Kapakta kocaman bir yazı; Ahrar. Ne demek Ahrar? Kelime manası hürler. Kimdir bu hürler, yazar bize kimden bahsedecek?
Dünya denilen menfada yürürken, manaya yaklaştıkça, Yaradanı tanıdıkça bu menfaya dair yüklerden arınan, prangalardan kurtulan kişiler; esaretten kaçıp özgürlüğe yürüyenler. Yürüyen ve yürüdükçe hürleşen Ubeydullah Ahrar kitaba ismini veren zat-ı muhterem işte. Kitap; Yıldırım Bayezıt'la Ankara Ovasında karşılaşan o büyük komutan Timurlenk'in, namıdiğer Aksak Timur veya Küregen'in yürüyüşüyle başlıyor. Ankara'da Türk İslam Gaza Hareketi'nin diğer bir zirvesini deviren bu komutan; vatanına geri döner. Yaşar ve darıbekaya irtihal eder. Taht kavgaları yaşanır. İnsanlar ölür, topraklar alınır, kanlar akar ve kitap sürer. Biz tüm bunlar olurken bir yandan gökyüzünü incelemekle, yıldızlara bakmakla, astronomi ilgisiyle sürekli başını göğe kaldıran ve bu yüzden boynu arkaya doğru yatık kalan Uluğ Bey'le yürürken, diğer yandan hürleşen Ubeydullah Ahrar'la yürürüz. Kitap bize tasavvuftan bahsedeceğini vaat ediyor ve bunu; tüm yaşananları bir gölge gibi takip eden Ubeydullah Ahrar'ın özgürleşmesiyle yerine getiriyor. Beklentiyi yüksek tutabilirsiniz, zira bunu içindeki siyaset, savaş, aşk, tasavvuf, şiir ve daha birçok olguyla pekala karşılayacak bir romanla karşı karşıyasınız.