Yorgunluk benim genel halim. Bana, “Nasılsın?” diye soranlara, en sık verdiğim yanıtın “Yorgunum,” demek olduğunu keşfettiğim günden beri, daha bilinçli olarak “Yorgunum”. Şu memlekette yaşayıp da yorgun olmamak mümkün mü? Beden yorgunluğu dediğinden ne olacak, iki-üç dinlenmeyle geçer, ama ben aslında vatan yorgunuyum! Ruh yorgunuyum, gönül yorgunuyum, hayat yorgunuyum; öğrenmek, bilmek, anlamak, anlamamış gibi yapmak, düşünmek, hissetmek, tanımak, tanık olmak, katlanmak, anlayış göstermek, görmezden gelmek, üzerinde durmamak, idare etmek, üzülmemiş görünmek, alışmak, alışamamak, sabretmek, katlanmak, beklemek yorgunuyum. Tam da artık bu memlekette hiçbir şey şaşırtamaz beni sanırken, her seferinde yeniden şaşırmak yorgunuyum.
234 syf.
9/10 puan verdi
Her fırsatta dillendirlen ruh güzelliği üzerinde durmak istemiş lakin kitaba gerçekçilik katmak için,aşkla madde arasında mekik dokumuştur.bu çelişkide yıpranmış duygularla iki aşık yorgun düşmüşlerdir.yazar ana fikri vermeyi başarmıştır.
Kamelyalı Kadın
Kamelyalı KadınAlexandre Dumas (fils) · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201917,5bin okunma
Reklam
Yavaş veya çabuk zamanlarla, nice yorgun ıstıraplar veya hummalı ihtiraslarla geçen bir hayattan, toprakta olduğu gibi, hafızalarda da ne kadar az bir şey kalıyor! Her ateşten arta kalan küller gibi, her vücut toprağa ancak bir kaç avuç toprak daha katıyor! Ve her ruh hafızalarda ancak bir tutam rüya mayası bırakıyor!
292 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Neler kaybediyoruz ? Elimizde olanları nelerle değiştiriyoruz,zamanın tüm olumsuzluklarına göğüs gererken hangi ipin kopma noktalarında duruyoruz, yaptıklarımızın doğruluğunu kime göre neye göre değerlendiriyoruz? Asıl meselemizin hakkını ne kadar veriyoruz,kendi değerlerimizi elimizin tersiyle iterken koynuna girdiğimiz yeni değerler sandığımız değersiz şeylerin limanlarına ne kadar güvene biliyoruz, bize ne kadar güven telkin ediyorlar ? Tüm bu soruların cevabını hem gülerek hem ağlayarak, biraz kinayeli biraz ümitvar biraz yorgun birazda enerjik bir ruh hali ile yazılmış bu kitap içinde bulacaksınız. Dikkat ve sakin bir şekilde okursanız eğer.
Şanzelize Düğün Salonu
Şanzelize Düğün SalonuTarık Tufan · Profil Yayıncılık · 20156,2bin okunma
YAZMANIN METAFİZİK BOYUTU: “NUN MASALLARI” M.NİHAT MALKOÇ ‘Nun’ bir harf olmaktan öte bir metafor… “Nun. Kaleme ve satır satır yazdıklarına andolsun” diye başlar Kalem Suresi… ‘Nun’ olan yerde kalem ve hokka esas duruşta bekler… Kalem insanla, “nun” hokkayla eş sayılmıştır hep… ‘Nun’ çok kere hilali ve hilal kaşı çağrıştırmıştır. “Zü’n-Nûn”
Çok geçmeden evin bir adamı oldum, yorgun vücut için bir banyo almak neyse, acılar içindeki ruh için aynı şey demek olan o mutluluğu ilk defa tattım; ruhun her yanı tazelenir böyle anlarda, en ıssız köşesine kadar okşanmış olur. Siz anlayamazsınız bu dediğimi, çünkü bir kadınsınız; bir benzerini de sizin verdiğiniz ve kendinizin hiçbir zaman tatmadığınız bir mutluluk söz konusu burada.
Sayfa 111
Reklam
Yorulmamıştı, yorgun düşmüştü. Vücudunun yorgun düştüğü kadar zihni de yorulmuştu. Bu bir ruh haliydi.
