Yorum

Metin T. isimli okurun asıl gönderisini gör
Erhan okurunun profil resmi
1. Eğer geliyor olsaydın sonbaharda Yazı süpürür atardım Ev hanımlarının sinekleri attığı gibi Gülümseyerek biraz, biraz da acımasız (Farklı olmak için zorladım galiba:) 2. Ben şiirde motomot çevirileri sevmiyorum hocam. Şiiri - zaten öyle oluyor genelde- şairin hayranları evirmelidir daha çok. Ve onun verebildiğini, gerekirse aynı kelimeleri kullanmadan okuyana verebilmelidir bence. Yeniden yaratmak gibi biraz, ama bozmadan şiiri de. Zor ama epey.
Metin T. okurunun profil resmi
Erhanım, ondan dedim ya Can Yücel'i seviyorum diye. Valla en beğendiğim çeviriyi epilog yapacağım ve öyküyü de o çeviri sahibine ithaf edeceğim.
Erhan okurunun profil resmi
Söyleseydin uğraşırdım hocam daha çok :)
Mithril / Nobody okurunun profil resmi
Bence buradaki en zor satir "gulumseyerek biraz da acimasiz"... Yazari dusunelim... sevdigi ancak son baharda geliyor. dolayisiyla arada hemen gecip bitsiz istedigi bir yaz var... ordaki gulumseme kucumseyen, yazi hor goren bir gulumseme... "acimasiz" sert bir tabir gibi. YAzi supurup atmak da... sanki elinin tersiyle kenara itmek gibi olmali sanki... off zor ya
Erhan okurunun profil resmi
Acımasız belki anlam olarak sert ama kelime olarak şiirin içine daha güzel uyuyor bence, üstelik yaz yerine sineği düşünürsek mantıklı bile olabilir. Brush by'da da kastedilen sopalı fırçayla sinekleri birşeyin- belki perdenin üzerinden atmak/süpürmek diye düşündüm ben. :) Tabi 25 yıl odasında yaşayan bir kadın değilim ne yazık ki:)
Bu yorum görüntülenemiyor
Erhan okurunun profil resmi
İşte ana sorun da o bence, yani dediğin gibi ben direk brush modunda fırça sinek gibi düşündüm belki. Ama Türkçede de kullanmıyor muyuz aynı kelimeyi aynı anda iki farklı anlamda. Yazanın beyninin içine girmeyince anlayamayız kesinlikle çoğu şeyi, sadece yorum yaparız. Düz yazıda nispeten daha kolay oluyor bu-bazılarında o da zor -, ama şiirde, özellikle Emily Dickinson gibi Ana dili ingilizce olanların bile kafasını karıştıran birisi olunca çok daha zor oluyor. Şimdi çeviriler arasında normal bir şiir okuyucusu olarak en güzeli-en güzel çeviri değil- Necip'in ki. Ama ben Emily Dickinson'un - İyi tanımıyorum, yorum yapıyorum sadece - öyle etrafa neşe saçan, standart 19.yüzyıl romantik kadın edebiyatçısı olmadığını düşünüyorum ve bu kadından umut/sevgi vb. dolu şeylerin oldukça zor çıkacağına inanıyorum. O yüzden o yarı gülümseme yarı küçümseme, ya da önem vermeme olarak çevrilecek şeyi acımasızca olarak çevirdim, sinekle yaza aynı hisle yaklaştığını düşündüğüm için. Sevgilisini biraz da sadistçe bir tutkuyla bekleyen bir kadın gibi belki de. Bu kadar şeyden bunu çıkarmak abes diyebilirsin belki ama o da benim saçma hayal gücümden kaynaklanıyor belki. Süpürmek direk olarak geçmiyor metinde, kovmak en doğrusu belki, ama o fırça, ya da bay geçmek kelimesinden benim aklıma gelen oydu, yukarıda açıkladığım gibi. Ve her zaman.söylediğim gibi göreceli hepsi:)
You need to log in to be able to comment.