Şüphesiz ki sizin Rabbiniz, altı günde gökleri ve yeri yaratan, sonra arşa istiva eden Allah’tır. Gündüzü, ısrarla kovalayan geceyle örter. Güneş, Ay ve yıldızları emrine amade kılıp, boyun eğdirendir. Dikkat edin! Yaratmak da emretmek de Allah’a aittir.2 Âlemlerin Rabbi olan Allah, ne yücedir.(7/A'râf)
Allah (cc) yaratma sıfatıyla emretme/hükmetme/yasama sıfatını aynı cümlede zikretmiştir. O, yaratmasında ortak kabul etmediği gibi hüküm ve yasamada da ortak kabul etmez. (18/Kehf, 26)
Yaratmak, kayıtsız şartsız Allah’a (cc) ait olduğu gibi egemenlik de kayıtsız şartsız Allah’a (cc) aittir. Bu yetkiyi Allah (cc) adına millete, krala, parlamentoya verenler Allah’a (cc) ortak koşmuş ve O’nun dışında rabler edinmişlerdir. ( 9/Tevbe, 31 12/Yûsuf, 40)
Tâbiûndan Katâde (ra) der ki:
“Yüce Allah, Hz. Peygamber’in kadrini öylesine yüceltmiştir ki; konuşan her hatip, şehâdet getiren her Müslümân ve namaz kılan her mü’min, Allah’ın adının yanında mutlaka O’nun (s.a.s) adını da zikrediyor.”
[Yûsuf en-Nebhânî, Cevâhiru’l-Bihâr fî Fedâili’n-Nebiyyi’l-Muhtâr, s.18]
Yûsuf Sûresi / 18.ayet
"Gömleğinin üstünde uydurma bir kan izi gösterdiler. Ya'kûb, ' Hayır! Nefsiniz sizi kötü bir iş yapmaya sürüklemiş; artık (bana düşen) güzelce sabretmektir. Anlattığınız şeyler karşısında, (bana )yardım edecek olan Allah'tır' dedi."
DiyanetKitabı okudu
'Bana düşen artık güzelce sabredip katlanmaktır.
Sizin anlatmakta olduğunuz şeye karşı yardımına sığınılacak ancak Allah'tır.'
Yûsuf:18
اِيَّاكَ نَعْبُدُ وَاِيَّاكَ نَسْتَع۪ينُۜ
Biz, yalnız sana ibadet eder ve yalnız senden yardım dileriz.
(Ayet, tevhid akidesinin amelî boyutunu anlatmaktadır. Zira tevhid; Allah’ın zatında, sıfatlarında ve fiillerinde bir olduğuna inanmak ve bu inanca uygun olarak yalnızca Allah’a (cc) kulluk etmektir. Başka bir ifadeyle uluhiyetinde,