YALNIZ BİR OPERA ölü bir yılan gibi yatıyordu aramızda yorgun, kirli ve umutsuz geçmişim oysa bilmediğin bir şey vardı sevgilim Ben sende bütün aşklarımı temize çektim
ÇEKİLİM VE ÇAKRALAR Karşınıza sizi etkileyen bir insan çıktığında, "nasıl etkilediği" üzerine hiç düşündünüz mü? Onu fiziken mi inceliyorsunuz? Bedensel güzelliğine mi bakıyorsunuz? Duruşuna mı bakıyorsunuz? Hayatta sahip olduğu imkânlar mı ilginizi çekiyor? Popularitesi, maddi gücü... Veya onun yanında huzur mu buluyorsunuz? Ruhsal
Reklam
Akıl ve vicdan.!
"Hey küçük" diye arkasından seslendi çocuk dönüp baktı. Ayakkabı mı bakıyorsun? Çok güzel modellerimiz var dedi. "Evet gerçekten çok güzel görünüyorlar!" diye söze başladı çocuk: Ama benim bir bacağım doğuştan eksik. Ne fark eder dedi ayakkabıcı " bu dünyada herşeyiyle tam insan yok ki! Kimin eli eksik, kiminin de bacağı. Kiminin de aklı ve vicdanı. Eğer ayaklarınız yoksa sadece yürümekte zorluk çekersiniz işte sen koltuk değneğiyle yürüyorsun. zorlanıyorsun ama yürüyorsun. Peki ya aklı ve vicdanı eksik olanlar? Onların nasıl zorlandıklarını tahmin edebiliyormusun.
Ah Selilm’im. Bana anlatsan dinlerdim!
Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım derdi resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim yaprağın yeşilinin her mevsimde değiştiğine dikkat etmemiştim seni tanıdıktan sonra o güne kadar tabiat resmi yapmayı sevmediğim halde bir ağaç bir yaprak küçük bir ot bile çizmiş olmadığım halde ve
İletişim YayınlarıKitabı okudu
Yalnız bir opera
Ölü bir yılan gibi yatıyordu aramızda yorgun, kirli ve umutsuz geçmişim oysa bilmediğin bir şey vardı sevgilim Ben sende bütün aşklarımı temize çektim imrendiğin, öfkelendiğin kızdığın ya da kıskandığın diyelim yani yaşamışlık sandığın
Metis YayınlarıKitabı okudu
İçinden beş defa NEDEN diye sordu Artemis. Bir problemle karşılaştığında işe yarıyordu bu yöntem. Kök sebebi bulmadan aşamıyordu insan dertlerini. Başladı hemen: +Kadının sözlerine neden bu kadar içerlemişti? -Babasının yokluğunu bu kadar acımasızca yüzüne vuran başka kimse olmamıştı çünkü... +Babasının yokluğu neden bu kadar önemliydi? -Her çocuk gibi merak ediyordu babasını. Onu aramayı, kim olduğunu bulmayı defalarca düşünmüş ama cesaret edememiş, harekete geçememişti. (Simetra yöntemi kaparak devreye girdi ve bir sonraki soruyu sordu) +Neden cesaret edememişti? -Bulmaktan, bulunca reddedilmekten korkuyordu. +Niçin bu kadar korkuyordu reddedilmekten? -Reddedilince büyük bir boşluk oluşacaktı gönlünde. +Öyle bir boşluk yok muydu zaten? Neden çekiniyordu bu kadar? -(Artemis tekrar düşündü.)Bir boşluk vardı gerçekten ama yokluğuna alışmıştı babasının. Kendisini eksik de hissetmiyordu üstelik. Varlığını yaşamamıştı ki bu meçhul adamın, eksikliğini idrak edebilsin. Üstelik annesi ve dedesi elin den geleni yapmıştı böylesi bir eksikliği hissettirmemek için.
Sayfa 143 - Artemis,SimetraKitabı okudu
Reklam
383 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.