Yorum

Murat Ç isimli okurun asıl gönderisini gör
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Atatürk ‘ü bu kadar savunurken kendi içinizde eleştirdiğiniz oldu mu merak ediyorum açıkçası. Tabi ki küfür,hakaret vs. bu tarz şeyleri savunmuyorum, savunmamda. Elbette ki savunduğunuz dava tepki göstermenizi gerektirir. Lakin insanların bireysel olarak eleştirmek haksızsa bireysel olarak suçlamak gerekir. Bir veya birkaç kişinin güttüğü yanlış bir yol yüzünden yada adını ne koyarsanız koyun bir toplumun, bir kültürün veya maneviyatın saygısız bir şekilde ağır sözler sarf edilerek itham edilmesi doğru olmamalı. Bu ülkenin kurucusu olan Atatürk’ü bugün yaptıklarına istinaden seven olduğu gibi sevmeyen de var. Hakaret edilmesi şahsın kişilik zayıflığını ve cehaletini gösterebilir. Konuya insan üzerinden bakınca savunma yaparken bir topluma atıfta bulunarak hakaret ederek aynı tavrı sergilemiş olmuyor musunuz? Yanılıyor muyum yoksa? Saygı çerçevesi içerisinde tartışmak istiyorum. Ve ilk olarak şu soruma cevap vermenizi rica ediyorum. Gerek fikirleri, gerek kişiliği, gerek liderliği ile savunduğunuz Atatürk’ün yanlışlarını söyleyebilir misiniz? Yada sizlerce bir yanlışı var mı?
Murat Ç okurunun profil resmi
Ben dün üç yanlışını deklare ettim. Yaptıkları ile ilgili yanlışı yok. Döneme inmeniz lazım bu konuları konuşabilmek için. 2018 den 1920 yi maalesef öyle havadan eleştiremeyiz. Atatürk sağdan soldan çekiştirilip eleştirilemez. Eleştirilemez kısmı şu; birileri Sevr ve Mondros ile anahtar teslim yaparken birileri ise emperyalist güçlere kılıç çekiyor. Bu kadar basit konular değil maalesef. Hadi söyleyin yanlışlarını tarzı olmuyor öyle. Inkılaplar mevzu bahis ise tamamı doğrudur az bile yapılmış. Bakın döneme inip, yanlı ve yansız, eleştiren ve öven köşe yazılarını okuyun. Şahsım adına at gözlüğü takan, gardırop Atatürkçüsü değilim. Reşit Galip, Şükrü Saraçoğlu, Mahmut Esat Bozkurt, Niyazi Berkes gibi adamları okumak lazım gerçekten. Anlaşılmayan konu, yalan ve iftira ile Atatürk ile kimse hesaplaşamaz. Onu anlamadan, gerçek bir bilgi birikim olmadan gerçekten yanlışlarını vs tartışmaya çalışmak mümkün olan bir şey değil. Bunu yapınca karşısında ahmak gibi kalınır. Deneyenler o yüzden başaramıyor. Sonuç yok. Cumhuriyet döneminin o günkü durumu iyi analiz edilmeli. Ve yaptıklarına neden, nasıl, niçin olarak sorular sorularak cevap aranabilir.
Nurse okurunun profil resmi
Hakaret içermeyen eleştiri kabul edilebilir.Fakat o döneme ait hiçbir yazar vs devlet adamlarının yaptıkları okumayan insanların içi boş eleştiri yapmalarına tahammül edemiyorum.Yapılanları bu dönemin mantığıyla eleştirenleri de maalesef algılayamıyorum.Tarih yorumlanacak ve hatta eleştirilecekse bile önce bulunduğu dönemin bağlamı içinde değerlendirilmelidir.Bakın birçok insanın da anlatmaya çalıştığı gibi Atatürk yaşadığı dönemin çok üstünde bir devlet adamı ve askeri bir dehadır.Eleştiri yapmadan önce şu mutlaka düşünülmelidir: Yaptıklarını içerisinde Türk milletinin geleceğini düşünmeden yaptığı tek birşey var mıdır?
Murat Ç okurunun profil resmi
Durum aynen dediğiniz gibidir. Çağın ilerisinde olan düşünce ve fikirleri bakınız bugün güncelliğini koruyor ve haklılığı gözümüzün ucunda duruyor. İnsanlar tabi ki düşüncelerini söylemek konusunda özgürdür. Atatürk dürüst eleştirilere asla ve asla sert karşılık vermemiştir. Biz hakaret edenlere karşı tutum sergiliyoruz. Ama bu konuların kaynağı geçmişin düşman kalemleridir. Bunu iyi analiz etmek lazım. ... Atatürk tek başına bir dağ, Yine yüksek, yine sağ... ...
