Ben direk kendi düşüncelerimin gittiği yoldan devam etmişim yorumuma.. 😅 Anladım sormak istediğinizi. Bazen tüm kuralların kalkması dediğiniz olayın benzeri gerçekleşiyor aslında. Geçenlerde ABD'de mağazalar yağmalanmıştı örneğin. Kurallar hâlâ daha var hem ahlaken hem tinsel olarak hem de yasa olarak. Ama bu insanlar yine de hırsızlık eylemini gerçekleştiriyor. Bunda kitlesel olmasının çok etkili olduğunu düşünüyorum. Birkaç kişi önayak olduğunda kötü bir eylem bile -o insanlar emin halbuki kötü bir eylem olduğundan- yapılabilecek bir şey olarak gözüküyor,hatta bazıları meşrulaştırıyor belki kendilerince.
Burada gerçekleşen değişim -iyinin kötü, kötünün iyi haline gelmesi- zamanın değişmesiyle de kendini gösteriyor. Sümerler'de miydi, saban kırmanın cezasının ölüm olması gibi, şimdi güler geçeriz. Yakın tarihten de birçok örnek verilebilir, ve insanın kendisinden de. Küçükken yolda bulduğu parayı sahibine götüren çocuk büyüyünce rüşvet alıyor mesela.
Burada etkili olan en önemli etkenin vicdan olduğunu düşünüyorum. Dindar da yeri geldiğinde kendi dininin kurallarını çiğniyor çünkü, hukukçu da kanunu çiğniyor. Kurallar bir yerde hiç etkili olmuyor. İnsanın vicdanında bitiyor her şey. Vicdan da insanın kendi içinde eyleminin sonuçlarını tartarak karar vermesi, eylemimin faydası, zararı ne olacak diye. Bu mekanizmayı kullanabilmesi.
Kusura bakmayın fazlaca uzattım.. :)