İnsan Mesafedir
Dışarda hiç tanımadığımız insalara gösterdiğimiz nezaketi en yakınlarımızdan sakınmamız çok kırıcı. Belki yüzünü bir daha hiç göremeyeceğimiz insanlara gösterdiğimiz mütebessim hâli kendi yuvamızdakilerden mahrum etmemiz de öyle. Hayatımızda çok da yer kaplamayan insanlara gösterdiğimiz rikkat ve letafeti, hayatımızın parçası olmuş insanlara gelince alalede tavırlara tebdil etmek hayatı iskalamanın diğer adı. Bu sebeple ısrarla savunuyorum ki "insan mesafedir" Aramızda ki sevgi ve saygı bağını ayakta tutacak kadar mesafe elzemdir. Bu duvar örmek değil,kalpten kalbe yol ve ruhların aşinalığı esrarınca samimiyet kelamsiz bile ulaşacak kadar geniş bir yelpazededir. Sadece ihtiyacımız olan şey 'fazla yakınlığın getirdiği uzaklığı' tatmamak için uygun konumu kendimize çizmek. #geçmişegelecebidebugunenot
Tesadüf diye bir şey yoktur. Her yol önceden belirlenmiştir. Her şey olması gereken zamanda olur, doğru zamanda, doğru yerde. Sanki dünya, sayısız iplikle dokunmuş bir halı gibi..
Reklam
Yalanlar söylediler , durdum dinledim , yalan olduğuna hiç ihtimal vermedim , yalan söylemek nedir bilmiyorum . İnandım, kalbim işitmedi , anladım öte. İyidir mine dedim be izledim , yanıldım ve şaşırdım . Sahi ben dengeli bu aptalık hali ile zehir zemberek zeka ile yol almak yordu . Üzüldüm ve devam ettim . Devam etmek zor , dinlenemez miyim bir köşe başı , salya sümük bir ağlamaklı ?
Sürekli yeme alışkanlığımız ve yiyeceklerin kalitesinin bozulmasının sonucunda "besin algılama yeteneğimiz bozuldu. Artık yukarıda değindiğim dört proteine dayalı olarak hücrelerimiz, yiyecek durumu hakkında doğru bilgi edinemez hâle geldi. Bu yüzden kıtlık sinyali düğmesi çalışmıyor ve bu düğme çalışmayınca kilo vermek de mümkün olmuyor. Özellikle kırklı yaşlarda bu durum daha da belirgin hâle gelir. Vücudunuz artık kıtlık sinyalini algılayamaz ve B planı olarak yağları yakıt olarak kullanmak için hibrit motorlarda yakamaz. Sonuç olarak sizler de her ne kadar aç kalsanız da kilo veremez hâle gelirsiniz. Dahası bazı yiyecek seçimleri, özellikle şeker, hibrit motorların dengesini bozar. Beslenmede yaşlanmaya yol açtığı gerekçesiyle ilk suçlanan gıda şekerdir. Hücre motorlarına yakıt olarak çoğunlukla şeker, yani işlenmiş unlu ve şekerli gıdalar kullanırsak metabolik esneklik giderek azalır ve hücreler yağ yakmakta zorlanır. Şekeri motor analojimizdeki dizel yakıta benzetebiliriz. Yağ ise aracın elektrikli çalıştığı hâli olsun. Sürekli dizel kullanmanın arabayı hızla eskiteceğini anlamak kolay. Gerçekten de şeker, yani glikoz hızlı, ucuz ve kirli bir yakıttır. Şeker neden kirli bir yakıttır? Çünkü fazla egzoz çıkarır.
...her zamanki gibi kendine has umursamaz halini takındı, sanki bütün dünya bir yana o bir yanaymış gibi, kimseye ilişmeden yoluna devam ediyordu. Öyle ya, yol geniş, herkese açıktı... Hali ile bunu belirtmek istiyordu.
Sayfa 73 - İletişim Yayınları 1
GAYB MESELESİ
Gaybı Allah bilir ama Nur Risaleleri'nden yaptığımız bu alıntılardan, evliyanın gaybı bildiği sonucu çıkmaktadır.(Hâşâ) Nitekim bu kanaat Nur Risaleleri'nde açık olarak belirtilmiştir: Madem Hz. Ali (R.A.) "ene medînetu'l-'ilmi ve 'aliyyun babuha" hadisine mazhardır. Hem madem Şah-ı Velayet ünvanını alarak
Sayfa 216 - Süleymaniye vakfıKitabı okuyor
Reklam
Sırlı Beş Ayet .
🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲 Beş Ayetler Ve Sırları ( Ayet-i Hamse ), Onar Kaflı Beş Ayeti Kerime İçerisinde On Tane ق ''Kâf'' Harfi Olan Beş Âyet-i Kerîme ve Faziletleri Şeyh Abdülvahid k.s.a. der ki : Bu beş ayetin her birinin içinde on(10) ar adet Kaf harfi vardır. Kaf harfinin cümle ebced adedi yüz(100) dür. Toplam 5000 adet olur. Hak
160 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Biraz uzun ama :)
Kitap İngiltere’nin küçük bir madenci kasabasında yaşayan Billy Casper’in hayatının anlatımı aslında. Babasının yıllar önce terk ettiği evde anne ile abisi ile hayatını sürdürmekte ancak annesinin alakasız davranması ve abisinin zorbalıkları yaşamını sürdürmesi gereken bir hayatı vardır aslında. Gittiği okulunun da sunduğu yaşam pek parlak
Kerkenez
KerkenezBarry Hines · Yapı Kredi Yayınları · 202359 okunma
191 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 günde okudu
Sükûnetle Yaşayıp Coşkuyla Ölmek
“Dünya sana verecek ne dert, ne zevk bulabiliyor, dünyayı perişan ediyorsun.” İnsanlar vardır. Bir de başka insanlar vardır. Yazarlar vardır. Bir de ‘başkalarını’ yazanlar vardır. Bu başkalarını sokaklarda yürürken, lokantada yemek yerken, okulda öğretmenin sorusuna cevap verirken, bir bankta oturup denizi seyrederken ve hayatın daha nice
Coşkuyla Ölmek
Coşkuyla ÖlmekŞule Gürbüz · İletişim Yayınevi · 20211,885 okunma
NAD+ miktarının ne kadar gerekli olduğuna dair kesin bir cevap yoktur. Ancak NAD+ ve onun yemeği sırtına almış hali NADH arasında bir denge olmalıdır. İdeal olarak NAD+/NADH 700/1 oranında olmalı; basitçe, NAD+ miktarı NADH'den çok daha fazla olmalıdır. Bu oranın bozulması hücresel yaşlanma sürecine yol açabilir. NAD+ miktarı beslenme alışkanlıklarımızla ilişkilidir. Çoğumuz gereğinden fazla yedikçe NADH'lerde bir artış söz konusu olur. Peki, NAD+'ların tükenmesi durumunda yiyecekleri kim taşıyacak? NAD+'lar bitince yiyecekler nasıl yakılacak?
Reklam
Bir memlekette insanlar namuslu olduklarıyla ayrıca övülüyorlarsa, o memleketin hali dumandır.
Bugünkü yolumuz uzun olmakla beraber, daima dağların tepe hattından geçmek zarureti olduğundan, başlayan kar, tipi ise pek felaketliydi. Gavur Dağı'yla Deve Geçidi arasında kurulmuş bir mahrúti çadır altında kırk kişi kadar hasta efrad birbirlerine sarılmışlar. Hepsi zayıf, cansız, kanları kurumuş, çıplak ve üzüntü verici bir sefalet levhası
YAZIP GELESİN
Verilen Ayak: Yazıp Gelesin Şiirin dersini, Pir’den alasın, Redifi uyağı, yazıp gelesin. Verilen ayağa, bağlı kalasın, Rahlede uyuyup, sızıp gelesin. Verilmiş ayakla, sen yürü yaya,
Tespit edebildiğim kadarıyla yurdum insanının öğrenilmiş çaresizlik içinde huzurla yaşamak için bulduğu 6 eşsiz yol bulunmaktadır. 1. Suç ortaklığı sistemi. Prof. Dr. Mehmet Altan'a göre Doğu toplumlarında bireyler Batıklardan farklı olarak karar alırken çevresine danışır, böylece başarısızlık durumunda suçluluk duygusu yaşamaz. Ortak
" Abdullah o günler 13- 14 yaşlarında arkadaşları ile Medine sokaklarinda Dolaşırken birden aralarından biri "Ömer geliyor" diye bağırır tüm çocuklar bir tarafa kaçar ortada bir Abdullah kalır. h.z Ömer o heybetli hâli ile Abdullah ile karşı karşıya gelir selam verir Abdullah'a Abdullah kendinden gayet emin bir şekilde selamını alır sonra sorar arkadaşların niye kaçtı ? Abdullah derki senin heybetinden korkup kaçtılar peki sen niye kacmadin? Der ki Abdullah niye kacacakmisim ki yol dar mi ki çekilip sana yol vereyim bir suç mu işledim senin karsina çıkmaya korkayim bu yol hem sana yeter hem bana bu söz karşısında h.z Ömer tebessüm eder ve der ki "efendimiz (sav) ne de doğru söylemiş tam babasının oğlu ! Tam babasının oğlu!"