yıldızların yanında onlarla sahi onlardan biri topraktan tutmuşum yıldızım ne zaman kayacak ve şan şan açılır kitaptan sayfa bir küçük kıyamet yatırılmış içine
Sayfa 95 - Beyan YayınlarıKitabı okudu
Elfler ;
“Başlangıçta Ilúvatar'ın Büyük Çocukları, sonradan geldikleri hallerinden daha güçlü ve büyüktüler, ama daha hoş sayılmazlardı, çünkü güzel olmasına güzeldi Quendi gençliklerinde, Ilúvatar'ın can verdiği tüm varlıklardan çok daha güzellerdi ve bu güzellik solup gitmedi elbette, ama onları esas zenginleştiren Batı'daki yaşamları, yaşadıkları kederler ve bilgelik oldu. Oromë sevdi Quendi'yi ve kendi dillerinde bir isim verdi onlara, Eldar, yıldızların halkı yani.."
Reklam
Sokak fenerlerini düşünürken gökyüzüne baktım. Koyu karanlıktı, ama öbek öbek bulutların arasından dipsiz kara lekecikleri açıkça seçebiliyordum. Birden bu lekelerin birinde küçücük bir yıldız fark ettim ve dikkatle incelemeye başladım. İzlerken birden bir düşünce geldi aklıma: Evet, bu gece kendimi öldürecektim. Daha iki ay önceden aklıma
Hunlar, yılın ilk ayında hükümdarın (Ch'an-yü) sarayında ve ilkbahar da beşinci ayda (haziranda) Ongin Irmağı bölgesindeki Lung-ch'eng (Ejder şehri)'da ve sonbaharda Tai-lin'de Gök Tanrı'ya atalara, tabiat kuvvetlerine at ve koyun kurban ederlerdi. Hunlar, bozkırdaki diğer topluluk ve devletlerde olduğu gibi yapacakları işlerin akıbetini ve isabetini ayın ve yıldızların hareketlerine göre kontrol ederlerdi.
" Doğada ne çok renk var, ne çok sevgi. Güneş ki, toprağı sevgiyle ısıtır, toprak ki, alabildiğine verimli, selek... Yaşamak güzel! Bunu insanlar neden kavramıyorlar? Neden bu topraklar üzerinde doğan aynı ayın, güneşin, yıldızların altında yaşayan insanlar birbirinin gırtalığını sıkar? Neden Gabil, Habil`i öldürdü? Kardeş kanının akmasına neden olan kıskançlık duygusu nasıl gelişti? Adem`le Havva`nın tek günahları buğday yemenin bedelini ağır ödedikleri halde, bu ceza neden caydırıcı olmadı ve çocukları günah üzerine günah işlediler. "
Bu alıntı film olsun adı da Güneş'in Son Çocukları olsun
Günümüzden milyarlarca yıl sonrasında, yeryüzünde bir güzel gün yaşanacaktır. Bu son güzel günün ardından Güneş’in kırmızısı koyulaşacak, çevresi sarkacak ve yeryüzünün kutup bölgelerinde bile ter dökülecek. Kuzey ve Güney Kutuplar eriyecek, dünya sahillerini deniz basacak. Okyanuslardaki yüksek ısı havaya daha çok su buharı salarak bulutları yoğunlaştıracaklar ve böylece yerküremizi güneş ışığından korumada kalkan oluşturarak sonumuzu birazcık geciktirecekler. Fakat Güneş'in evriminin önüne geçilemez. Sonunda okyanuslar kaynar suya dönüşerek atmosfer buhar olup uzaya kayacak ve gezegenimizde boyutlarının korkunçluğunu tahmin edebileceğimiz bir facia yer alacaktır. Bu arada insanların şimdikinden değişik canlılara dönüşecekleri hemen kesin gibidir. Ola ki, insan soyunun gelecek kuşakları yıldızların evrimini kontrol altında tutsunlar ya da evrimin etkisini yavaşlatabilsinler. Ya da o durumda Mars’a, Europa’ya ya da Titan’a uçup gideceklerdir. Belki de Robert Goddard’ın dediği gibi, genç ve umut vaat eden bir gezegen sistemindeki boş bir dünyaya gidip yerleşeceklerdir.
Sayfa 245Kitabı okudu
Reklam
115 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.