Hocam bunu ne zaman içimden geçirsem hep mahçup ettiler, artık öyle şeyler demiyorum, içimden bile geçirmiyorum.
Hiç kimseye o kadar anlam yüklemiyorum.
Gerçekten özel insanlar var, farkındayım. Ancak büyüsü bozulmasın diye ses etmiyorum 😁
O kadar benzer bir durum yaşıyorum ki ben yazsam aynısını mı yazardım diye düşünmeden edemedim. Yalnız bu duyguyu yaşamak bana ızdırap veriyor. Keşke hiç olmasaydı diyorum.
İsmail Fehmi Özdemir Bence bu bizlerin kişisel gelişimi ile de ilgili. Karşılanmayan beklentiler derin kırılımlar yaratıyor.
O derinlik bende değişime sebep oldu. Ve bu değişim en kısa anlatımla beklentisiz ilişki kurmak olarak vücut buldu. Yani içimden gelirse harekete geçiyorum, hiç beklentisiz.
Şeyma R.GZN... bende şöyle değerlendirmiştim kendi adıma kuvvetle muhtemel duymuşsunuzdur Goethe’nin şu sözünü “dünya hassas kalpler için cehennemdir”. Ben kalbin naifliğine yormuştum açıkçası. Değişim gösterdim değiştim de, lakin içten içe insanlardan vazgeçmek istemediğimi fark ettim.
İsmail Fehmi Özdemir Ne güzel tespit evet duymuştum daha önce. Ben hep hassastım, uzun zaman daha farklı olmam gerektigini düşündüm ancak fıtrat değişmiyor, zamanla anladım ki bendeki hassaslık bir lütuf. O lütfu kabul edince anladım ki, benim aldığım zevki almıyor diğerleri. O hassaslık kırılgan ancak aynı zamanda güneşe bakınca gördüğüm, ufak bir çocuk görünce hissettigim, yaşlı bir insan görünce fark ettiğimi fark etmiyor diğerleri.
Kabul ettim aslında. Daha dingin çok daha mesafeli ve mutluyum.
Yani Goethe hatalı aslında,
"Dünya, sınırlarını koruyabilen hassas kalpler için cennet."
Şeyma R.GZN... Nietzsche diyo ya “kim mutlu edebilir seni sen hazır değilsen. İlerlemek, geriye dönüp bakmamak adına insan kendi önünden çekilmeli, şurası muhakkak ki insana engel yine insanın kendisidir. Yani izah etmek istediğim şey aslında şu. Goethe’den bağımsız düşünmek gerekiyor. Son olarak şunu ifade edebilirim. Yaptığımız hatalardan ders alıyor muyuz konusunda endişelerim var. Mazur görün lütfen kaba bi tabir olacak fakat her yaşın ayrı bir geri zekalılığı var.
İsmail Fehmi Özdemir Aslında hikayelerimiz aynı değil elbette, aldığımız dersler de aynı değil.
Benim bakışım ise; kendimin en iyi versiyonuna ulaşmaya çalışıyorum hâlâ.
Beni mutsuz etmesine kesinlikle izin vermediğim insanlar var.
Hayata bakışım ise mükemmel değil ve hiç mükemmel olmayacak kabullendim.
Şeyma R.GZN... doğrusu hiç birimizin hayata bakışı mükemmel değildir. Ve çok doğru bir anlayışınız var. İyiyi, doğruyu ve yahut mükemmelliğe giden yolu takip ederken aslolan şey birinden üstün olmak demek değildir üstünlük bir önceki senden üstün olmaktır gerçekte. Çünkü bu egodan uzak kalabilme yetisidir.
Şeyma R.GZN... çok zamanınızı almadan şunu söyleyebilirim. Belki bu hediye değilde bir lanettir. Ama her iki durumda da ben bakış açımı seviyorum. Çok az iyikim vardır ve bu onlardan biri. İyiki onlardan değilim. Teşekkür ederim tevazu gösterip zaman ayırdınız. Eksik olmayın.