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Cumhuriyet döneminin o gün ki durumunu iyi analiz ederek bir yanlış göremiyorsanız bu yanlışı olmadığını göstermez. Sadece sizin yakıştıramadığınızı gösterir. Soralım o zaman. Alfabe neden, nasıl, niçin değiştirildi? Bir gece de bir milleti cahil bırakmayı göze alacak neler yaşandı?
Loana okurunun profil resmi
Bunu bir din adamından dinleyelim isterseniz: "Muktedir diyor ki; 'Bir gece yattık, kalktık bir de baktık ki dilimiz yok!' Bu sözler yalanın, gerçeği çarpıtmanın, cehaletin ta kendisidir. Okuma yazma oranı sanki bugünkü gibi yüzde 95'lerdeymiş de, Mustafa Kemal Atatürk bunu bir gecede sıfırlamış! Büyük Atatürk ve silah arkadaşları Cumhuriyet'i kurduklarında, okuma yazma oranı yüzde 5 civarındaydı. Kadınların ise ancak yüzde 0,5'i okuyup yazabiliyordu. Biraz bilgi sahibi olsa, bunları söylemekten utanır! Ayıptır, ayıp!.." Yaşar Nuri Öztürk
Murat Ç okurunun profil resmi
Bir gece de kimse cahil kalmadı. :) Bak şimdi sen mesela bu soruları soruyorsun ya, bu sorular senin soruların değil. Size anlatılan yalanlara inanman kaynaklı sorular. :) Bak güzel kardeşim, Alfabe Abdülhamit zamanı değiştirilmek istenmiştir. Dönemin durumu nedeniyle daha görücüye çıkmadan rafa kalkmıştır. Halk Türkçe konuşuyor, yazısı arapça olur mu? Okuma yazma oranı o dönemde ne kadar bilgin var mı? Hanedanlık ise saray içi zaten ağdalı Osmanlı Türkçesi kullanmıyor. O dil sadece resmi yazışmalarda vardır. Ben niye arapça yazayım, arap mıyım ben? 3 ay içerisinde Atatürk başta olmak üzere öğretme seferberliği başlatılmıştır. Bu sayede bu oran artmıştır. Bu kadar kolay artmasının sebebi ne peki? Zaten halk arapça okuma yazma bilmiyor ki latin harflerinde zorluk çeksin. Bu konuya zor alışan devlet kurumlarıdır. Onlarda kısa sürede ayak uydurmuştur. Bu konu derindir, iki satırla anlatılmaz. Kimse cahil falan kalmadı zaten halk cahil bırakılmıştı. Lütfen biraz gerçek tarih okuyunuz.
Nurse okurunun profil resmi
Yine alfabe neden değiştirildi tarzı sorular gelmeye başlamış.Bu soruları sorarken alfabeyi Abdülhamit'in değiştirmek istediği gerçeğini görmezden gelmek kolayınıza geliyor değil mi ? Ya da aklınızda olan şablon şu şekilde halkın tamamı okur yazardı Atatürk bir gecede cahil yaptı (!) Bu konular üzerinden bir yargılama yapacaksanız halkın o zaman ki okur yazar oranını bir gözden geçirin.Siz aksettirilenleri paylaşmak yerine biraz gerçek tarih nedir? kimlerde öğrenilir? Bunu bir sorgulayın.Halkın çoğunluğunun Türk olduğu güzel ülkemde Arap harfleri kaldırıldı diye isyan ediliyor? Arap harflerine niçin ihtiyacınız var ? Unutmayın ki dilleri milli olmayan milletler yok olmaya mahkumdur.Türkçenin nesi sizi bu kadar rahatsız ediyor?
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
“Oysa İslâm’ın olmadığı yerde Türk yok. Tarih Müslümanlıkla ve Müslümanlıktan kazanılmamış bir Türklüğün şahidi değil. “ diyor İsmet Özel. Ne kadar da güzel söylüyorsunuz. Abdülhamit döneminde değiştirilmeye çalışılan Alfabe dönemin karışıklıklarından dolayı rafa kaldırılmış. Peki Atatürk dönemi normal bir dönem mi? Kurtuluş savaşından çıkmış bir toplum. Sevr ve Mondros ile anahtarlarını teslim etmiş bir ülke. Bütün olumsuzluklara rağmen belirli alanlarda inkılap yapıyor. Burayı nasıl sorguluyorsunuz ya da sorguluyor musunuz?
