Ne gariptir ki Osmanlı Donanmasını çürümeye mahküm ettiği iddia edilen aynı Sultan Yunanistan'dan sonra ilk denizaltıyı, Vickers&Armstrong şirketi tarafından İngiltere'de inşa edilip, parçalar halinde Osmanlı'ya getirmiştir, Osmanlının maddi sıkıntılarından dolayı donanmaya maddi imkan sağlayamadığı bunun yerine komutanlarından Mareşal Asaf Paşa'yı Çanakkale Boğazı'ndaki top ve bataryaları yenilemek ve boğazı geçilemeyecek derecede tahkim etmek üzere görevlendirir, ülkenin muhtelif yerlerinde tren raylarını döşettirir ve yine aynı Sultandır 30 küsür yıl boyunca 11 idam cezası vermiş bu cezaların çoğu da anne baba katillerine veya seri katillere vermiş bir Sultan'ın önüne geleni öldürttüğü iddia edilmesi pek bir manidar.Sultanlığının ilk 15 yılında 160 Rüşdiye,55 İdadi Lise,14 İptidai Darilmuallimini,19 Müslüman özel okulu ve 9649 modern iptidai kurulmuş ve Polis okulu dahil sürüyle okul açtırmış olan.Aynı Sultandır döneminde başta İngiltere olmak üzere bir çok ülkenin hafiyelerinin Osmanlıda cirit attığı dönemlerde ancak kendi hafiyeleriyle onlara mukabede bulunabilecek olan.Tek adama gelirsek bütün Osmanlı zaten tek adamla yönetilmemişmidir? Kıbrısı geçici olarak ingiltereye vermesinde ki sebep Yahudilerin yine kendi toprakları olan Filistin'de bir yurt kurmalarına mani olmak için gelecekte taraftar bulma isteği değilmidir? Evet hasta adamdır belki Osmanlı fakat içerde ve dışarda bunca vatan haini varken devleti 33 yıl boyunca ayakta tutabilen de pekâlâ Abdülhamid'dir.Pek tabi insandır kusurları eksikleri muhakkak vardır ama bunca karalamaya hele ki Kızıl Sultan hitabına asla lâyık değildir.Sonuç itibariyle tarih profesörlerinin bir çoğunun taraflı anlatımlarıyla bir türlü tarihe objektif yaklaşamamaları nedeniyle insanlarımızın kimisi koyu Osmanlı kimisi ittihatçı kimisi bilmem ne görüşlerinde fikren sabit kalmak durumunda kalmışlardır çoğu zaman.Herkes kendince doğru kendince haklı..Umarım zaman tarihi en doğru şekilde önümüze serecek belgelerle bizleri aydınlatır.Saygıyla..
Bunlar bazı düşünceleri idrak edemezler hocam 1. Dünya savaşında ittihat ve terakkinin düşmana karşı kullanmadığı Hamidiye topçusunu sırf şapka kanunu yüzünden Rize ye çevirdiklerini bilmezler anlamazlar hani derler ya atma hamidiye atma din gardaşıyız!!!
Şu bu şekilde ayrım yapmaya gerek yok bence değerli kardeşim herkesin kendince düşündüğü savunduğu şeyler muhakkak vardır.Nasıl ki bütün ülkede bir tek horon oynanmıyorsa zeybeğiyle halayıyla rengarenk bir ülkeysek tabi ki herkesin farklı düşüncesi mütelâası olacaktır.Evet burada bahsettiğiniz hamidiye topçusunu bir Rizeli olarak büyüklerimizden duymuşluğumuz vardır.Amma benim anlatmak istediğim bazı insanların yaptığı yanlışlar tümden kötü olduklarının ispatı niteliği taşımaz.Olaylara tek taraflı değil daha geniş bir yelpazeden bakabilmektir.Örneğin Yavuz Bahadıroğlu veya Mustafa Armağan yazdıysa doğrudur Emin Çölaşan yazdıysa yanlıştır mantığı da yanlıştır.(Daha yeni bu tarihçilerin bazı kitaplarını okuduğum için ismen onları örnek verdim) Bana göre en doğrusu farklı yazarlardan okumaktır.Sonrasında doğru veya yanlış fikrini kendimizce oluşturabiliriz kanaatindeyim.Ama asla kimseye hakaret etmeden ötekileştirmeden her fikre ve düşünceye açık olmak kaidesiyle.Bunlar benim nacizane şahsi kanaatimdir.Katılan veya katılmayanlar da muhakkak ki olacaktır.Ama lütfen bu ülke bizim ötekileştirmeden,biz birlikte çok güzel bir ülkeyiz,tüm renklerimizle..
Bu yorum görüntülenemiyor
Keşke sırf muhalefet olsun diye cevap vermeseniz.
