Tabi ki haklısınız :)
Kafeslere gerek duyulmayan günleri göstemeniz dileğiyle :)
Kafessiz yaşayabileceğimizi gösterdiğiniz gün,
Kafeslere (o gösterdiğiniz günden) sonra 'gerek olmadığını' değil 'gerek kalmadığını' göreceğimiz günlere ulaştırmanız dileğiyle :)
Alıntı yaptığım bölümde Nietzsche
'Yedi tane kadın-aforizması'ndan bahsediyor. diğerlerini alıntı yapmadım malum kadınlar hakkında çok farklı(ters) görüşleri de var.
-Asil isim, güzel bir fizik, üstelik tam bir erkek: Ah keşke benim olsaydı!
diyerek sadece görünüşe aldanan kadınları eleştiriyor.
Geri kalan aforizmalarda da eleştiri var ama benim alıntıladığım öncelikle belirtmek gerekir ki alıntıda dikkat edilmeyen kısım şu
Erkekler kadınları
-daha narin, incinebilir, tatlı ve daha fazla ruh dolu olarak kabul ediyor.
Yani değerli buluyor.Kafesi kötü olarak görmeyin değerli görüldüğü için kafes benzetmesi yapılıyor. Değersiz şeyler için zaten kafese gerek duyulmaz değil mi. Yani eleştrisel olarak yaklaşmıyor.
Not: Dediklerim benim Nietzsche den anladıklarım farklı anlam çıkaranlara da saygım var.
Alıntı yaptığınızın farkındayım ama sizin bu fikre bu kadar bağlı olmanız şaşırttı. Eğer dediğiniz gibi "daha narin, incinebilir, tatlı ve daha fazla ruh dolu" olan bir kadın, altından da yapsanız, pırlantalarla da döşeseniz kendisine saygısı olan hiç bir kadın o kafese girmeyecektir. Tabii bu da benim düşüncem :) Belki de ben sadece takmışımdır :)
Okurken size ne kadar da hak verdim cidden dediklerinizi çok düşündüm bunları sorgulamam gerektiğine ve üzerinde durmam gerektiğine inandım şu karara vardım:
Son cümleniz de çok haklıydınız.:)
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.