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Beni rahatsız eden Türkçe değil. Sizin sorununuz da burada baş gösteriyor zaten. Kalıplaşmış sözlerin dışına çıkamıyorsunuz diyerek beni suçlarken aynı şeyi kendiniz yaptığınız halde görmüyor olmanız. Arap alfabesi sizi neden bu kadar rahatsız ediyor? Kaldı ki Arap alfabesi başka Osmanlıca başka. Niye karıştırıyorsunuz?
Nurse okurunun profil resmi
Arap alfabesiyle alıp veremediğim birşey yok sürekli harf devrimiyle ilgili dayatılmaya çalışılan şeylerden sıkıldım.Ha bu arada bir tartışma söz konusu kimseyi birşeyle suçladığım da yok.
Loana okurunun profil resmi
İsmet Özel Türk tarihini bilmiyor demek ki. "Oysa İslâm'ın olmadığı yerde Türk yok." ne kadar da yanlış bir cümle. Tarih bu yazarların yazdıkları değildir. Tarih gerçek tarihçilerden okunmalı ve öğrenilmelidir. Tescilli Atatürk düşmanlarının tarihi çarpıttığı, yalanlarla süslediği kitaplar da tarih öğrenmek için uygun değildir.
Nurse okurunun profil resmi
İslam'ın olmadığı yerde Türk yoksa o zaman Müslüman olmayan diğer soydaşlarımızı Türk saymayalım mı? Bu ne kadar mantıklı geliyor size?
Loana okurunun profil resmi
Biz Arap değiliz ki, Türküz biz. Niye Arap alfabesini kullanalım ki güzel Türkçemiz varken.
Nurse okurunun profil resmi
Din ayrı ırk ayrı kavramlardır.Kimseye Müslüman değil diye Türk değilsin demek haddimize değildir.Ayrıca Sevr ile anahtarlarını teslim etmiş bir ülke var diyorsun ve inkılap niye gerekliydi diye soruyorsun yanılmıyorsam? İşte tam da bu yüzden gerekliydi.O inkılaplar parçalanmış bir imparatorluktan geriye kalanlardan bir Türkiye Cumhuriyeti çıkardı bunu unutmayınız.
Murat Ç okurunun profil resmi
Ben de Ismet Özel e derim ki, Türklük ile Müslümanlık ne alakadır? Müslümanlığın yayılmaya başladığı yıllar ile Türklüğün kökeni arasında nasıl bir bağlantı kurmuş? Türk'ün kökeni islam falan değil. Şimdi Atatürk dönemine gelelim... Sevr ve Mondros Tarih olmuştur. Lozan ile yeni bir tarih başlamıştır. Tabi burada anlaşılması gereken en önemli husus Almanya nın direnemeyip imzaladığı Versay var. Onu araştırınız. Biz ise sevr i yırtıp attık. Bunlar böyle yazınca kolay gözüküyor ama öyle değil hepsi ayrı mücadele. Yapılan inkılapların tarihine bakınız. Çoğu 1926 sonrasıdır. Artık atağa geçme vaktidir. Bazı inkılaplar halka yansımamış ama yapılması zorunlu kalınmıştır. Zaman çok değerli. Özellikle doğuda ingilizlerin kışkırtması ile isyanlar çıkartılmaktadır. Bu işin içine Milletler Cemiyeti konusunu da almamız lazım. Davet edilme şeklimizi ve nasıl oluştuğunu biliyor musunuz? Biz üye değilken doğuda isyan çıkaran kitleler milletler cemiyetine sevr de ki maddeler bahane edilerek şikayet etmişlerdir. Konu toprak. Özellikle şunu anlamak iyi olur. Dönemde bilgi ve birikim çok az. Yetişmiş kadro yok gibi bir şey. Hepsi sıfırdan oluşuyor. Bilenlerin çoğu da kurmay kadrosu. Zamanla yarış var. Yapılması arz olunan şeyler için büyük çaba sarf ediliyor ve bir çok etkenle baş edilmek zorunda. Özellikle Takriri Sükun öncesi basın çok arsızlaşıyor. Dediğim gibi inkılapların bazıları halka ulaşmamıştır, bu normaldir. Şimdi yapılan kanunlar bize ne kadar ulaşıyor? Torba yasalar ile kendi işlerine geleni yapıyor yolsuzlukları kapatıyorlar? Genç Cumhuriyet in bir amacı var ve bu amaç çağdaş bir ülke yaratmak. Özellikle Birinci Dünya harbi öncesinde Türklere söylenen sözlere bakınız. Osmanlı dönemi zaten Türklük Barbarlık olarak eşleştirilmiş. O yüzdendir ki 10.Yıl nutku su sözlerle son bulur. "Asla şüphem yoktur ki, Türklüğün unutulmuş büyük medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki gelişmesi ile, geleceğin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır." Temel atılmış, gelişim bize bırakılmıştır. 1950 sonrası ise gelişim yerine farklı şeyler buluyoruz maalesef.
