Günlerdir siteye hayalet gibi girip çıkıyorum. Anasayfama bakarsam lanetlenecekmiş gibi bir his dört yanımda. [Belki bu yaşımda Harry Potter'a başlamamın da etkisi olabilir:)] Şu inceleme bana neden burada olduğumu, hâlâ bir türlü buradan neden kopamadığımı hatırlattı. Oğuz sen çok iyi bir okuyucusun. Çok da iyi bir yazma yeteneğin var. Senin yazılarında "ikna" var değerli arkadaşım. Sensiz gerçekten bir şeyler eksik kalıcak. En azından ben böyle hissediyorum. Şimdi bu incelemeden sonra listemizi tazelememek mümkün mü? İyi ki değerli yazılarınla buluştu zihinlerimiz. Yenilerini de dört gözle bekleyeceğiz...
Sana yazacaktım geçen gün Kübra, siteden ayrılma lafları falan görünce... Bir türlü yazmaya fırsat bulamadım hazırlıklarım dolayısıyla. Arkadaşım, dertlendin mi, ne oldu? Sorun varsa ortada o şeyin çözümü de vardır. Ha, eğer ki kafa dinginliği için bunu yapacaksan seni anlarım. Zira 6 ay bana bugüne kadar hiç içmediğim bir ilaç gibi, Atatürk'ün Dahi Diktatör kitabında ona atfedilen "diktatör" tanımının ilacı kabul etmeyen hastaya o ilacı zorla içirmesiyle tanımlanması gibi bir duygu hissediyorum kendimde.
Üstte yazdıklarımdan dolayı senin de durumunu çok çok iyi anlıyorum bu yüzden Kübra, dediğin şeyler çok değerli ve hepsi de sana ait, içten yazılardı. Bunların hepsi için çok teşekkür ederim. Ben giderim, yeni yeni insanlar gelir, umarım gelir ki site gün geçtikçe kendi kendini geliştiren bir sürece kendiliğinden bürünmüş olur. En çok da bunu isterim Kübra.
Eksik olma, yazılarınla ve samimi düşüncelerinle beni mutlu eden arkadaşım.
Buluşmaların kralı 
Muzaffer Akar Abi, senin yerin ise çok ayrı. Yaşadığım ve sana anlattığım şeylerden ötürü buluşmalara katılamasam da kalbim hep siz ve sizin gibi edebiyat aşığı insanlarla. İyi ki varsınız.
Oğuz gitmek istiyorum yalan değil. Yoruldum sanırım. Belki fazlasıyla üstelik. Ben bu sitede böyle şeyler okumak istiyorum. İstiyorum ki dünyadaki saçmalıklar bari burada ortam bulmasın. Ama olmuyor işte... İnsanın olduğu yerde sahtekarlık da oluyor, düzeyde düşüklük de... Çaylaklık sistemini bekliyorum dört gözle. Ama daha ne kadar sabredebilirim bilmiyorum. Gelecekse gelsin artık. Ne zaman anasayfama girsem--- bunu ifade edecek söz bulamıyorum... Ama konu bu da değil zaten... Gidersem temelli değil. En azından içimdeki şu tiksinme duygusunu atana kadar olurdu. Lakin onu da yapamıyorum anlatırım. Şimdilik benim içime düşen karanlık bu güzel incelemeye gölge düşürmesin.. Siteyi amacı dahilinde kullanan okurların artması ve edebiyatın can bulup ete kemiğe bir köydeymiş gibi büründüğü bu ortamın korunması dileğiyle...
Dönüşünün de muhteşem olacağına eminim. :)
Ben de yoruldum, seni çok iyi anlayabiliyorum, mesajda da belirttiğim gibi, sen gidersen, ben gidersem nasıl karanlıklar çıkar aydınlığa? Biz böyle şeyler yazdığımız sürece bazıları da saçma sapan, kitapla alakası olmayan paylaşımlar yapacak ki senin gibi, Necip Hocam, Hakan Hocam, Semih dostum, Tuco, Muzaffer Abi ve başka birkaç kişi daha gibi değerli ve nitelikli insanlar gün yüzüne çıkabilsin, kendimizi daha çok geliştirebilelim, değil mi ama?
Dileklerine ben de katılarak, dönüşümün de sağ salim olmasını dilerim. :) Eksik olma.
You need to log in to be able to comment.