Ben size bir şeyleri ispata memur değilim bu bir.Ama madem Mithat Paşa'yı boğdurttuğunu söylüyorsunuz nedenini ve belgesini de söyleyiniz bizler de istifade edelim.Aman efendim boğdurmuştur ve bunu da keyfinden yaptırmıştır kesin.Padişah ya canı öyle istemiştir muhakkak.Namık Kemal'i Gelibolu'ya sürgün eden ve mutasarrıf olarak sürgün eden padişah onuda keyfiyetten neden boğdurmamış ve hatta üstüne Namık Kemal'in isteğinden dolayı, öldüğünde Bolayır'da defnedilmiş ve türbesini de Abdülhamid yaptırmıştır? Canı öyle istemiştir muhtemelen. Burada amacım tarih dersi vermek değil Beyefendi.Zira bir tarihçi de değilim.Kaldı ki siz zaten bazı şeylere şartlanmışken size birilerinin bir şeyleri ispatı bile yersiz olur eminim.
Bu yorum görüntülenemiyor
Evet burada bahsettiğiniz hamidiye topçusunu bir Rizeli olarak büyüklerimizden duymuşluğumuz vardır dedim.Bu ispat hükmünde bir cümle değildir Beyefendi.Büyüklerimizden duyduğumuz bu doğrultuda dedim. İkincisi yazdığınız yazının aksini anlatan farklı yazılar da var bunları paylaşmaya lüzum görmüyorum.Sağlam bir kaynak var mı hayır ? Başta da dediğim gibi yapmış demiş öyleymişlerle olmuyor bu işler.Tarihçilerimizin objektif bakamamasından dolayı farklı fikirler beyan ediliyor dedim önceki yorumlarımda.Ben ne anlatıyorum siz ne anlıyorsunuz. Şu kadarını söyleyeyim sizinle tartışmayacağım zira söylediğim bir cümleyi bile istediğiniz gibi anlıyorsunuz veya anlamak istiyorsunuz, kaldı ki dediğim gibi size bir şeyleri ispat etme mecburiyetim yok, etsem dahi siz bunları kabullenmekten fersah fersah uzaksınız.Başak Hanım bir yazı paylaşmış benim okuduklarıma göre yanlış olduğunu belirttim bazı şeylerin.Ama ne Başak Hanım'a bir saygısızlık yaptım ne de benim doğrularımı kabul etmesi için bir şeyler söyledim.Ve inanıp inanmamak size kalmış ama sizin yazdıklarınızı ve Başak Hanımın paylaştığı yazıyı da araştıracağım.Ben bu ülkede ki biliyorumculardan değilim.Yalnızca öğrenmeye çalışıyorum.Ve sizinle ne de başkasıyla tartışmak da istemiyorum.İyi günler..
Bu yorum görüntülenemiyor
Yahu ben Rize'de bir katliam yapıldığını söylemedim bu bir.Abdülhamid'i savunmak için bu şekilde bir cümle zaten kurmadım bu iki.Hatta arkadaşa şucu bucu diye ötekileştirmenin yanlış olduğunu da ifade ettim.Gel gelelim Cumhuriyet kazanımlarına ben onlara da laf söylemedim.Kaldı ki Atatürk'e de Cumhuriyet'e de herhangi bir hakaretim mevzu bahis değildir.Abdülhamid'in bir kul olduğunu muhakkak ki hataları yanlışları olduğunu söyledim.Ve Osmanlı'yı savunup Cumhuriyeti yerle yeksan etmiş de değilim.Bunu yapanları da doğru bulmadığımı belirtmiştim zaten.Siz başından beri muhalefet duygusuyla hareket ettiğinizden dolayı bu söylediklerimi sanırım görmezden geldiniz.Ne yazık ki bu yazdıklarınızdan sonra yazdıklarımı anlamak istemediğinizi bir kez daha anladım. Cumhuriyet'e hakaret eden olursa savunun değerli kardeşim ama benim söylediklerimi isteyerek bu şekilde algılayıp şahsımı rahatsız etmeyin.
Bu yorum görüntülenemiyor
Rica ederim Omar Bey hakaret etmeden karşılıklı bilgi alışverişinde bulunmak suretiyle tartışmayı severim.Yeter ki bir şeyler öğrenebileyim. Karşımdakini yermeden hakaret etmeden muhabbet etmeye de dikkat ederim. Zira bilmediğim ve öğrenmem gereken çokça şey var. Sadece sizin düşündüğünüz gibi Cumhuriyet'e ve Atatürk'e karşı olmadığımı belirtmek isterim. Söylediğiniz ve savunduğunuz şeyler pek tabi hakkınız ve kendi düşünceniz buna da saygı duyarım.Paylaştığınız bilgileri bir dahi araştıracağım.Sohbetiniz için teşekkür ederim,iyi günler..
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.