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Biz dil olarak Türkçe kullanıyoruz. Resmî dilimizde Türkçe lakin alfabe bizim değil. Latin alfabesi değil mi? Dönemsel olarak düşünceleri dile getirmiyorlar diye eleştiriyorsunuz. Siz aynısını yapıyorsunuz. Bana tarihin o gün ki şartlarını göz önüne alarak Müslümanlığı kabul etmemiş bir Türk toplumu söyleyebilir misiniz? Ben böyle bir bilgiye sahip değilim. Anahtarları teslim etmiş Murat beye ait bana değil. İnkılap niye gerekliydi demiyorum. Dönemin şartlarına bakıldığında nasıl gerçekleştirildi diye soruyorum. Hani diyorsunuz ya. Abdülhamit döneminde değiştirilmek istenirken karışıklıktan dolayı rafa kaldırıldı onu diyorum. Abdülhamit dönemi ile Atatürk dönemini kıyaslamak istersek hangisi daha karışıktı ve zor durumdaydı?
Loana okurunun profil resmi
Arap alfabesi ile okur yazar oranı yerlerde sürünürken Latin alfabesi ile bu oran günümüzde çok yüksektedir. Bu yeterli bir gösterge değil midir? Neden iyi olan değil de kötü olan savunuluyor anlamıyorum.
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Şimdi kabul etmekten çekindiğiniz bir konu gün yüzüne çıktı. Cumhuriyet döneminde yaşanan olumsuzlukları doğal karşılarken, Osmanlı döneminde yaşananları hata olarak görmek. Ve davası Allah’ın ismini ve dinini buna binaen adaletini nizamı aleme duyurmak olan bir hanedanlığı ve mensubu olan milleti bir Türk olarak batılı bir dil ile savunulan barbarlığı öne atmanız hiç hoş değil. İkincisi Türklük ile Müslümanlık ne alaka diyorsunuz. Tarihin tozlu sayfalarına dönmeniz gerekiyor. Çünkü Müslümanlık ve Türklük ayrıştırılamaz. Neden mi ? İslâmiyetin var oluşuyla birlikte Türkler Müslümanlığı benimsemiş ve kabul etmişlerdir. Bu benimseme sonrasında da tek gayeleri İslâmiyet’i yaymak ve Cihan’a adalet getirmek olmuştur. Gerçek tarih okuyun diyorsunuz ya bu gerçekleri gözden kaçırıyorsunuz sanırım?
Loana okurunun profil resmi
Türkler Müslümanlığı benimsemeden önce Müslüman değildiler o halde değil mi?
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Bunu sorarak nereye varmak istiyorsunuz.? Merak ettim doğrusu.
Nurse okurunun profil resmi
Türkler Müslümanlığı benimsemeden önce de tarihte yerini almış bir millettir.Müslümanlığa gelene kadar olan tarihi Türk değil diyerek bir kenara atamazsınız.Bizler adım attığımız topraklara devlet kurmuş, bağımsızlığına düşkün bir toplum olarak kimsenin boyunduruğu altına girmeden tarih sahnesinde boy göstermişizdir.Elbette ki Müslümanlığı kabul ettikten sonra da devletler kurup takdire şayan işler başardık ancak Müslümanlıktan önceki tarihi yok sayamazsınız.
