Şubatta Saklambaç; genç bir şairin, basıldığını görmeyi çok istediği, yazdığı şiirlere ölüm tarihini ve daha birçok sırrı sakladığı, bir izin, bir elvedanın kısacık belgesi.
Zafer Ekin Karabay, bıraktığı veda mektubunda yazdığına göre, hiçbir yerde huzur bulamadığı için belirlediği tarihten önce, çok istediği bu kitabı görmeyi beklemeden, hayatına son verdi.
Şiirlerinde Tezer Özlü, Sylvia Plath, Mayakovski gibi isimlerden izler bıraktı. Mektubuna Nilgün Marmara'nın, "Hayatın neresinden dönülse kardır" dizesiyle başlamış ve hayatın neresinden döneceğini çoktan belirlemişti.
Biraz garip aslında, bu şairler, yazarlar, ismini yazmadığım daha birçokları, hepsi birbirinden etkilenerek, birbiri ardınca, huzur bulamayarak, tutunamayarak, arkalarında derin bir boşluk bırakıp yitip gittiler.
Her şiir, huzur mu verir yoksa bazen şairlerin huzur bulamadıkları dünyasını mı yansıtır? Böyle içten, küçük konulardan büyük şiirler yazan ve şiirleriyle saklambaç oynayan şair, aslında hayatın neresinde?