İlk birkaç sayfada Doru'nun dramına üzüldüğümden bırakmak gelse de içimden, yüzleşmek istedim yine de Anadolu vefakar insanı kadar vefakar hayvanlarının çilesiyle..
ülkemizde hayvana verilen değer o yıllarda bile ortada çalıştır en verimli zamanında kullan hayvan yaşlanınca kurda yem etmek üzere dağlara ovalara sür gitsin hatta kışın gönder yazın git bul hayvanı kışa kadar çalıştır yada bir çoğunun yaptığı gibi silahla vur yazık!!!!!
"Etme bulma dünyası" özet bu. Aytmatov tadında, yazıldığı yılları şahane anlatan,ve o devre göre müthiş örüntü oluşturularak yazılmış;hüzünlendiren, çokça düşündüren, mutlaka okunması gerekenler kategorisinde, çok iyi bir kitap.
"Pirince giderken evdeki bulgurdan olma" sözü bu eserde tam yerine oturmuş.... Bence okunası kitaplardan olmuş, başlarken sonunu az çok tahmin ediyosunuz. Ama kurgu gelişme bölümü ile beraber kitap vermek istediği mesajı gayet ustalıkla kaleme almış....
Üniversitede "yılki ati" kitabına yorum yazmamizi isteyip üstüne bizim yorumlarımıza düşük puan veren hocaya hissettigim duygu durumuna girdim kitap Yorumları şikayetlerini gördükçe. .. Ne kadar katı kurallar. Bir kitaba yaptığım yorum kişisel diye şikayet edilmiş. İçinden alacağı birsey olan varsa alır diğerleri de dikkate almaz. Bir saygısızlık, küfür vs olmadığı sürece neden bu kadar katı bu kurallar anlamamà yardım edin lütfen. İnsanlar önce esnekliğe sahip çıkmalıdır. Yenilik ancak bu şekilde gelir..
Güçlü ve güçsüz atların olduğu bir ovada bir tepecik de hayata kalmaya çalışan atları anlatıyor orta anadolunun soğuk havasindan bahseden halk dilli,köylü dilli ve deyimlerle anlatan kitap.(23.Sayfadan sonra sarmaya basliyo kitap.)