Henüz sadece 100-150 sayfalık bir Tolstoy gözlemime göre adam neredeyse hepimizin Ygs, Yks, Öss, bilmem nes çalıştığı zamanlarda bile Tanrı hakkında düşünüp madde ile mana dengesini oturtmaya çalışan biriymiş. Ayrıca hem dine yönelmeye çalışıp hem de aklındaki tutkuları savmaya çalışırken büyük zorluklar çekmiş.
Bir de dikkatimi çeken şey şu ki, Tolstoy girdiği kaplıcaların suyunu içecek kadar bile zengin bir adam, bu yüzden kitap yazabilmek ve yayımlatabilmek onun için aşırı kolay olmuş. Oysaki tatlış Dostoyevski öyle mi? Adam yeşil yeşil küflü kuru ekmeği kemirirken İnsancıklar’ı falan yazmış, güç bela yayımlatmış. Ama yine de ikisi de elbette iyi ki var.
Şimdilik çocuk Tolstoy’un doğa ve aile hayatı gözlemleriyle birlikte başlangıcı yapmış bulundum. 🤓
Instagram sayfamda da yıl boyunca Tolstoy gönderileri paylaşacağım, takipleyebilirsiniz: instagram.com/p/CNFvaKJpSgT/?...
Ayrıca Tolstoy kitapları okuyanlar düşüncelerini bu iletinin yorumlar kısmına yazmakta her zaman özgürdür 🥳
Sizin bu okuma sıranıza bakacak olursak çok yanlış bir yerden başladım Tolstoy'a ne yazık ki. Ama bundan sonra okuyacağım kitapları için bu sırayı baz alarak ilerleyeceğim. Gerçekten çok yararlı oluyor bu okuma sıralamaları. Çeşitli yazarların okuma sırasını yaptığınız için takipçileriniz çok şanslı. Teşekkürler...
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.