Her şeyi ALLAH için feda etmekten gayrısı yok bu dünyada. Bizde kalmayan, Ondan gelen bu emanet nefesi geri Ona yollarken ne üzerinde yolluyoruz, aynı temizliğinde yollayabiliyor muyuz sorularının mukayesesinde, şuurunda yaşamak her daim.. Çare.
Hikmet.. Bana öyle geliyor ki gece karadenizin bir dağında karşı dağa bakarken yanan ışıkları ile sanki serpiştirilmiş gibi duran evlere benziyor hikmet. Dünyaya serpiştirilmiş, ulaşıp içine girdiğimizde bizi ısıtan, bize yuva olan. 'Hikmet müminin yitik malıdır' diyor Rasûlullâh aleyhisselâm. Bulmak ve almak lazım her daim..
“Eğer ağlamak ve feryat etmek senin için kaçınılmazsa o zaman hz. Yâkub'un a.s ağlaması gibi ağla! O ağlama, nefsanî garazlardan bir şeyin kendisine karışmadığı hakiki bir ağlamadır.”
İsmail Hakkı Bursevî Hzlerinin Eyyühe’l-Bülbül kitabında “insan aşk sebebiyle gayrısından üstündür” yazıyor. Hucurat suresinin 13.ayeti aklıma geldi burayı okurken: اِنَّ اَكْرَمَكُمْ عِنْدَ اللّٰهِ اَتْقٰيكُمْؕ ‘üstünlük takvadadır’ mânâsını taşıyan ayet. O zaman dedim, âşk takvadır, bende tanımı oturdu âşkın. Takva kelimesini düşünürken kuvvet