Bazı Köfteler
"Hayatımda Satı Abla'dan daha çok küfreden bir kişiyi duyduysam o da kocasıydı. Sanki aralarında bağırmaya ve küfre dayalı bir ilişki kurmuş ve kırk yıldır başarıyla sürdürmüşlerdi."
Sayfa 82 - Yky Yayınları
Aziz durdu ve bakışlarını gökyüzüne kaldırdı:
"Binlerce Galaksinin yalnız bir tanesinde, bize bir gözbebeğinin ortasındaki pırıltı kadar küçük görünen bu yıldızlardan otuz milyar kadarı sayılabilmiştir, dedi, milyonlarca ışık yılı içinde yüz milyarlarca yıldız daha var ve bunlardan çoğu yüz binlerce arz küresini içine sığdırabilecek kadar büyüktür, Milyon kere milyon defa arzı içine alabilecek dev yıldızlara bile rastlıyoruz. Bu sonsuzluğun daha birinci merhalesinde idrakimizin soluğu kesiliyor. Kavrayamıyoruz. Dehşete düşen Pascal'ı daima hatırlıyoruz, Mıymıntı zekâmızın rahatını kaçırmamak için, başımızı en kolay izahın yastığına koyuyor ve insanın hayalini çatlatan bu genişlik ve büyüklük ölçüsü içinde, sayısız dünyalardan her birini kendi yüceliğine nispetle bir atom kadar küçülten ulu kâinatın bir kıyıcığında, hayatın yalnız bizim dünyacığımızda ve şuurun yalnız bizim kafacığımızda bir tesadüf eseri olarak bulunduğunu sanıyoruz; manayı kendimizde hapsediyor ve bütün bu sonsuzluğun ve yüceliğin mânâsız bir doluluğu kapladığına ve tekrarladığına hükmedip çıkıyoruz. Sanki bu enginliği dolduran bütün dünyalar bizim içimizle hiç bir münasebet kabul etmeyen dışarılık ve ablak bir objeler âlemidir. Sanki insan ve kâinat, iki zıt mahiyet içinde birbirini iki yabancı gibi seyrediyor. İkisinin de birbirine aynı mânâ nizamı içinde bağlı olduğunu bir bedbaht şimşeği içinde idrak ettiğimiz halde inkâr ediyoruz. Münasebetlerden başka hakikat tanımayan ve mahiyetlerin önünden kaçan maddeci ilim ve felsefe, ana dâva önünde, insan zekâsını bu kadar sefil bir intihara sürüklemiştir. "
Sayfa 303 - Ötüken Neşriyat
Reklam
'Nasil gideyim be abla?'diye yakındı. 'Bu park benim evim. Başka parklarda uyuyamam ki ben. Beş yıldır burada yatıyorum. Şu ileride bir manolya var, annemin dizi gibidir o ağaç. Mis gibi kokuların altında uyuyorum yıllardır, bir bebek gibi huzur içinde.'
"Nasıl gideyim be Abla?" diye yakındı. "Bu park benim evim. Başka parklarda uyuyamam ki ben. Beş yıldır burada yatıyorum. Şu ilerde bir manolya var, annemin dizi gibidir bu ağaç."
Sayfa 418
Adamın gözü dedektör gibi bakmadığı hanım abla kalmamış.Adam şaşı kalmış, aynı zamanda müşteriyle konuşuyor. Gözün refleksi o kadar gelişmiş ki, gözbebeğiyle kalp çiziyor.Böyle insanların ileriki yaşlarda boyun bölgesinde kireçlenme olması mümkün değildir. :)
Bakkaldan içeriye 35 yıldır insanlar girer.Siz sanırsınız ki müşteri gelir,ihtiyaçlarını alır gider... Topal Seyit iki paket sigara alır gider,onun hüznü Bakkalda kalır. Şerife abla aşurelik alıp gider,yalnızlığı bakkalda kalır. Çocuklar okula gider, o küçük çocuğun eksikliği bakkalda kalır. Zengin gider ,kibri bakkalda kalır. Telefon kulübesine yürürken Şükran hızlı hızlı ,kalp atışları bakkalda kalır. Adam ölür,öte tarafın hesabını bilemeyiz ama bu dünyanın hesabı son kez bakkalda görülür...
Reklam
158 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.