Kesinlikle herkesin kütüphanesinde bulunması gereken bir kitap. İnsanlık tarihini başından sonuna kadar çok çok ilgi çekici tespitlerle anlatan harika bir eser.
Ortalama çiftçi ortalama avcı toplayıcıdan daha fazla çalışarak karşılığında daha kötü besinlere sahip oldu. Tarım devrimi tarihin en büyük aldatmacasıdır.
Çok açık şekilde görüldü ki mitler herkesin hayal edebileceğinden daha güçlüydü. Tarım devrimi yeni kalabalık şehirler ve başarılı imparatorluklar yaratma fırsatını çıkarınca insanlar büyük tanrılar,anavatanlar ve anonim ortaklıklar hakkında hikayeler icat ederek ihtiyaç duyulan toplumsal bağları sağladılar.İnsan evrimi her zamanki gibi salyangoz hızıyla ilerlerken,insanın hayal gücü dünyada eşi benzeri görülmemiş devasa bir kitlesel işbirliği ağı yarattı.
Askeri düzeni ne sağlar? Bir orduyu yalnızca zor kullanarak örgütlemek imkansızdır;en azından bazı komutanların ve askerlerin tanrı,onur,vatan,erkeklik veya para gibi şeylere inanmaları gerekir.
Kitap okurken altını çizmeyi çok sevmem.Önemli olduğunu düşündüğüm yerlere renkli çıkartmalar ekler, üzerine yıldız koyarım.Genelde bir kitapta bir kaç sayfayı pek geçmez bu ama ''Hayvanlardan Tanrılara Sapiens''ı okurken çıkartma eklemediğim sayfa yok :), merak ettiğim birçok konuda temel bilgiler veriyor. Ben kitabı okurken çok zevk aldım, dili hiç sıkıcı değil. Kitap severler bu kitabı kaçırmayın derim.
Romalıların uzun süre boyunca hoşgörü göstermeyi reddettiği tek tanrı Hıristiyanların tanrısıydı. Roma İmparatorluğu Hıristiyanlardan inançlarını ve ritüellerini bırakmalarını istemedi ama İmparatorluğun koruyucu tanrılarına ve imparatorluğun ilahiliğine saygı duymalarını bekledi, bu bir siyasi sadakat meselesi olarak görülüyordu. Hıristiyanlar bunu şiddetle reddederek tüm uzlaşma çabalarını sonuçsuz bıraktıklarında, Romalılar da siyasi olarak huzur bozucu gördükleri bu gruba zulmettiler. Gene de bunu bile tüm güçlerini kullanarak yapmadılar. İsa'nın çarmıha gerilmesinden Konstantin'in Hıristiyan olmasına kadar geçen üç yüz yılda, Roma imparatorları Hıristiyanlara sadece dört kez saldırı düzenlediler. Hatta bazı yerel yöneticilerin kışkırtmasıyla meydana gelen Hıristiyanlık karşıtı şiddet olaylarının kurbanlarının sayısının bir kaç binden fazla olmadığını görürüz. Buna karşın, daha sonraki 1500 yılda Hıristiyanlar bu sevgi ve şefkat dininin farklı yorumları yüzünden milyonlarca başka Hıristiyanı öldürmüştü.
"Lüksler zamanla ihtiyaç haline gelir ve yeni zorunluluklar ortaya çıkarır.İnsanlar belli bir lükse alıştıklarında bir süre sonra onu kanıksarlar. Onu yaşamlarında hep bulundururlar ve bir süre sonra onsuz yaşayamaz hale gelirler.."