Hz. Ali şöyle demiştir : ‘ Yerdeki hâkim , gökteki hâkimle ( Yüce Allah ile) karşılaştığında vay haline! Yalnız, halkına adil davranan, hak ile hükmeden , nefsine uymayan, akrabalarına meyletmeyen , Korkudan veya dünya servetine olan açıkgözlüğünden dolayı hüküm değiştirmeyen, Allah‘ın kitabını ayına kabul edip , Gözünü ondan ayırmayan ve onda olan ile amel eden Hakim bunun dışındadır.
İki kişi benim şefaatimden mahrumdur; zalim başkan ile dine bidat sokan Müslüman.
Hadis- Şerif
İskender, Aristo'ya sorar : "İdareci için adalet mi daha önemlidir, yoksa cesaret mi?" Aristo :" Adalet olduğu zaman cesarete gerek kalmaz" der.
Sayfa 68Kitabı okudu
Lokman Hekim oğluna şöyle demiştir: “İki şeyi iyi koru ki, sonunda zararlı çıkmayasın; maişetin için parayı, ahiretin için dinini.”
Sayfa 236Kitabı okudu
Yumuşak söz, kayalardan daha sert kalpleri yumuşatır; sert söz ipekten daha yumuşak kalpleri katılaştırır.
“Akıl mı daha hayrlıdır edep mi ?”
” Akıl daha hayırlıdır; çünkü akıl, Allah’tan gelen bir hibedir; edep ise kulun kendi himmet ve gayretiyle ortaya koyduğu bir şeydir.
İnsanlar, cinler, melekler ve şeytanlar bir araya gelseler ve bir molekülü hareketlendirmek veya durdurmak, eksiltmek ya da fazlalaştırmak isteseler; Allah'ın dilemesi, gücü ve kudreti olmadan bunu asla başaramazlar
“Şu üç şeyden kurtulan yeri cennettir. Bunlar, minnet , meûnet , melâmet . Minnetten kurtulan kimse, bir iyilik yaptığı zaman onu başa kakmaz. Maunetten/ insanlara yük olmaktan kurtulan kimse, onlara ağırlık vermez. Melametten kurtulan kimse; birisinin kusurunu gördüğü zaman onu kınamaz.”
Hz. Ömer(r.a), geceleri bekçilerle beraber dolaşırdı ve şöyle derdi: "Su kenarının yanında unutulan zayıf, çelimsiz bir keçinin hesabının benden sorulacağından korkarım."
Yöneticilere Altın Öğütler, İmam Gazali
Kişi, nefsini koyduğu yerdedir.