“ Yaşamak niye? Her şey boş. Yaşamak zaman dövmektir; yaşamak kendini ateşe vermek ve yine de ısınmamaktır. “
Sayfa 239 - Koridor YayıncılıkKitabı okudu
O göğün altındaki insanlar da birbirlerine çok benziyorlardı; her yerde, yeryüzünün dört bir yöresinde, birbirlerinin varlığından habersiz , aralarına nefret ve yalan duvarları girmiş, ama yine de birbirinin aynı olan ; düşünmeyi hiçbir zaman öğrenmedikleri halde , bir gün dünyayı altüst edebilecek gücü yüreklerinde, içlerinde, kaslarında biriktirmekte olan yüz milyonlarca insan yaşıyordu.
Reklam
Eğer bir kişi yedi yaşındaki inançları ile otuz yedi yaşında kendini hala iyi ve mutlu hissediyorsa, bu kişi ömrünü boşa harcamış demektir. Eski düşüncelerden, alışkanlıklardan, inançlardan ve sırasında eski arkadaşlıklardan sıyrılmak gerekir. Bir şeyleri arkada bırakıp yürüyebilmek güç bir derstir ama yine de yermek gerekmez. Bu onun için sadece bir zorunluluktur.
Tanrım! Ne büyük bir şey bu!" dedi. "Bir insan kitap yazmış... Kâğıt ve üstünde birtakım noktacıklar, hepsi bu. Yazmış ve... öldü mü?" "Öldü," dedim."Öldü, fakat kitap kaldı. Okuyorlar onu. Gözlerinle bakıyorsun sana çeşitli sözler söylüyor.Dinleyip anlıyorsun: Dünyada Pila, Sısoyka, Aproska adında insanlar yaşıyordu... Yüzlerini görmedin, senin için bir hiçtirler, ama yine de acıyorsun onlara! Sokak insan dolu. Bir sürü insan geçer oradan. Onları görürsün, fakat ilgini çekmezler... Umurunda bile değillerdir... Geçip giderler... Ama kitapta okuyunca öyle acırsın ki, yüreğin duracak gibi olur... Bunu nasıl açıklamalı? Demek yazar bir armağan bile almadan öldü ha? Hiçbir şey verilmedi ona?" Tepem attı, yazarlara verilen armağanları bir bir sayıp döktüm.
Sayfa 127 - +1 KİTAPKitabı okudu
Hayat bizim hepimizi aynı teknede yoğurmuş, aynı yumağa sarmıştır. Ama yine de bu olayları anlamak için o olayların içinde yaşamış olmak ve onları ruhunda duymak gerek.
Sayfa 9 - Ötüken Neşriyat A.Ş.Kitabı okuyor
176 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
John Fante'nin Toza Sor kitabından sonra okuduğum ikinci eseri oldu. Yine aynı naiflik, yine aynı samimiyet ve sadelik bu kitapta da mevcut. Bu yazarı benim kanaatime göre değerlendirince - bu iki kitap özelinde- müthiş bir samimiyeti var ve bunu okuyucuya son derece başarılı şekilde aktarıyor. Bu kitapta da Toza Sor kitabında olduğu gibi
Bahara Kadar Bekle, Bandini
Bahara Kadar Bekle, BandiniJohn Fante · Parantez Yayınları · 2003971 okunma
Reklam
En aşırı acı bile, kalbi yıpratmaz. Bu durumda yürek çok daha hızlı çarpar, tıkanır ve vücuda kan pompalamaz. Yine de iyi durumda kalır..
Sayfa 82 - Doğan KitapKitabı okuyor
Vücud ve iç
Benin yaranışı böyle başladı. Vücudun kendisin öne çıkardı. Yaşanan şeylere bakmadı insan. Düşündü vücuddur hissi yaşayan. Yüksek bir yerlere çıkmadan ele. Dakiklik getirir vücuda önce. Bildirir vücuda dikkat eyle. Sonuçu böyledir bak buna göre. Anladık sonucu önceden biz de. Dikkat ederek yaşadık biz de. Vermezse doğruyu vücut ne yapar? Nasıl akıl edip bir de davranar? Yürürken yüksek binanın üste. Atlarsan sonucu böyledir dinle. O,yine vücuda verdi malumat. Olduğu yeri de anlatdı elbett. Sonradan inerek toprağın üste. Anlattı geçdiği şeyleri bir de. Anlattı önceden,anlattı şimdi. Anlattı her şeyi bak veren kimdi.
İlk tercihlerinde karşıdakinin sadakatsizliğinden ya da şartların olumsuzluğundan hayal kırıklığına uğrayanlar hayatlarının geri kalanında yine kayıtsız mı olmalılar?