Murat Ç okurunun profil resmi
Sevgili Merdümgiriz, Türklük bir çok inanca yayılma göstermiştir. Göçebe halde yaşayan bir millettir zamanında? Sümerlere falan gitmemiz gerekir. Hatta daha derine? Osmanlı Döneminde hata olarak görmek değil, gelişime kapanması Osmanlıyı bu duruma getirdi zaten. Biz Osmanlı düşmanı değiliz sakin. :) Türkler Osmanlı döneminde barbar diye tanımlanmış, Türklük ayaklar altına alınmıştır. Buyrunuz araştırın. Bunlardan bi habersiniz sanırım. Türklüğün kökeninde ne Müslümanlık ne Islam var. Kök tamamen bambaşkadır. Hiç alakası bile yoktur. Bence yazdıklarımı tam anlamıyor ve çarpıtıyorsunuz. :) Ben yeni kurulan devletin, yeni sisteminde oluşacak hatayı tabi ki doğal karşılarım. Bundan doğalı ne olabilir?
Loana okurunun profil resmi
Ben de cevabınızı merak ediyorum doğrusu.
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Şimdi bir kere beni anlamadığınızı düşünmek zorundayım sanırım. Türk tarihini yok sayan söylemi mi gösterebilir misiniz?
Nurse okurunun profil resmi
Türklük ile Müslümanlığı bağdaştırıp Müslümanlığın olmadığı yer de Türk yok diyen sizsiniz nasıl yok saymamış oluyorsunuz tarihi merak ettim :) Dediğinizden herkes aynı şeyi anlayıp ona göre cevap verdi ancak şimdi de siz dediğinize karşı çıkıyorsunuz nasıl bir çelişki?
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Osmanlı’nın gelişime kapanmasını sürükleyen etkenleri göz önüne almadan yüzeyel olarak söylemek basit. Kaldı ki bugün bile kendi toplumu tarafından aynı düşüncenin devam ettirilmesi ve kabül görmesi halen daha batının etkisi altında kalındığını gösterir.
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Eee sizin düşüncenize göre dünyanın kuruluşuna ve ilk insanın yaratılışına dönmemiz gerekiyor. ? Sözlerimde açık aramak yerine sorularıma cevap vermeniz gerekir diye düşünüyorum.
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Tabi ki edebilirim. Fatih Sultan Mehmet gibi bir dehanın, devlet adamının, komutanın dünya üzerine geldiğini düşünmüyorum.
Murat Ç okurunun profil resmi
Bir devlet kendisini idame edemez, kapitülasyonlar ile kendi ölüm fermanını çeker, üretmek yerine tüketmeyi tercih eder ise yani milli olmak yerine dışa açılmayı tercih ederse mutlu değil mutsuz son hep vardır. Biz yüzeysel söylemiyoruz. Elimin altında bulunan tuğla misali kitaplar var. Bunları yazan da Ordinaryüs Profesörlerimiz. Ben size özellikle Halil İnalcık Hoca'yı tavsiye edeyim. :)
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Bende sadece Osmanlı İmparatorluğunu konuşmuyorum zaten.
Nurse okurunun profil resmi
Sözlerinizde açık aranmıyor.Ne söylediyseniz ona göre karşılık alıyorsunuz ancak anlamamakta diretiyorsunuz.Gayet güzel ve yeterli cevaplar veriliyor.Sizin anlamıyor olmanız cevap veren kişileri değil sizi bağlar.
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Tavsiyenizi dikkate alacağım tabi ki. Halil İnalcık benimde okumayı planladığım bir tarih dehası. Ama tarihi okurken kesmemek lazım. Bütünlüğü korumak lazım. Benim sizlere söylediğim gayet açık aslında. İnsan eleştirilir. Lakin bunu yaparken hoşa gitmeyen şeylerin aynı şekilde karşı tarafa lanse edilmesi kimseye kazanç sağlamaz. Biri küfür etti diye küfür ederseniz farkınız kalmaz. Savunulan düşünceyi yanlış görüyorsanız bunu edebi bir dil ile saygı çerçevesinde yapmaktır doğrusu ama bizler bunu başaramıyoruz. Çünkü kendi kendimize millet olarak birbirimize tahammülümüz ve saygımız yok. Çünkü uzun bir dönem uyutulmuşuz. Hal böyle olunca öğrenmek ve icra etmek bayağı zaman alıyor.
