Zevcemi seviyorum ama Cevher’e de doyamadım. Biri yanı başımda bir hakikat, öteki sisli ufukların arkasından bana bakan hazin bir hayal. Vedalaşmadan ayrıldık. Zannediyorum ki benim onda olduğu gibi hâlâ onun da bende gönlü var.
Zevcelerine sevgililerini feda edenlerin yüreklerine açılan ebedî yara bende de işliyor. Zaman her bereyi saran bir deva imiş. Allame öyle demişti.
Şu satırları bitirirken işte bir daha söylüyorum: Belki bu itirafatıma gülenler, beni ahlaksızlıkla itham edenler olur. Bazı hususiyetlerinden tecrit edilirse bu macera içtimai hayatımız içinde ender bir vaka sayılmaz.
Yalnız, bu sergüzeştimde şarkın ananevi ismetini ebediyen lekeleyecek mayûb bir cihet var. Bu da karımın gözlerimle gördüğüm o müthiş rezaletini kendimin yine o neviden günahımla karşılaştırarak affetmiş olmamdır.
Bile bile bu hıyanete tahammül etmek her havsalaya sığmaz. Lakin bu hususta size vicdanımı söyleyeyim mi? Ben karılarının sadakatsizliklerine bilmeye bilmeye tahammül edenlere daha ziyade acırım. Çünkü bu ikinci nevi zavallılar birincilerden çok ziyadedir.
Bitti
Bana sevmeyi sen öğretmiştin. Söyle! Şimdi senden öğrendiklerimle başkalarını mı seveceğim? Hayır! Bunu yapamam. Senden aldıklarımı başkasına veremem. Senin için doğduğuma inanırken başkasında ölemem.
Kendime ihanetim olur bu. Seninle yaşadıklarım yine seninle ölür… Başkasında yeşermez. Bundan sonra yalnız senin hatıralarınla yaşayacağım. Belki sana iyi sahip çıkamadım ama inan hatıralarımıza çok iyi bakacağım. Onları kendimle bile kirletmeyeceğim. Kimseye benzetmeyeceğim seni. Ve kimsenin kendisini sana benzetmesine izin vermeyeceğim. Sen, hep sen gibi kalacaksın bende… Seni, tutamadığım sözler gibi değil, kendime ettiğim yeminler gibi saklayacağım.
"Askere gitmeden önce İstanbul'da bir sevgilim vardı. Onunla evlenmedim. Karım olmak onu soldurur diye. Başkasının mutfağında soluyor şimdi, benimkinde değil."
Sevdiği kızı düşündüm. Terk edilişinin nedenini ve anlamını kavradı mı diye. Hiç inanmadım.
"İlk müşterim ebe hanımdı. Geldi. Vesikalık resim çektirdi. Onun kızı ile evlendim. İlk müşteri uğurludur diye."
Karısının Akdeniz köylüsü yüzü ve iri elleri geldi aklıma. Gençken güzeldi herhalde dedim. Yine de Sulhi'yle yan yana koyamadım bir türlü.
Sayfa 32 - Remzi KitabeviKitabı okudu
"Bir türlü dinlenmeye fırsat yok!" diye düşündü. "Burada da fazla kalamadım. Galiba, serüvenci bir karakterim var!"
Sayfa 94Kitabı okudu
'sana, sana diye başlayan şiirlerden birinden kızıyorum... serin kumlardan, kızgın denizlere atlamak gibidir idealist yaklaşımlarla sosyopat bakmak aşklara, anlamadın, zaten benimki musalla taşına ağlayan bir çocuğun kalbinden akan umuttu. yanaklardan özgürlük aksın diye şakaklara dayanır mı ki silah, dayamadım, isteklerimi keşke müsvette bir kağıda yazmasaydım gördün mü yine kızamadım....'
Sayfa 157 - Sel Yayıncılık
"Yine de suç benimdir onların değil benim
Karanlıkları delen bir ışık olamadım
Akıtamadım ayağına gönlümün pınarını
Senin gönül kentine bal ve sütten bir nehir."
Sayfa 61 - Diriliş YayınlarıKitabı okudu
