bir pasta kalıbı olmadan hamurdan pasta yapılamazsa, din de doğru tedeyyüne dönüşmez.
tanrının bıraktığı yerden biz başlıyalım üç milyar insanın yarısını sen öldür yarısını ben üç kişi kalsak yetişir yeryüzünde yaklaş bana seninle kardeş değiliz hüzünle karışık sevinçlerden kurtul artık arzuların o belli belirsiz sıcaklığını sev
Biz ne kadar ayet veya hadis saysak da, kitaplarca argüman sıralasak da, İslâm'ı zihinlerinde modernitenin alçı kalıbına oturtmuş, reformitenin heveskâr ve rüzgârın önündeki yaprak hafifliği/ ucuzluğuna kapılmış, İslâm'ı âdeta berber makasının önüne koymuş, kırptıkça kırpan aşağılık kompleksli bir kitle Kur'an'ı "Ağacı sev, yeşili koru, sokak hayvanlarına mama ver, çimlere basma" dışında hüküm içermeyen bir Yeşilay broşürü gibi lanse etmeye devam edecek. Biz: "Kur'an, bunların dışında da sosyal ve bireysel hayatın yaralarına pansuman olacak başka hükümler içerir." dediğimizde modernite ve asrın kapı önüne süpürdüğü türedi izm'ler karşısında İslâm'dan utanıp, süklüm püklüm ezilip, oksidentalist üstadları karşısında rezil olmuşçasına soğuk soğuk terleyerek, kekeleyerek, el avuç ovuşturarak dalkavukluk moduna geçiş yapacaklar ilkesiz tiplemeler, cızırtılı tepkilerde.
Reklam
_ Sakin diyorum kendime sakin diyorum sakin Koyun say, yeşili sev, kuşları düşün ... lakin Sıçmaya başlıyorlar tam düşündüğüm yerde _
Sayfa 64 - Epigraf Yayınları (PDF)Kitabı okudu
"Seveceksin" derdi sıkça kendi kendine. "Seveceksin arkadaş! İster toprağı sev, ister taşı. İster Gök'ü sev, ister yıldızları. Dağları, ovaları, yeşili, sarıyı, beyazı, kırmızıyı, böcekleri, kuşları, hayvanları, ağaçları, çiçekleri... Obanı, yurdunu, oğuşunu, uruğunu, ananı, atanı... Sev de neyi seversen sev."
Yeşili sev, doğayı koru
"Ağaçlar candır, hayvanlarla insanlar ise canlı. Tek farkları ağaçlar kökleri ile, dallarıyla daha yavaş yürüyor, canlılar ise koşabiliyor. Can gidince canlılar da gider."
Sayfa 110Kitabı okudu
54 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.