Böyle barış elçiliği yapan sözde antifasist capitalizme yuzde yüz karşı adam bu yazdığı kitap sayesinde kazandığını liberal ekonimden kazandığını bile bile yutturur.
Biz bi Türküz demeye cekinir olduk fasist diye diye. Kendilerinin yaptığı kendi ırkının fasistligi değil mi?
Ha bu kadar barış elçisi çiçeğe böceğe güneşe sevdalı bi adamsa doğuya da bi gitsin bakalım çiçek atıyorlar orda da zaten ;)))
Sevgili Aycan umarım sizi incitmeden duygularımı ifade edebilirim. Öncelikle hayat alanımız geniş olsa da yaşam süremiz o kadar uzun uzun değil maalesef. Size tavsiyem 'kendiniz olun' ve unutmayın ki tarihe ismini yazdırmış hiç kimse kamu vicdanından silinmez. İyilik yapan da kötülük yapan da. Büyük şahsiyetler (ister milli ister dini fark etmez), eleştirildi diye küçülmezler ya da yüceltilerek te göklere çıkmazlar. Onlara dürbünün tersiyle bakıp küçültenlerle, dürbünle bakıp büyütenler arasında hiçbir fark yok. Benim gözümde, şahsiyetlerini oluşturamamış insancıklar dır. Bakış açınızı bir daha gözden geçirin lütfen. Ne çok uzaktan bakın ne de çok yakından. Doğru görme ve duyma için bu mesafe çok önemlidir. Kimseyi taklit etmeyin, kimse gibi görünmeye de çabalamayın. Anne babanız sizi siz olmanız için dünyaya getirdi. Böyle yetiştirilmediyseniz, aklınızda olsun ki Hayat 'Aycan' için size yer hazırladı. Sadece dönüp bakmanız gerekiyor. Bildiklerinizi yüzleştirin hayatla ve sınamaktan korkmayın. Doğru ile yanlışı görürsünüz o zaman. Sağlıcakla kalın. İyi okumalar.
Bak doğru dediniz bazen Annem ve babamın Tunceliden biri olmadığına dua ediyorum. Ya eleştiri yaparken de salak bi adamı mi örnek alcam.
Dersim, Tunceli olarak mağdur edilmiştir. Gönlüm ve kalemim mağdurdan yana kusura bakmayın.
Ya acıların evrensel olduğunu bu barış elçileri Türk e değil Türk onlara öğretir merak etmeyin.
Canakkale de dusman tarafta yarali askere kursun sıkmayıp karşı cepheye tasiyan sonra arkasindan vurulan Türk öğretir.
Bizans fethinde hicbir kadına dokunulmuycak diyen Türk öğretir.
Emin olun benim kadar acıya zulume aglayan yoktur.
Ama ben şunu merak ediyorum ya.. biz onların raboskisine dersimine aglarken onlar da mehmetcik icin aynı gözyaşını döküyor mu
Bi zamanlar bu ülkeye serefsizler ulkesi diyen bi sanatçı siz benim neler çektiğimi nerden bileceksiniz derken onun bize neler çektiğini kimse niye konuşmuyor.
Popüler kültür işte...
Bazen diyorum Atsizin geri gelen mektubunu nazim ya da cemal sureyya yazsaydi daha cok dillerdeydi...
You need to log in to be able to comment.