Murat Ç okurunun profil resmi
Kesinlikle bütün halde okunmalı. Bakın o zaman şöyle kısa bir tavsiye yapayım. Osmanlı Devleti Tarihi için, İsmail Hakkı Uzunçarşılı'nın Türk Tarihi Kurumundan çıkartılmış, ciltli bir seri var. Kesinlikle bakın. Halil İnalcık Hocayı da ekleyin. Cumhuriyet dönemi anlamak için, Hem Atatürk'ü eleştirebilen hem de ülkeyi çağdaşlaştırmak için ellerinden gelini onunla birlikte yapan şu insanları lütfen okuyun; Mahmut Esat Bozkurt, Şükrü Saraçoğlu, Reşit Galip. Emeği çoktur bu insanların. Kesinlikle bütünlük korunmalı ve okunmalı. Tarih bir kitapla olacak iş değil. Hepimizin görevi doğru anlayıp, doğru yorumlamak. Ve bilimsellikten çıkıp, anılara kalırsak o iş olmaz. Belgeli tarih kesinlikle şart.
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Şimdi saygı çerçevesinde diyorsunuz. Ben size yaptığınız saygısızlığı söyleyeyim. Benimle emir kipi kullanarak konuşmanız saygı çerçevesinde mi oluyor? Evet bilgimiz dahilinde olanları anlatmaya çalışıyoruz taraflı olarak. Tarafsız olamıyoruz. Bu da bir sonuca varılamayacağını gösteriyor. Size göre benim işime gelen taraf aldığım yer neresi? Ben Atatürk tarafından yapılanları inkar mı ediyorum ya da kabul etmiyor muyum? Sadece mantık çerçevesinde soruyorum? Neden, nasıl, niçin? Bunların yapılmasına sürükleyen sebeplerini sorguluyorum. İşgal altında olan bir ülke de ne vaat edildi ki işgal güçleri çekildi diye sorguluyorum. Evet detaylı bilgi sahibi değilim belki ama bu sorgulamama engel değil.
Bu yorum görüntülenemiyor
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Verdiğiniz örnekte küfür edilen dava yoluna başvuruyor. Bu kanuni hakkı. Küfretmeyi de tercih edebilirdi. Buda bir olasılık. Bende diyorum ki küfür edildi diye kimse değerinden birşey kaybetmez. Buna gerekli karşılığı vermek haktır tabi. Ama aynı şekilde değil. Böyle yapılırsa bir fark kalmayacağını savunuyorum. Murat beyin ileti de paylaştığı kanun maddesi sadece bu site için geçerli bir kanun değil. Şikayet yolunu tercih ederek yol almak istiyorsanız başvuracağınız makam savcılık olmalı diyorum.
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Döneceksiniz. Başlayacaksınız. Loana şimdi bunlar emir kipi barındırmıyordur. Ben yanlış anlamışım değil mi?
Bu yorum görüntülenemiyor
Nurse okurunun profil resmi
Loana'nın da dediği gibi madem lafları cımbızlama yoluna gittiniz o halde bir de ben deneyim bakalım :) Sizin şu cümleniz aslında neyi nasıl düşündüğünüzü ifade ediyor: İşgal güçlerine ne vaat edildi de geri çekildiler? İşgal güçlerine birşeyler vaat eden, ülkeyi parça parça önlerine sunan Atatürk değildi vaat etme arıyorsanız Sevr'e bakın kim neler vaat etmiş görün derim.Atatürk ve silah arkadaşları bu vaatler yerine Kurtuluş Savaşıyla bu milletin kaderini değiştirmişlerdir.
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
İleti açısından bakınca öyle. Sergilenen üslup ve yapılan yorumlar tarafından bakılınca öyle değil. Birkaç kişi veya kişilerce yapılan yanlışı bir topluma mal etmek doğru değildir. Ben bunun savunmasını yapıyorum. Atatürk’ün yanlışı var mı diye sormamda ki sebep ise konuya karşı takınılacak tavrı ölçmekti. Şuan yapılan tartışma da ileti sahibi ve sizin dışınızda tartışmaya katılanların doğru bir üslup takındığını söylemek ne yazık ki mümkün değil. Küçük görmeye çalışarak alaylı bir tavırla yaklaşmak tartışmanın sürecini değiştirdi. Hakaret hak değil tabi ki bu özelikle fikir adamlarına ve devlet adamlarına karşı yada manevi değerlere karşı. Şimdi biri çıkıp Atatürk’e hakaret ediyor. Cevaben “Bunların hepsi aynı yobaz” yakıştırması yapılıyor. Ben bu kalıplaşmış düşünceye karşıyım. Özellikle mensubu olduğum din üzerine mesnetsiz ve saygısız ithamların yapılmasına karşıyım. İslâmiyet ya da Müslümanlık şahısların tekelinde olan bir şey değil. Genelleme yapılmadığı sürece isteyen istediği şekilde uygunsuz söz veya fikir beyan eden bireylerin üzerine gidebilir ve bir toplum baskısı oluşturabilir.
