Bilmiyorum, hiçbir kitabını da okumadım. Bu kitaba kadarki inceleme ve yorumlarınızdan İnce Memed'e olan hayranlığınızı ben dahil, takipte olan birçok okur görmüştür zannediyorum. Kanaatimce Yaşar Kemal; daha önceki 1, 2, 3. İnce Memed kitabıyla, okuyucuyu kendine ve kahramanına hayran bırakmanın peşine düşmüş, (ki bunu gayet de iyi başarmış) "okuyucuların gözünde bir mevkiye ulaşırsam, artık her söylediğimi marifet zannederler" diye düşünmüş ve İnce Memed 4 kitabıyla tüm bu pilanları hayata geçirmeğe başlamış. Ama hesaplayamadığı bir şey varmış: Taşın kayaya rast gelmesi :)) her ne kadar üzülerek, sinirlenerek, titreyerek okusanızda, bizleri; böyle iyi ve kapsamlı bir inceleme sunarak aydınlattığınız için teşekkür ederim. Yüreğinize sağlık...
Evet, çok iyi bir noktaya dokundunuz. İfsad komitesi... Kökü ecnebide, kendisi burada bulunan bir ifsad komitesi... Bunu bir yabancı yazar yapsa okurken belki de bu kadar üzülmezdi kimse. Ama bunu yapan içimizden biriyse; işte o zaman üzülürüz. Hem zalimlere karşı koymayı söyle, mazlumun yanında olmayı söyle, mertliği ve comertliği savunmak lazım diye söyle; sonra da tüm bu söylediklerini sinsi bir pilan uygulama yolunda, (dini sömürme) hiç düşünmeden bir çırpıda çöpe at...
Yalnızca roman yazarları değil, din adı altında da, kendince dini savunan bir kısım yazarlar (sosyologlar, pedagoglar ve s..) da aynı komiteye; Zındıka ve İfsad komitesine hizmet ettiklerini haykırıyorlar. Tüm bunlara rağmen bir şeye çok seviniyorum; seviniyorum ki: Allah bizlere Bediuzzaman ve Risale-i Nur'la tanışma fırsatı vermiş...
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.