“Zaten biz acı çeken ölümlüler ayaklarımızı
mutluluğun üzerine hiç tamamen basamadık.
Her seferinde acı bir keder neşemizi kaçırır.”
-Rodoslu Apollonios
1. Giriş:
Bu yazı direkt olarak bir inceleme yazısı değildir. Antik Çağ’ın önemli yapıtlarından Argonautika hakkında bir akademik makale çalışmasıdır. Ve elbette yalnızca kitap hakkında
“Sık sık düşünürüm. Yaşama yeniden, ama bu kez bilinçli olarak başlanabilseydi! Yaşamış olduklarımız, hani derler ya, taslak, öteki de onun temizle çekilmişi olsaydı, ne olurdu acaba? Sanırım her birimiz, her şeyden önce, yaşamış olduklarımızı bir daha yaşamamaya, ya da hiç değilse, kendimize bambaşka bir yaşama ortamı, ne bileyim, söz gelimi,
"Kendini hayata hep korkusuzca teslim etmeli insan."
-Modesta
Yazar Hakkında Kısaca:
Goliarda Sapienza, İtalyan yazar ve aktristtir. 1924'te Catania'da doğan Sapienza, sosyalist bir aile ortamında büyümüş ve bu durum eserlerine de yansımıştır. Annesi ve babasının siyasi arenadaki aktifliği Sapienza'nın hayat görüşüne de etki etmiştir. Hatta
.
Bir tanem!
Son mektubunda:
“Başım sızlıyor
Yüreğim sersem!”
diyorsun.
Seni asarlarsa
“seni kaybedersem;”
diyorsun;
Yaşayamam!”
Yaşarsın karıcığım,
kara bir duman gibi dağılır hatıram rüzgarda;
yaşarsın, kalbimin kızıl saçlı bacısı
en fazla bir yıl sürer
Yirminci asırlarda
ölüm acısı.
...
♡ Kolera Günlerinde Aşk bittiğinde çok değişik duygular içinde bıraktı beni. Elimde bir süre süründü ama..farklı bir şekilde. Kitap beklentimi karşıladı mı, evet. Yani, kitap beklediğim şekilde değil çok başka türlü çıktı karşıma. Romantik bir hikaye bekliyordum, doğal olarak. Ama bence Kolera Günlerinde Aşk romantik bir hikayeyi anlatmıyor.
Her şey seninle güzel
Yolda yürümek bile
Olmayacak düşlerin,
Peşinde koşmak bile
Her şey seninle güzel
Bu toprak, bu taş bile
Içimdeki bu korku,
Gözümdeki yaş bile
Bir yıl daha bitiyor
İşte bu kadar duru,bu kadar yalın
Bu kadar el değmemiş
Sıradan bir gerçeği daha
kolları bağlı hayatımızın
Bu şiire nasıl dahil edilebilir bir yılın son günleri
Her sonda,her başlangıçta ve her defasında
Alır gibi başkasını karşımıza
Perdeler çekip,ışıklar söndürüp
oturup yatağın içinde bir başımıza
Sorgulamak
En güzel deniz: henüz gidilmemiş olanıdır.
En güzel çocuk: henüz büyümedi.
En güzel günlerimiz: henüz yaşamadıklarımız
Ve sana söylemek istediğim en güzel söz: henüz söylememiş olduğum sözdür.
Yılmaz Güney evde sakladığı gençlerin ölüm haberlerini aldı birer birer… Gazetelerde delik deşik bedenlerini gördü. Ve onlar için, kan davalılarının vurup öldürdüğü dedesinin ardından söylenen bir ağıdı fısıldadı beşikteki oğlunun kulağına...
“Ben öpmeye kıyamazdım,
belemişler kızıl kana… “ Diye...
.
.
Her şey seninle güzel
yolda yürümek bile
Olmayacak düşlerin,
Peşinde koşmak bile
Her şey seninle güzel
Bu toprak, bu taş bile
İçimdeki bu korku,
Gözümdeki yaş bile
.
.
29 Ocak 1923 günü Hakimiyet-i Milliye gazetesi Meclis Reisi Mustafa Kemal Paşa’nın o gün nikahlanacağı haberini duyurdu.
saat 17:00’de Beyaz Köşk’teki törende fazla kalabalık yoktu. Gazi’nin yakın arkadaşları bir odada toplanmıştı.
Uşakizadelerin akrabaları bir başka odada...
.