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Bu site de yaklaşık iki yıldır varım. Bugüne kadar envai çeşit tartışma ve insan ile karşılaştım. Ve bu tarz insanların tükenmeyeceği aşikar. Neden? Çünkü ekmeklerine bal sürülüyor. Neden? Çünkü tahammül edilmediğini biliyorlar. Bu geçmişte de vardı şimdi de var ve var olmaya devam edecek. Bununla nasıl baş edilecek? Şikayet bir tercih mi? Elbette. Ama kesin çözüm değil. Kesin çözüm ne olabilir? Bunu düşünmek buna göre hareket etmek gerekir. Bugün benim Atatürk ‘ü hatalı bulmam yada yanlışlarının olduğunu söylemem Atatürk ‘e birşey kaybettirmediği gibi bana da birşey kazandırmıyor. Peki neden tartışıyoruz? Bu sadece benim için geçerli bir sebep değil. Nefsimize hakim olamıyoruz. Tahammül sınırlarımızı sömürerek zayıflatmışlar. Bu bugünün sorunu değil. Bunları bertaraf edebilmek için dünya kurulmuş kurulalı Türk üzerine oynanan oyunları millet ayırt etmeden görmek ve okumak gerekir. Bugün bile türlü oyunlarla sindirilmeye çalışılan bir topluma mensup bireyler olarak perdenin arkasını görmek için çabalamalıyız. Bu tarz fikir ayrılıklarıyla kendi içimizde savaşarak değil.
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Kurtuluş savaşı ile evet ülkenin kaderi değişti. Ama o savaşta sadece Türkler savaşmadı. Türk, Kürt, Arap,Çerkez,Acem vs. hep birlikte savaştı ve Çanakkale bu şekilde geçilmez denildi. Sonra ne oldu peki? Lozan antlaşması.Lozan’da neler kaybettik kazanmış olduğumuz bir savaş sonrası imzalanan bu antlaşmada?
Bu yorum görüntülenemiyor
Murat Ç okurunun profil resmi
Benim Atatürk ve Cumhuriyet hakkında çok uzun olmayan kısa bir görüşüm vardır; Mustafa Kemal Atatürk ve onunla birlikte bu ülkeyi ayağa kaldırmış, bir ulus yapmış olan tüm emeği geçen insanlara saygı duyulmalı. Yaptıkları, yapamadıkları, yapmaya çalıştıkları ve yarım bırakmak zorunda kaldıkları her şey bizim tarafımızdan yapılmalı. Kısacası, dönemi tartışmak değil geliştirmek gerekiyor. Fikir ve düşüncelerin gelişmeye, yüksek refah hususunda sözle değil, icraatla erişebilmek için çalışmak gerekiyor. Yani tutup "biz demirağlarla ördük biz" diye meydanlarda oy toplanmaya çalışılmamalı. Devlet yapacak tabi ki, gidip ben mi yapayım. Demiryolu yabancıların elinden satın alınıp millileştirilmiş. Yeni hatlar Cumhuriyet'in yoksul zamanlarında yapılmış. Bu olanaklar dahilinde metro hattı döşemek gerçekten zorluk mu? Ve bunu yabancı ve yandaş şirketlere bol bol para dağıtarak yaptırırken? Umarım anlatabilmişimdir. Cumhuriyet le kavga edilmez, ama onu geliştirmek için, yeni fikirler için fikir kavgası tabi ki edilebilir.
Murat Ç okurunun profil resmi
Lozan ile ilgili yazacağım. Şu an müsait değilim. Bir paylaşım yapacağım sevgili Merdümgiriz. Paylaştığım da sana mesaj atarım, bu konuyu o paylaşımda ayrıca konuşuruz.
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Kurtuluş savaşı kazanılan bir savaş değil mi? Lozan antlaşması ne zaman imzalandı? Bu savaştan sonra değil mi?
Kitap Tutkunu Adam كتاب طوتقونی okurunun profil resmi
Murat bey tabi ki. Bekliyor olacağım.
Bu yorum görüntülenemiyor
You need to log in to be able to comment.