23 yaşındaki üniversite öğrencisi Dilek Özçelik, Edirne'de namaz kılmak için camiye giren Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın yanına geldi, kanser hastası olduğunu, kanser ilaçlarını bulamadıklarını söyledi. Bakan cebinden para çıkardı, kızın hırkasının cebine sokuşturdu, sakın düşürme diye tembih etti. Halbuki, Dilek sadaka istemiyordu. Dilek "Ben dilenci değilim, görüyorum ki çaresizliği hayatta hiç tatmamışsınız, eliniz cüzdanınıza değil vicdanınıza gitsin" diyerek parayı iade etti, ağlaya ağlaya uzaklaştı...
günler güz yanığı sonsuza giden raylarda gümüş kum susan çöller gibi yalana buyruk akıyor bıkıyor zaman... senin maviliğinden eser yok haki yeşil bir yaz ve tel örgülerde karanfil ölüleri...
Yılmaz Erdoğan
Yılmaz Erdoğan
Reklam
ve ancak benim ülkemde kovalar çocukları bekçiler çiçek topluyorlar diye..
Sayfa 115Kitabı okudu
+1
Ben hep kışı sevdim. Ben hep kışın sevdim..
Aşksız geçen kışların intikamıdır geleneksel bahar sevdalanmaları. :)
Reklam
okumaktan ve yazmaktan geçtik cebimizde yaralı sözcükler ne biriktirdiysek ona vurulduk entelektüel ay ışıklı akşamlarda
ve yarasına işeyen kırık haziran makamında erotik karanfil ölüleri..
ve sade bir yürümek isteği tek başına eski bir yaranın artık gözle görülmeyen izinde…
Sayfa 80 - OnulmazKitabı okudu
şairden bir bok olmaz sabaha karşı sebepsiz hüzünler yazar ehliyetinde ve ne söylese yalandır…
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.