Reklam
429 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Rastladığım kadın ve erkek yüzleri kendi yüz çizgilerim bile bir benzeyiş içinde benimle eğleniyor. Doğru yapmadığını kendinde biliyorsun yoksa bana yalan söyleme gereği duymazdın. Beni böyle seviyor.biBu benim Heathcliffim değil, neyse zararı yok ben benimkini yine eskisi gibi seveceğim. Neyle evlendiğimi bana açkla. Bu kitabın en can alıcı iki noktası; Isabel'in kaçışı ve Hareton'un karanlığını aydınlatmak için adım atmasıydı. 'İntikam iyi bir şey değil, Heathcliff,unutmalısın." Ana özet de bu alıntı olurdu sanırım. Kaderimiz neyse onu yaşarız, önemli olan ise bu kadere verdiğimiz tepkidir.
Uğultulu Tepeler
Uğultulu TepelerEmily Brontë · Antik Kitap · 201441,2bin okunma
260 syf.
·
Puan vermedi
Kitabı genel anlamı ile beğendim.İlber Bir Ömür Nasıl Yaşanır'ı yazdı bende İlberimsi yazayım diyerek mi yazmış bilmiyorum lakin kitap fıtratı çok benziyor.Celal Şengör'ün bir toplumun geri kalmasını bağladığı gerekçeleri,hiyerarşik bilgisel sınıfın özellikle seçimler gibi toplumun gelecepini belirlemede aynı olmadığını vurgulamasını mantıklı buldum.Kesinlikle toplumda entellektüel seviyesi yüksek olanların toplumun geleceğine yön vermesi gerektiğine katılıyorum.İnsan haklarıymış vatandaşlık hakkıymış fasa fiso.Baştan zaten adamlarla(üst kitleden bahsediyorum) zeka olarak bir olmadığımız gibi; emek ve çalışma performansı anlamında da eşit değiliz.Adamlar her gün beyin yakarken çoğu kişi dizi karşısında çay börek kek yaptığında niye eşitlik hak hukuk yok da vatandaşlık hakkında eşitlik var anlamıyorumÇoban 2 ben 5 İlber Celal abiler 10 puan sayılsa yanlış mı olur yani!..Emek verenin hakkını vereceksin kardeşim diyeceğim ama az bilen hiyerarşi salaklarının çıkarsal açgözlülüklerinden dolayı işlerine gelmez tabi ki.Neyse ateist değilim ama dine ve inanca yolladığı göndermeleri de yerinde buldum.İlla benimsememe gerek yok bir ACABA yı yaratması bile yeterli.Bu anlamda toplumsal tabuları sorgulama ve yeniden gözden geçirme namına faydalı bulduğum bir kitap oldu.Ha köydeki bir halta yaramayan,asalak zar tutan okey yalayan abiler bunu okur mu orası muallak..Celal abimizin hedefi daha çok zaten cahilin okuyarak değişmesi olsa bile yine de hedef kitlesine ulaşamasa da 1 BEYİN 1 BEYİNDİR diyelim tavsiye edelim..
Senin Cahilliğin Benim Yaşamımı Etkiliyor
Senin Cahilliğin Benim Yaşamımı EtkiliyorCelal Şengör · Masa Yayınları · 20232,082 okunma
Bir gün öleceğinin farkında olanlar ise mezar yeri satın alıyorlar kendilerine. Öldükten sonra ortada kalmayayım, yerimiz belli olsun diye. Şüphesiz haklıydılar. Ama yine bu dünyada yatacağı yerin derdine düşüyor ve asıl gerçeği unutuyor çoğu kişi. Kendine yer hazırlıyor ama kendini o yere hazırlamıyor ne yazık ki.
Sayfa 29 - İstanbul YayıneviKitabı okuyor
"Aldım haberi sinek kuşlarından Farklı kestirmişsin saçlarını Umurumda değil dedim onlara Ama dinledim yine Anlatmalarını her bir detayı."
272 syf.
·
Puan vermedi
 DAĞA ÇIKAN KURT     Dağa Çıkan Kurt öyküsü, Milli Mücadele yıllarının panoramasını gözler önüne sermektedir. Hikâyenin başlangıcında yazar, Fransız bir sanatçının şiirinin çıkmasını beklemektedir. Bunun etkisinde kalarak rüyaya dalmaktadır. Rüyasında, işlerin sarpa sardığı bir orman görür. Ormandaki hayvanlar arasında mücadeleler yaşandığını
Dağa Çıkan Kurt
Dağa Çıkan KurtHalide Edib Adıvar · Can Yayınları · 2021404 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.