Evet mirim... En büyük delilik, sevda ve aşkttır. Ancak öyle bir delilik ki onsuz da olmaz.
sana giden yolların kavşağında bir adam direniyor izini bulmak için siliyor tan yerine akan alın terini ufkunda sapsarı umudun rengi mavi yitik, beyaz kızgın ve siyah arıyor sessizce kaybolan günlerini
Reklam
ve sonra çalarken hüzünlü şarkılar radyoda ve okurken ben bu yitik zamanları ve insanları ve sen yokken İstanbul'da gün doğarken ve batarken ve yoksa günaydın ve iyi geceler akıp gidiyorsa aynı zaman ayrı şehirlerde neye yararki
Beklemek uzun bir sızıdır ömrümüze sardığımız...
Neden, bu kahrolası dünya her gün gözyaşlarıyla yıkanıp, yüreği yanıkların, çaresizlerin yakarışlarıyla, inlemeleriyle kurulanıyor. Niçin? "Öyle anlaşılıyor ki feleğin çarkı kırılmış; dünya hızla bir yerlere doğru yuvarlanıyor... ve biz de bu hıza yetişmek zorundayız... Niçin ama?"
aynalar hoyratça yüzüme vurur kimsesizliğimi evet; kimsesiz kedi yavrusuyum kaldırımlarda kuyruksuz bir uçurtma penceresiz duvar ölüsü yitik bir mezar kâh evsiz berduş olurum köprü altında kâh kafeste kanadı kırık kuş ya da sessiz bir nota hani o çoktan unutulmuş yetim şarkılarda
Reklam
ya hakikate inanır insan ya da görmek isterdiğine.../yitik mevsim
Havva Havva bir imaj mı bu macerada? Ne demek? Bir unsur diyecektim. Ondan da fazla bir şey. Söz gelimi imaj dedim. Söz gelimi unsur diyebilirim. Ama Havva’nın anlamı, Âdem’in anlamı demek bir bakıma. Bir bakıma da ondan da fazla bir şey…
Mantık, çekim duygusu,altıncı hisler,vicdan...hepsi yitik,hepsi güven aşılayıp da yüzüstü bırakanların çamurlarıyla kaplı...
Değişir yönü rüzgarın Solar ansızın yapraklar; Şaşırır yolunu denizde gemi Boşuna bir liman arar; Gülüşü bir yabancının Çalmıştır senden sevdiğini; İçinde biriken zehir Sadece kendini öldürecektir;
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.