Başlamak üzere olan rutin savaş. Gökyüzü, tüm gece üzerine yapışan karanlığı savuşturmak için silkeleniyordu. Güneşin okları, katmanlaşan bulutları delip geçerek yeryüzüne ulaşıyordu. Toprağa kadar eğilen sis kalkıyordu yavaş yavaş. Gün ışığı ile yeni güne uyanan bütün varlıklar, üzerlerine sinen gecenin küllerinden arınmak için kolları sıvamıştı. Ağaçlar silkiniyor, hayvanlar esniyor, insanlar uyanıyor, hayat dinçleşiyor, dünya çalkalanıyordu. Güneş gökyüzündeki tahtına geçmek için tüm ihtişamı ile doğuyordu. Ufukta yükselmeye koyulduğu vakit, göğe sarmaşık gibi dolanan karanlığın üzerine ışık ordusunu sevk edecekti. Işık huzmeleri tarafından hezimete uğratılırken karanlık, ağrılı bir doğumdan, bir değişim aşamasından geçecekti gökyüzü. Pamuksu bulutlar göğe saçılan gecenin kanını tek nefeste soğuracaktı. Deri değişimini tamamladıktan sonra, her gün istisnasız tekerrür eden bu muharebenin en sancılı perdesi sergilenmiş olacaktı. Gece ve gündüz arasındaki üstünlük münakaşası, belki de kötülüğün temsilcisi karanlık ve iyiden taraf olan aydınlık arasındaki bir çarpışmaydı bu yalnızca. Kısa süren bu çarpışmanın peşinden, saltanat el değiştirecek ve savaşın değişken kapanışı sona erecekti. Şu ana mahsus, bütün gece hazırlık yapan güneşin ordusu galip gelecekti. Ancak katiyen vazgeçmezdi karanlık. Uzak kaldığı zamanı yaralarını onarmak için harcayacak ve geri döndüğünde yorgun rakibini gücüyle alt etmeyi başaracaktı.
"Geçenlerde, âdet döngüsünün etkisiyle ruh hali diplere vurmuş bir arkadaşım, yorgun bir gülümsemeyle bana şöyle dedi: 'Biliyorsun, her ay birkaç gün boyunca ben, ben değilim.' Kendisi de bir nörobilimci olan bu arkadaşım, sonra bir an durdu, düşündü ve devam etti: 'Ya da belki ben gerçekte buyum ve ayın geri kalan yirmi yedi gününde de başka biriyim.' İkimiz de güldük. Kendisini, vücudundaki kimyasalların bir toplamı olarak görmek, onu hiçbir şekilde ürkütmüyordu. Kendisini 'kim' olarak gördüğümüzün, zamansal bir ortalamaya bağlı olduğunun farkındaydı."
Sayfa 211 - DomingoKitabı okudu
yorgun ruh
Her şeyi yapacak kadar istekli,hiçbir şey yapamayacak kadar yorgunum.İşte hayatımın özeti.
Reklam
Roman
"Yaşam kaybetmeyi öğrenmektir.Kaybetme maceramız daha ana karnından çıktığımızda başlar.Hiç emek harcamadan hüküm sürdüğümüz,dünyanın en güvenli,en yumuşak korunağını,ana rahmini kaybederiz önce.Bizden intikam almak için bekleyen dünya,sanki niye çıktın ordan dercesine,gözlerimizi yakan ışıkları,kulaklarımızı tırmalayan
yorgun ruh
O kadar yorgunum ki ... İhtiyacım olan tek şey biraz uyku .
Rüya
Dün gece rüyamda gördüm ben sizi İkimiz sahilde berabermişiz Enginde soluyan yorgun denizi Saran ufuklara ruh olmuşuz biz ...
Sayfa 42
Sen
Susuyorum çünkü konuşmamaya orucum var Bana bir bardak sen gerekiyor baş ucumda Kafayı bulmam lazım yani Kafa gitti benim, arıyorum saatlerdir Doktor bu acıyı tahmin etmedim Ruh sağlığımda arıza var tamir et beni
Murathan Mungan
Zaten yorgunluk benim genel halim. Bana, "Nasılsın?" diye soranlara, en sık verdiğim yanıtın "Yorgunum," demek olduğunu keşfettiğim günden beri, daha bilinçli olarak "Yorgunum". Şu memlekette yaşayıp da yorgun olmamak mümkün mü? Beden yorgunluğu dediğinden ne olacak, iki-üç dinlenmeyle geçer, ama ben aslında vatan yorgunuyum! Ruh yorgunuyum, gönül yorgunuyum, hayat yorgunuyum; öğrenmek, bilmek, anlamak, anlamamış gibi yapmak, düşünmek, hissetmek, tanımak, tanık olmak, katlanmak, anlayış göstermek, görmezden gelmek, üzerinde durmamak, idare etmek, üzülmemiş görünmek, alışmak, alışamamak, sabretmek, katlanmak, beklemek yorgunuyum. Tam da bu memlekette hiçbir şey şaşırtamaz beni sanırken, her seferinde yeniden şaşırmak yorgunuyum.
Sayfa 109 - Metis YayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.