Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Her yaşam formu doğduğunda sıfırdan başlıyordu. En temiz haliyle. Güçlü ve çok kıymetli aurası ile. Çocuklar bu yüzden her zaman güçlüdür. Eğilip bükülebilirler. Düşüp kalkabilirler. İçten kahkahalar atabilirler. Büyürken sahip olduğumuz o enerji bariyeri yaşanılanlarla birlikte darbeler alır. Karanlık yanlarımız, üzüntülerimiz, öfkelerimiz, hayal kırıklıklarımız, gerginliklerimiz üst üste binen darbelerle güçlü bariyerimizi aşmaya başlar. Mutsuz bir yaşam sürdürdüğümüz müddetçe bariyerimiz hasar görmeye devam eder. Kötü beslendikçe, düzensiz bir hayat sürdükçe. Yorgun uykularla. Yetersiz uykularla. Emanet değil de bir kum torbasıymış gibi davrandığımız bedenimizle. Yaşam boyu bütün bu yanlışlar sebep olduklarımız veya olmadıklarımız, barıyerimizi yormaya ve yıkmaya devam eder. Akıl, beden, ruh, kalp ve zihin birdir. Ve o darbeleri hepsi birlikte alır. Kalbimiz kırıldığında sadece hissettiğimizi biliriz ama bedenimizi nasıl etkilediğini düşünmeyiz. Kötü uyandığımız bir sabah yaşadığımız kas ağrılarının gün boyu zihnimize neler yaptığının farkında olmayız. Bilseydik yapmazdık. Fark etseydik engel olmaya çalışırdık. Zaman bir aldatmacaydı. Saatler de öyle. İhtiyacımız olan her şeyi doğa bize söylüyordu. Güneşle birlikte uyanmak, gece sağlıklı ve kaliteli uyku çekmek. Doğada yaşayan besinleri tüketmek. Bedeninle tıpkı görünen yüzünle ilgilendiğin gibi ilgilenmek. Kafanın içinde nelerin dolaştığına dikkat etmek...Bunlar iyileştiğinde su berraklaşır ve gerçek görüye sahip olursun."
Sayfa 223Kitabı okudu
Ruh-Beden-Nefis
Ruhla nefis arasında beden vardır ama ruh değil nefis bedene bağlıdır/yapışıktır. Nefisten uzaklaşmak istiyorsan bedenini yormalısın. Beden yorulursa Ruh bedenden çıkar. Yorgun beden Ruhu dışarı atar nefisi atamaz çünkü nefis bedene bağlıdır. O yüzden amaç nefisi atmak/susturmak değildir. Bu sonuçtur.Ruhu özerkliğine kavuşturan, bedenden sıyıran şey bedeni takatsiz bırakmaktır. Yorgun beden ruhu istemez ve nefisle hareketsiz bir başına kalır. Eşittir-Oruç
1000Kitap
1000Kitap
Reklam
ne yapacağını bilememek...
mesela, rengarenk pabuçlarını bir kenara koydu diyelim yine de karşısına geçip birtakım şeyler söylemeye devam ederler, noktalama işaretlerini de üzerine üzerine fırlatmayı eksik etmeden. belki dalgın birkaç adım gelip söndürüverir başının ucundaki sessiz lambayı. onu da bilemez. saat ne kadar geçmiş, gündüz ne kadar olmuş ve gece saçını başını
Diyelim ki mutsuz, yorgun ve kederlisin... Unutma, dün mutluydun ve bitti. Daha önce neşeliydin ve bitti. Mutsuzluğun da, hüznün de bitecek.
Yorgun bir ruh ile gece sırtlanamıyormuş.
Ağaç anlatabilir kendini yağmura, hiç değilse fısıldayabilir-bunu biliyorum. Kuş nasıl tarif edecek; konsa yeryüzünde av, uçsa bir ömür boynunda vebal. Ve kimim ben, düşe kalka dolaşan yorgun ruh, dolaşık gönül, som gurur? Ve kim, beni omzumdan öpüp o siyah yolculuğa çağırır?
Sayfa 45 - Metis YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Ve kimim ben, düşe kalka dolaşan yorgun ruh, dolaşık gönül, som gurur?
Yorgun. Yürek de yorgun, ruh da yorgun. Sadece kalem değil mürekkepte yorgun...
Reklam
Ruh halimi anlatacak kelime yok gönül heybemde.. Yorgun mu, Huysuz mu, Kederli mi, Yoksa İçli mi..? Bilmiyorum... Her kelime biraz eksik, Her cümle biraz hüzün...
Hiçbir hekim yorgun düşmüş bir vücut, yaşamaktan bıkmış bir ruh için umut kadar şifalı bir ilaç veremez.
200 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Merhaba Bugün sizlere Furkan Bartan kaleminden Düş Çıkmazı kitabı ile geldim. “Kaybedilen ve özlenen kişilerin ruhları her zaman yanınızda olur.Peki bu ruh kendinizinki ise yanınızda kim olur?” Ailesinden kalma eski bir evde,üç kuruş kazandığı parayla geçinirken,yalnızca kendine ait hissettiği kitapları vardı.Genellikle de karanlık odasında
Düş Çıkmazı
Düş ÇıkmazıFurkan Bartan · Kutlu Yayınevi · 20235 okunma
Ulus Baker'le ilgili şimdilik son yazıdır. Keyifli okumalar... KES KULAKLARI, GEÇİR SİCİME… Ulus Baker’in babası Sedat Baker ruh bilimci bir doktordur. Kıbrıs savaşı zamanında çalıştığı hastaneye yaralı askerler tedavi edilmesi için getirilir. O sırada Ulus ise babasının yanında oturup, çocuk haliyle getirilen yaralıları ve tedavi sürecini
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.