120 syf.
·
Puan vermedi
İlhan Engin'in Göç Yolları Tıkadı adlı romanının konusu Trakya'da bir kasabada geçer.Yaklaşan İkinci Dünya Savaşının burada yaşayan kasabalılar üzerindeki etkisi, üzerinde durur.Almanların ilerleyişi, savaştan kesitler zaman zaman okuyucuya gazete haberi gibi romanın içinde verilir.Kahvede toplananların başlıca korkusu savaşın hangi şekilde seyr ettiği ve kendilerini etkileyip etkilemeyeceğidir.Romanın ilerleyen sayfalarında askeri birliklerin hudut sınırına doğru hareketlenmesi ve kasabadan birkaç gencin askere alınması endişeleri iyice doruğa çıkarır.Ailelerini yaklaşan savaşın etkisinden kurtarmak isteyenler başka yerlere gönderir.Böylece Edirne'den başlayarak tüm Trakya bölgesinde savaş çıkma endişesiyle İstanbul ve Anadolu istikametine doğru bir hareketlilik başlar.Yazar savaşın kasabada yaşayan insanlar üzerinde bıraktığı korku ve endişeyi bu romanında çok güzel, akıcı bir dille anlatır.Savaşın getirdiği yoksulluk, açlık romanda ele alınan diğer temalar olarak dikkatl
Göç Yolları Tıkadı
Göç Yolları Tıkadıİlhan Engin · Çağlayan Yayınevi · 19559 okunma
Yoksulluk yaşamın hoş olmayan, hoş görülmeyen halini anlatır. Aristokratların üzerine sahtelik dolu övgüler dizdiği, rahatça atış yaptığı haldir yoksulluk.
Reklam
176 syf.
7/10 puan verdi
Maksim Gorki'nin Çocukluğum,Ekmeğimi Kazanırken ve Benim Üniversitelerim serisinde daha olgun bir yaştaki Aleksey ile karşılaşırız.Kazan'da başlayan üniversite okuma hevesi kendini toplumun üniversitesinde bulur.Aslında üniversitede öğrenilecek bilgiden ziyade ahlak ve değerler konusunda en iyi dersi almış oluyor Aleksey.Gorki'nin Çar 2.Nikolay ve çarlık sistemine bir yergi getiriyor.Varsıl ve yoksulun arasındaki dengesiz uçurum kitapta diğer ayrıntılı bir nokta.Varsılın bir şekilde çarlık sistemiyle servetine servet katarken yoksulluk yoksullar için çekilmez bir hal almaktadır.Sosyalistler ve varsıl köylüler karşı karşıya gelmektedir sürekli.Sürtüşmeler ve didinmeler sürer iki tarafta.Gorki cehalet konusunada değinir kitabında.Rus insanının ahlaki değer yargılarını en iyi şekilde özetler Gorki.Diğer eserlerinde olduğu gibi toplumunun kanayan yaralarına Gorki yalın bir dilini eserine bir sosyalist olarak güzel bir şekilde işler.
Benim Üniversitelerim
Benim ÜniversitelerimMaksim Gorki · İş Bankası Kültür Yayınları · 20168,8bin okunma
463 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabı okuduktan sonra hep İrlandaya gitmek istemişimdir.Üç erkek kardeş onları zorluklarla yetiştiren bir anne ve hazin sonu....Cenazesinin küllerinin nehir sularına bırakılışı ne yazık bir son diyorsunuz.Gazap Üzümlerine benzetirim hep...Onuda çok sevmiştim,yoksulluk ancak bu kadar güzel anlatılır...
Angela'nın Külleri
Angela'nın KülleriFrank Mccourt · Epsilon Yayınları · 20083,935 okunma
*Ama hiç dövüşmezdim, insan birini dövdü mü hep bir yanı sızlar. *Madam Rosa, “Karabasanlar düşlerin yaşlanmasıdır”, derdi hep. *Yasalar, başkalarına karşı korunacak bir şeyleri olan kişileri korumak için yapılmıştır. * Bana hep garip gelen, gözyaşlarının doğmadan önce programlanmış olmasıdır. Bu demektir ki ağlayacağımız önceden saptanmış. Bunu hiç düşündünüz mü? Kendine saygısı olan hiçbir yaratıcı yapmaz bunu...
556 syf.
·
Puan vermedi
açlık, zulüm, yoksulluk, sömürü... Kapitalizm, diğer aileler gibi Joad'ın ailesinin de arazilerini ellerinden alıyor. Başka çareleri olmayan Joad ve aileleri Kaliforniya'ya göç ediyorlar. Kitabın uzun bölümü bu yolculukla geçiyor. Kaliforniya'ya ulaşan aile orada da karın tokluğuna gündelik işlerde çalışıyorlar sonrası yine açlık,yosulluk..
Gazap Üzümleri
Gazap ÜzümleriJohn Steinbeck · Sel Yayınları · 202034,7bin okunma
Reklam
Seni öpsem, gülse bir halk seni öpsem, yoksulluk utansa verdiği acılardan kırılsa her türlü korkunun kanadı.. Seni öpsem silinse alın çizgilerinden gam yürek kuytularından akşam.. Bir sonsuz yağmur yağsa aşkın kardeş bulutlarından aynı mutlulukla ıslansa dünya. ayrılığa kapanmasa kapılar odalar üzgün durmasa.. Şükrü Erbaş
399 syf.
4/10 puan verdi
İkinci Dünya Savaşı'nın hemen ardından Japonya Amerikan işgali altındadır. Yoksulluk, çaresizlik ve utanç içindeki halk, sefil ve acınası bir ortam içinde ümitsizce yaşamlarını sürdürmeye çalışmaktadır. Kadınlar karınlarını doyurabilmek için vücutlarını satmakta, halkın çoğu bombalanmış evlerde yaşamakta ve karaborsadan alışveriş yapmaktadırlar.
Tokyo Sene Sıfır
Tokyo Sene SıfırDavid Peace · Sel Yayınları · 201116 okunma
"Zenginlik, bir kez genelleşti mi, ayrım tanımayacaktı. Hiç kuşku yok ki, kişisel mülk ve lüks anlamında zenginliğin eşit bir biçimde dağıtılacağı, buna karşılık iktidarın küçük bir ayrıcalıklı zümrenin elinde toplanacağı bir toplum düşünmek mümkündü. Ama böyle bir toplum uygulamada uzun süre ayakta kalamazdı. Çünkü boş vakit ve güvenlik herkesçe paylaşıldığında, yoksulluğun serseme çevirdiği geniş kitleler okuryazar olacak, kendi başına düşünmeyi öğrenecek, o zaman da hiçbir işe yaramadığını sonunda fark ettiği ayrıcalıklı azınlığı ortadan kaldıracaktı. Hiyerarşik toplumun varlığı, uzun sürede, ancak yoksulluk ve cehalete yaslanarak sürdürülebilirdi."
Sayfa 220Kitabı okudu
Cahit Zarifoğlu
Yoksulluk gibi gideceğim bir yer var Efkarın aşılmaz yalnızlığın kaçınılmaz olduğu.
Sayfa 90
Reklam
"İmam Hüseyin aşkına; suyun sızladığını kimse bilmez."
"Diş ağrısı çekenler dişleri sağlam olanları; yoksulluk çekenler de parası çok olanları mutlu sanırlar." ~George Bernard Shaw
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.