Sahil yolu ufuklara doğru uzanıyor. Yol kenarında birbirine bitişik yükselen apartımanlar eski kale surları gibi şehri kuşatıyor, nefes alamaz hale getiriyor.
Bursa’yı ziyaret ettiğimde tam da böyle bir an yaşadık
Vefa Karagöktaş ile. Osman Gazi ile Orhan Gazi’nin türbelerinin bulunduğu yerde güzel Bursa’yı bir kuş gibi görebiliyorsun tepeden. Şöyleydi manzara: Bir tarafta ismiyle müsemma Ulucamii’nin minareleri, hanlar, hafif sisli Uludağ, ağaçlar… diğer tarafta göğe yükselmiş binalar… Üzülüyor insan. Alınan nefesi engellemeye çalışır gibiydi o binalar. Gerek var mı bu binalara? Uludağ tek başına bir yüksek bir binadan daha iyi değil mi? Ulucamii’nin minareleri şehirden göğe uzanan tek şey olsa olmaz mı? Çünkü o binalar olsa da Bursa çok güzeldi…