Ben bir copum!Yirminci yüzyılın en büyük buluşu benim.Atommuş,hidrojen bombasıymış benim yanımda hiç kalır.Şimdi Demokles'in kılıcının yerine ben geçtim.Hürriyet benim gölgemde uyuklar.Ben onun başında sallanır dururum.
İnsana başka hiçbir şey gerekmez, ona başka bir şey teklif etmeyin. İhtiyacı yoktur. Ekmek ve gösteri yeter! Yirminci yüzyılın en büyük buluşu bu. Bütün büyük hümanistlere yanıt. Kremlin hayalperestlerine.
Sayfa 174Kitabı okudu
Reklam
Uluma (Howl)
“Uluma” (Howl) sadece Beat edebiyatının değil, o güne kadar yazılmış tüm lirik edebiyatın en gaddar dille yazılmış ancak bir o kadar da etkileyici, gözlerimizi kimi zaman yuvalarından çıkaran, kimi zaman ise yaşlarla dolduran şiiridir. Uluma terbiyesizce yazılmıştır, bir Columbia Universitesi mezununa hiç yakışmayacak cinsten dizelerle doludur,
Dostoyevski, genel ve eşit oy sistemini "XIX. yüzyılın en budalaca buluşu" diye kabul ediyordu.
Sayfa 61 - Remzi KitabeviKitabı okudu
OLİGARŞİK KOLEKTİVİZMİN TEORİ VE PRATİĞİ, Emmanuel Goldstein Birinci Bölüm Cehalet Güçtür. Bilinen tarih boyunca, olasılıkla Neolitik Çağ'ın sona ermesinden bu yana, dünyada üç tür insan olagelmiştir: Yüksek, Orta ve Aşağı. Bunlar kendi içlerinde de pek çok alt bölüme ayrılmışlar, sayısız ad taşımışlar, sayıları ve birbirlerine karşı
Can
Yirminci yüzyılın başında pek çok Amerikalı, aslında ihtiyaç duymadıkları şeyleri "satın alma"nın hem doğaya hem de akla aykırı olduğuna inanıyordu. Zorunlu eğitim, tam da burada imdada yetişen bir mucize gibiydi. Okullarda çocuklara sürekli olarak tüketmeleri gerektiğinin doğrudan söylenmesine gerek yoktu çünkü okullar zaten bundan çok daha iyisini yapıyordu. Çocukları doğrudan düşünmemeye teşvik ediyordu. Böylece çocuklar, modern çağların bir başka büyük buluşu, yani "pazarlama" için kaderlerini bekleyen birer koyuna dönüştürülmüştü.
Sayfa 27 - Pdf
Reklam
20. yüzyılın başında pek çok Amerikalı, aslında ihtiyaç duymadıkları şeyleri "satın alma"nın hem doğaya hem de akla aykırı oldığuna inanıyordu. Zorunlu eğitim, tam da burada imdada yetişen bir mucize gibiydi. Okullarda çocuklara sürekli olarak tüketmeleri gerektiğinin doğrudan söylenmesine gerek yoktu çünkü okullar zaten bundan çok daha iyisini yapıyordu. Çocukları doğrudan düşünmemeye teşvik ediyordu. Böylece çocuklar, modern çağların bir başka büyük buluşu, yani "pazarlama" için kaderlerini bekleyen birer koyuna dönüştürülmüştü
Liberal ekonomi, ulusal-toplulukları çözüştürerek düşmanlığı genelleştirmek, böylece insanlığı yırtıcı hayvanlar -rakipler bundan başka nedir?- herbirinin çıkarı bütün öbürlerinkinin aynı olduğu için, yalnız bunun için birbirini yiyen bir hayvanlar sürüsü haline getirmek için elinden geleni yaptıktan sonra, bu önçalışmadan sonra ona amaca ulaşmak için yalnız bir adım atmak, aileyi çözüştürmek kaldı. Bunu başarması için, ona, kendi güzel buluşu, fabrika sistemi yardım etti. Ortak çıkarların son izleri, ailenin mal ortaklığı, fabrika sistemiyle silindi ve -hiç değilse burada, İngiltere'de- şimdiden silinip çözülme halindedir. Çocukların, çalışabilir hale gelir gelmez, yani dokuz yaşma basınca, ana-baba evlerini yalnızca bir pansiyon olarak görmeleri ve ana-babalarına beslenme ve barınma için belirli bir ödemede bulunmaları tümüyle gündelik bir şeydir. Başka türlü nasıl olabilir? Ticaret özgürlüğünün temelinde yattığına göre, çıkarların yalıtılması başka ne sonuç verebilir? Bir ilke bir kez harekete geçirilirse, işletmeciler hoşlansalar da hoşlanmasalar da, kendiliğinden işleyerek bütün vargılarına ulaşır. Ama işletmeci neye hizmet ettiğini kendisi de bilmez. Bütün bencil düşünüşüyle insanlığın genel ilerleme zincirinde yalnızca bir halka oluşturduğunu bilmez. Ayrı çıkarları, çözmekle, yüzyılın gitmekte olduğu büyük devrime, insanlığın doğayla ve kendisiyle uzlaşmasına yalnızca yolaçtığını bilmez.
Matematiği Kim Buldu ?
Matematiği Kim Buldu? Matematiğin icadı ile ilgili tek bir kişiden yada halktan bahsetmek mümkün değildir. Matematik dünya üzerinde pek çok medeniyette kullanılan bir teknik olarak icat edildi. Her medeniyet, kendi zamanlarına ve hayat tarzlarına uygun olarak matematiği bir form olarak kullandılar. Matematiğin kullanımı ile ilgili en eski
Marksın durumu 2yle 2yi çarpamayanların arasında gelecek yüzyılın integralini almaya benziyor... İngiltere'de grevler, düzenli olarak yeni makinelerin bulunması ve uygulanması sonucunu doğurmuştur. Denebilir ki, makineler, kapitalistlerin uzmanlaşmış emeğin başkaldırmasını yenmek için kullandıkları silah olmuştur. Otomatik iplik bükme makinesi, modern sanayinin en büyük buluşu, başkaldırma hallinde bulunan iplikçileri mücadelenin dışında bırakmıştı. İşçilerin güçbirliğinin ve grevlerin, mekanik dehanın çabalarını kendilerine karşı tepki göstermeye yöneltmekten başka bir etkisi olmasaydı, bu güçbirliği ve grevler hala sanayinin gelişmesi üzerinde çok büyük bir etki yapmakta olurlardı.
Sayfa 187Kitabı okudu
102 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.