"Van Gogh hayatının sonuna doğru depresyon, epilepsi nöbetleri, sanrılar ve psikotik patlamalar karşısında çaresiz kaldı.Ruh sağlığını yitirdiğinde dostu ve çağdaşı ressam Paul Gauguin'e usturayla saldırıp yerel bir geneleve kaçtı.Orada sol kulağının bir parçasını kesip fahişelerden birine hediye etti.Ertesi gün Gauguin, onu evinde şuurunu kaybetmiş halde kanama geçirirken buldu ve hemen hastaneye götürdü.Kısa süre sonra bir akıl hastanesine nakledildi.İşte bu hastanede en ünlü tablosu olan Yıldızlı Gece'yi yaptı." #alıntı
• İnsan hayatının özüne işlemiş, derin duyguların ve düşüncelerin ifadesinin mükemmel bir yoludur sanat.Her sanat eseri, o sanatçının iç dünyasının bir yansıması, kendi düşüncelerini, hislerini, ve deneyimlerini paylaşma şeklidir..
Sanat eserleri derin izlenimler bırakarak, kişisel deneyimleri evrensel bir dille ifade eder ve böylece insan yaşamına anlam katmaya devam ederler..Ancak bu kitap, sanat akımlarını, sanatçıları, eserleri anlamlarını dolu dolu kısa anekdotlarla sunarken, görsel öğelerin önemini göz ardı etmiş.Bence sanat kitapları, görsel sanatlarla etkileşim kurma şansını artırarak, biz okuyucuların kitapla daha fazla bağ kurmasını sağlamalı.Bu konuda hikâyelerimde çok dert yandığımdan başlangıç olarak "Susie Hodge - Sanatın Kısa Tarihi" önerisi çok fazla geldi.En kısa zamanda okuyup incelememi paylaşırım.Herkese keyifli okumalar