“...travman açıldıktan sonra da yaşamın değişecek ama tabii ki bir günde, bir ayda değil, farkındalığın arttıkça geçmişinin bugününü nasıl ele geçirdiğini anladıkça onları değiştirebildiği oranda yaşamın değişecek.”
“Travmanızla yüzleştiğimiz, tüm korkularınızın neden sonuç bağlantısını göreceksiniz. Yaşadığınız korkuların tüm davranışlarınızı nasıl belirlediğini de anlayacaksınız. Eğer gerçekliği nasıl kaybettiğinizi kavrayabilirseniz, kendinize yarattığınız sanal dünyalarla yüzleşebileceksiniz.”
“Çevrenizde olup bitenlerin gerçekliği, sizin algılarınızla tanımlanır. Kavramsal olarak, ‘gerçekler’ dediğiniz, sizin algıladıklarınızdan ibarettir. Algılamanız değiştikçe, gerçeklik tanımlarınızda değişecektir.”
Greenstein, 'Fragile Male-Kırılgan Erkek' adlı kitabında da şu ifadelere yer veriyor:" Erkeklerin dünyaya gelmeye hazırlanırken dişi beynine sahip olup, ardından erkek beynine kavuşmaları onları kompleksli varlıklar haline getiriyor. Erkekler bu nedenle güç gösterisi yapıyor ve kadınları dövüyorlar."
Öfkesi ve acısı içinde ne konuşmak, ne görmek, ne duymak, ne de kahvaltı etmek istiyor; sadece kalın bir yorganın altına girip uyumak, uyumak ve uyumak istiyordu.
Kadın sadece ve sadece ağlamak istiyor; tüm yitirdikleri ve kazandıkları için.. Ya da hiçliği için ağlamak istiyor; bubu kabul edebildiği için.. Bundan vazgeçmek istemediği, asla vazgeçemeyeceği için ağlamak...