Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
...Duyduğum kadarıyla Talat ve Enver davetsiz misa­firlerle görüşmüyorlarmış” diye karşılık verdim. Paşa “Davet edileceksiniz” dedi, sonra odadan çıktım.Sabahleyin, o dönem Dâhiliye Nazırı olan Talat Paşa tara­fından saat dokuzda Bâbıâlî’de beklendiğimi öğrendim. Aynı gün on bir buçukta da Enver Paşa tarafından çağırılıyordum.Belirlenen saatte
18. ve 19. yüzyılların tarih anlayışları arasın­ da temelli bir ayrım vardır. Romantikler, geçmişi geçmiş uğruna sev­mektedirler. Onlar için geçmiş, yalnızca bir olgu değil, aynı zamanda en yüksek ülkülerden biridir. Romantik düşüncenin en ayırdedici özelliklerinden bir tanesi, geçmişin ülküleştirilmesi ve tinselleştiril­mesidir
Reklam
Sandım ki yolculuğumun sonuna gelmişim Kıyısındaymışım sınırımın Önümdeki yol kapalıymış Erzakım bitmiş Vakti gelmiş sığınacak yer bulmamın Sessiz karanlığın ortasında Derken keşfetmişim ki Arzun hâlâ canlıymış Yorgun dilim eski sözcükleri unuttuğunda Yeni ezgiler filizleniyormuş yüreğimde Eski yolların bittiği yerde Yeni bir dünya çıkıyormuş ortaya Rabindranath Tagore
“ Yaş beni korkutuyor,hem de çok.Bu halde hem de yaşlı olmak tüylerimi diken diken ediyor.Dünyamı arkamda bıraktığımı hissetmiyorum,dünyayı görüp,içinden geçip,batmadan,bazen de batarak devam ettiğim bir yol değil, benimle yürüyen bir yol gibi görünüyorum.Eskiden yaşlılara bakar;işin çoğunu halletmişler,sıkıntıysa çekmişler,bedelse ödemişler,kayıpsa yaşamışlar ,hayal kırıklıkları ise bitmiş geçmiş,günahsa ,düşüne,sıkıla ,ezile,ufalana içten içe yıkanıp az çok temizlenmişler ne güzel,benimse tüm bunları yapmam,yaşamam,tüm bunlardan sağ çıkmam gerekir diye düşünür,dertlenir,onlara imrenirdim.
  MALAZGİRT’İN 900. YILDÖNÜMÜ VE MİLLÎ KÜLTÜR Hüseyin Nihal Atsız Geçmişi anmak insanlara mahsus bir iştir. Hayvanlar geçmişi düşünmez. Onlar yalnız içinde bulundukları ânın kaygısındadır. “Geçmiş” ne kadar kusurlu olursa olsun bugün ve yarın için vereceği derslerle, göstereceği ibretlerle ihmaline imkân olmayan bir kitap, insanlara milletlerin
Oysa bugün her birimiz , köşe bucakta , yol kenarında bitmiş ağaçlar gibi yalnızlığımızla yaşıyoruz .
Sayfa 102Kitabı okudu
Reklam
Sanırım o adamların çoğu başlarına geleni ancak bilekleri Elektrikli'nin sert meşesine kelepçelenirken kavrayabildiler.İşlerinin bitmiş olduğu gerçegi o an kafalarına dank ediyordu.
İyiler kaybetmez . Bir insan sana kötülük yaptı diye de sen kusurlu olmazsın asla , sadece o insanın senin hayatındaki rolü bitmiş oluyor . Unutma ki herkes layığına gider. Günün birinde sen çok mutlu olup yeni yollara girdiğinde, seni yarı yolda birakan insanların gireceği bir yol bile olmayacak.
... babam ellerini gözlerimin önünden çektiğinde yol bitmiş, bozkırın içinden bir şehir çıkıvermişti karşıma... Müthişti. Babama hayran hayran bakarak mırıldanmıştım: "Sen büyücü müsün baba?" Alnıma bir öpücük kondurmuştu. "Sadece bu toprakların insanıyım, kızım."
Doğan Kitap
524 öğeden 341 ile 350 arasındakiler gösteriliyor.