Sırf seviyorsun diye kimseye katlanmak zorunda değilsin.Sana stresten başka bir şey vermezler.Tahammül edemediğin insanlara yol vermek de ömrü uzatır.Stres hastalığı çağırır,hastalık da ömrü kısaltır.Yol ver gitsin.
Herkes bilsin çok güzel bir kitap okudum…
Nasıl bir sevgidir bu nasıl dökülürsatırlara nasıl bir naifliktir sevginiz bu yeryüzüzüne.. Hayranlıkla her satırınızı yeryüzündeki gizli kalmış ve hala yaşadığına inandırdığınız gerçek sevgilere inanarak okdum kitabı...
Hüznüm ağır geldi gözlerime,nucûma,mâha öyle baş başa kaldık.Bende kitabın
"Sana buraya bazı şeyler koyuyorum. Yol boyunca aklında olsun. lazım olursa açar okursun. Olmazsa da olsun, bir zararı yok, burada dursun."
Birhan Keskin, fakir kene
"Sabahları kitap mürekkebinin kokusunu içime çekmeyi severim."
Sırf seviyorsun diye kimseye katlanmak zorunda değilsin. Sana stresten başka birşey vermezler. Tahammül edemediğin insanlara yol vermek de ömür uzatır. Stres hastalığı çağırır, hastalık da ömrü kısaltır. Yol ver gitsin.
"Hayat kısa. Bu yüzden elinden gelenin en iyisini yap... Ama işler çekilmez olunca yol ver gitsin. İnsanlara, aşka gereksizce tahammül etmek... Yorucu."
Hayatından gitmek isteyeni tutmaya çalışma! Onun için yaptığın onca şeye rağmen, yokluğuyla seni sınayıp üzülmenden zerre çekinmiyorsa, yol ver gitsin!
Not: İhanetin en büyüğü insanın kendini aldatmasıdır.
Hayatından gitmek isteyeni tutmaya çalışma! Onun için yaptığın onca şeye rağmen, yokluğuyla seni sınayıp üzülmenden zerre çekinmiyorsa, yol ver gitsin!
Boş ver be yaşı!
Gönlün ne kadar genç ondan haber ver?
Şöyle atıp koyu grileri-siyahları sabahtan
sarı bir kaşkol atabiliyor musun boynuna, ondan haber ver?
Koyma bir kenara yüreğini, aç kapılarını,
Gelene geçene yol verme girsin içeri diye,
Ama gömme başını toprağa bir çift güzel göz uğruna.
Bilirim yine yeşerecek bir çiçek bulursun bir
Kokladı… Havayı tekrar kokladı, içine çekti. Berak temiz gün kokusu. Etraf sessiz henüz gün yeni ışımaya başlamıştı. Sabah saatin 5’i idi. Yaşam içinde açılması gereken bir bahar gibiydi. Hemen duş alıp yeni yıkanmış giysilerini giydi. Kahvaltı bile yapmadan dışarı fırladı. Kahvaltıyı pek sevmezdi. İğrenti getirir, o ağır sofralar midesine kramp
Dün konsoloslukta yeğenimin son birkaç işlemi kalmıştı onları yaptırmaya gittim. Bir şeyler sordular yengemi aradım telefonu kapatırken biraz daha çabuk olmaz mı işlemler diye sordu niye dedim sesi düştü telefonu kapattım. Çıkar çıkmaz aradım yeğenim de bir şey var sandım korktum, nihayetinde ergen bir çocuk ve babasını yeni kaybetti bana yok dedi